Demokratik yayıncılık (!): Batı’dan kopyala yapıştır…
22 Ağustos 2015
Bir arkadaşımız -çok 'ilginç' bulmuş olmalı- bir 'link' göndermiş. Açtık baktık. The World Post adlı yayında yer almış bir makale. Başlığı şu: Türkiye Eski CIA Ajanı ve Lobici'ye Kürtlere ve IŞİD'e Karşı Yürüttüğü Saldırılar Konusunda İnsanları Yanıltması İçin Ödeme Yapıyor”…
19'unda konmuş internete. Allah'tan çok yayılmamış. 591 kez paylaşılmış (Share); 488 kez Tweet atılmış; 48 adet de yorum yapılmış. Uluslararası medyayı takip edenler bu rakamların yok sayılacak kadar az olduğunu bilirler.
Yazının girişi hayli çarpıcı (ünlemler bana ait):
“Türkiye'nin stratejik 'üçkâğıtları' üzerine dünya çapında son haftalarda binlerce makale yayınlandı (!)… Neydi o üçkâğıt? IŞİD'le savaşıyormuş gibi yapıp Suriye ve Irak'ta IŞİD'e karşı kahramanca (!) savaşan Kürtlere karşı bir 'soykırım bombalaması' yürütülmesi…”
'Soykırım' kavramını görünce irkildim ve tabii ki içime bir kurt düştü… Kim bu yazar diye baktım. Adamın adı pek çok şeyi söylüyordu aslında:Harut Sasunyan. Devam ettim. Ne iş yapar, diye baktım. The California Courier gazetesinin yayıncısı… Bu sefer o gazetenin sitesine gittim. Adının hemen altında şu yazıyor: The Newspaper of All Armenians Published Weekly Since 1958… (Tüm Ermeniler'in 1958'den beri haftalık olarak yayınlanan gazetesi)…
Peki, o makaleyi alıntılayıp yayınlayan The World Post'un yayıncısı kim? İki kuruluş: The Huffington Post ve Berggruen Institute… Berggruen'ün kurucusu kim? Nicolas Berggruen… O neyin nesi? Araştırmanın bundan sonrasını Google kullanmayı bilen herkes yapabilir.
Sasunyan'a göre The Wall Street Journal'a konuşan bir ABD resmî askerî yetkilisi (Bu tür kaynak tanımlamaları da tadından yenmez hani) Türkiye'yi suçlamış. Demiş ki: Türkiye, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kuzey Irak'taki Kürt Savaşçılara (PKK) (!) karşı yürüttüğü savaşın üstünü örtmek için ABD'yi kandırmak üzere IŞİD'e karşı hava saldırırları için İncirlik üssünü kullandı…
Türkiye PKK'ya karşı 300 saldırı yapmışken IŞİD'e karşı sadece üç saldırı düzenlemiş. Arkadaşa göre Erdoğan bir sonraki seçimlerde AK Partiyi tek başına iktidara getirebilmek adına Kürtleri cezalandırıyormuş (!)… Erdoğan bu şekilde bir “Otokratik Başkanlık Teokrasisi” tesis etme amacına ulaşacakmış…
Birinci Dünya Savaşı sonrasındaki işgal günlerinde bir 'İstanbul Basını' vardı. Batı basını ne yazarsa olduğu gibi alıp sahiplenirlerdi bunları. Batı karşısında duyulan kompleks, rahmetli Attilâ İlhan oluşum miladını Tanzimat'a koyduğu, Batı hayranı 'Ecnebî Türk Aydını' o işgal günlerinde Anadolu'da savaşan kahramanlara karşı nasıl devreye sokulmuşsa; bunlar aynı 'duruşla' yine devrede anlayacağınız… Birbirleriyle yarışıyorlar bu tür Algılama Yönetimi (Kamu Diplomasisi) numaraları 'yeme' konusunda…
Başta eski CIA Direktörü Porter Goss olmak üzere, Ankara'nın ABD'de aldığı iletişim hizmetlerini veren firma ve kişilerin tek tek adlarını sıralayan Sasunyan, Ankara'nın Squire Patton Boggs firmasına ve alt yüklenicilerine ayda 32,000 Dolar ödediğini ifade etmiş. Bu işten biraz anlayanlar bu rakamın kesinlikle büyük bir meblağ olmadığını bilir. Bu arada ayrıca Ermeni Diasporası kaç para ödüyor bu işlere acaba?..
Sasunyan Rus rakamlarına (Kaynak belli değil) dayanarak Türkiye'nin yurt dışı algılama yönetimi, yani bizim yıllardır yeterli bulmadığımızKamu Diplomasisi konusuna toplam 5 milyon Dolar harcıyormuş… ABD'nin sadece Savunma Bakanlığının bu alan için ayırdığı bütçe yıllık 20 milyar Dolarmış… Hani bir kıyaslama yapmak adına söyleyelim dedim…
Sasunyan'a göre Türkiye Soykırım kararının Kongrede 24'e karşı 11 oyla reddedilmesini de bu yolla sağlamış…
Bu arada BBC, Financial Times'ı gölgede bırakan bir yayına imza atmış. Haber Hürriyet Online'da yer aldı... Bizim Dışişleri bu kez sert tepki göstermiş.
BBC'de “Fotoğraflarla: PKK savaşçıları IŞİD'le savaşa hazırlanıyor” başlığıyla yayımlanan haberde, “Onlarca yıldır Türk hükümetine karşı savaşan PKK, Türkiye ve birçok Batılı devlet tarafından terör örgütü olarak görülüyor. Ancak PKK şu an cihatçı IŞİD ile savaşta kilit öneme sahip bir oyuncu” ifadesi kullanılmış.
Bakanlık, “Başta AB ülkeleri olmak üzere birçok ülkenin terörist olarak adlandırdığı bir örgüt hakkında bu şekilde yayın yapılması terörizme açık bir destektir” demiş.
Bir başka haber daha... Piyasa manipülasyonuna ince bir örnek olan bu 'haberi' de bizim medya hemen alıntılamış. Bu kez Financial Times devrede:
“Erken seçimler öncesinde Türk Lirası baskı altında…
İngiltere›de yayınlanan Financial Times gazetesi, siyasi belirsizlikler ve çatışmalar gölgesinde Türk Lirası'ndaki (TL) kayıpların devam edebileceğini öngörüyor.
Gazetenin Piotr Zalewski imzasını taşıyan haberinde, 'Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın erken seçime hazırlanılması yönündeki açıklamalarının ardından Türk Lirası yeni dip seviyeleri test etmeyi sürdürdü' deniyor.
TL'deki son satış dalgasının geçen hafta başladığı ifade edilen haberde Merkez Bankası'nın özel bir önlem almaya gerek duymadığı da belirtiliyor.”
Doların hızla yükselişini değerlendirirken, “Bunlar rekleksif tepkiler. Yapısal ve kalıcı kriz tepkileri değil. Burada kaygılandırıcı bir durum yok” diyen Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan alıntı yapacak halleri yok ya…
Bizim 'Tanzimat Aydınları' şokta…
Çipras'ın istifasına değinmezsem kendime haksızlık etmiş olurum… Bizim 'ecnebi sosyal demokrat Türk aydınları' parçalı bohça halinde iktidarı ele geçirince kendileri iktidar olmuş gibi sevinmişlerdi.
Biz de, “Boşuna sevinmeyin. Batı ve AB Çipras'a diz çöktür. Ânında teslim alır!” demiştik. Bizim 'Tanzimat Aydınları' (A. İlhan) bir kez daha düş kırıklığı içindeler… Bizimkiler hâla o istifanın perde arkasıyla ve gerçekliğiyle değil, Çipras'ın Nâzım'dan yaptığı alıntı ile ilgililer… Bu arada Çipras'ın sol grubu Syriza da tüm solculara özgü süreç geleneği gereği bölünüyormuş… 25 milletvekili ayrılarak, Leiki Anotita (Halk Birliği) adlı partinin kuruluş çalışmalarını başlatmışlar…
Bizimkiler karalar bağlamış… Ne diyelim; Allah selamet ve de akıl fikir ihsan eylesin…
19'unda konmuş internete. Allah'tan çok yayılmamış. 591 kez paylaşılmış (Share); 488 kez Tweet atılmış; 48 adet de yorum yapılmış. Uluslararası medyayı takip edenler bu rakamların yok sayılacak kadar az olduğunu bilirler.
Yazının girişi hayli çarpıcı (ünlemler bana ait):
“Türkiye'nin stratejik 'üçkâğıtları' üzerine dünya çapında son haftalarda binlerce makale yayınlandı (!)… Neydi o üçkâğıt? IŞİD'le savaşıyormuş gibi yapıp Suriye ve Irak'ta IŞİD'e karşı kahramanca (!) savaşan Kürtlere karşı bir 'soykırım bombalaması' yürütülmesi…”
'Soykırım' kavramını görünce irkildim ve tabii ki içime bir kurt düştü… Kim bu yazar diye baktım. Adamın adı pek çok şeyi söylüyordu aslında:Harut Sasunyan. Devam ettim. Ne iş yapar, diye baktım. The California Courier gazetesinin yayıncısı… Bu sefer o gazetenin sitesine gittim. Adının hemen altında şu yazıyor: The Newspaper of All Armenians Published Weekly Since 1958… (Tüm Ermeniler'in 1958'den beri haftalık olarak yayınlanan gazetesi)…
Peki, o makaleyi alıntılayıp yayınlayan The World Post'un yayıncısı kim? İki kuruluş: The Huffington Post ve Berggruen Institute… Berggruen'ün kurucusu kim? Nicolas Berggruen… O neyin nesi? Araştırmanın bundan sonrasını Google kullanmayı bilen herkes yapabilir.
Sasunyan'a göre The Wall Street Journal'a konuşan bir ABD resmî askerî yetkilisi (Bu tür kaynak tanımlamaları da tadından yenmez hani) Türkiye'yi suçlamış. Demiş ki: Türkiye, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kuzey Irak'taki Kürt Savaşçılara (PKK) (!) karşı yürüttüğü savaşın üstünü örtmek için ABD'yi kandırmak üzere IŞİD'e karşı hava saldırırları için İncirlik üssünü kullandı…
Türkiye PKK'ya karşı 300 saldırı yapmışken IŞİD'e karşı sadece üç saldırı düzenlemiş. Arkadaşa göre Erdoğan bir sonraki seçimlerde AK Partiyi tek başına iktidara getirebilmek adına Kürtleri cezalandırıyormuş (!)… Erdoğan bu şekilde bir “Otokratik Başkanlık Teokrasisi” tesis etme amacına ulaşacakmış…
Birinci Dünya Savaşı sonrasındaki işgal günlerinde bir 'İstanbul Basını' vardı. Batı basını ne yazarsa olduğu gibi alıp sahiplenirlerdi bunları. Batı karşısında duyulan kompleks, rahmetli Attilâ İlhan oluşum miladını Tanzimat'a koyduğu, Batı hayranı 'Ecnebî Türk Aydını' o işgal günlerinde Anadolu'da savaşan kahramanlara karşı nasıl devreye sokulmuşsa; bunlar aynı 'duruşla' yine devrede anlayacağınız… Birbirleriyle yarışıyorlar bu tür Algılama Yönetimi (Kamu Diplomasisi) numaraları 'yeme' konusunda…
Başta eski CIA Direktörü Porter Goss olmak üzere, Ankara'nın ABD'de aldığı iletişim hizmetlerini veren firma ve kişilerin tek tek adlarını sıralayan Sasunyan, Ankara'nın Squire Patton Boggs firmasına ve alt yüklenicilerine ayda 32,000 Dolar ödediğini ifade etmiş. Bu işten biraz anlayanlar bu rakamın kesinlikle büyük bir meblağ olmadığını bilir. Bu arada ayrıca Ermeni Diasporası kaç para ödüyor bu işlere acaba?..
Sasunyan Rus rakamlarına (Kaynak belli değil) dayanarak Türkiye'nin yurt dışı algılama yönetimi, yani bizim yıllardır yeterli bulmadığımızKamu Diplomasisi konusuna toplam 5 milyon Dolar harcıyormuş… ABD'nin sadece Savunma Bakanlığının bu alan için ayırdığı bütçe yıllık 20 milyar Dolarmış… Hani bir kıyaslama yapmak adına söyleyelim dedim…
Sasunyan'a göre Türkiye Soykırım kararının Kongrede 24'e karşı 11 oyla reddedilmesini de bu yolla sağlamış…
Bu arada BBC, Financial Times'ı gölgede bırakan bir yayına imza atmış. Haber Hürriyet Online'da yer aldı... Bizim Dışişleri bu kez sert tepki göstermiş.
BBC'de “Fotoğraflarla: PKK savaşçıları IŞİD'le savaşa hazırlanıyor” başlığıyla yayımlanan haberde, “Onlarca yıldır Türk hükümetine karşı savaşan PKK, Türkiye ve birçok Batılı devlet tarafından terör örgütü olarak görülüyor. Ancak PKK şu an cihatçı IŞİD ile savaşta kilit öneme sahip bir oyuncu” ifadesi kullanılmış.
Bakanlık, “Başta AB ülkeleri olmak üzere birçok ülkenin terörist olarak adlandırdığı bir örgüt hakkında bu şekilde yayın yapılması terörizme açık bir destektir” demiş.
Bir başka haber daha... Piyasa manipülasyonuna ince bir örnek olan bu 'haberi' de bizim medya hemen alıntılamış. Bu kez Financial Times devrede:
“Erken seçimler öncesinde Türk Lirası baskı altında…
İngiltere›de yayınlanan Financial Times gazetesi, siyasi belirsizlikler ve çatışmalar gölgesinde Türk Lirası'ndaki (TL) kayıpların devam edebileceğini öngörüyor.
Gazetenin Piotr Zalewski imzasını taşıyan haberinde, 'Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın erken seçime hazırlanılması yönündeki açıklamalarının ardından Türk Lirası yeni dip seviyeleri test etmeyi sürdürdü' deniyor.
TL'deki son satış dalgasının geçen hafta başladığı ifade edilen haberde Merkez Bankası'nın özel bir önlem almaya gerek duymadığı da belirtiliyor.”
Doların hızla yükselişini değerlendirirken, “Bunlar rekleksif tepkiler. Yapısal ve kalıcı kriz tepkileri değil. Burada kaygılandırıcı bir durum yok” diyen Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan alıntı yapacak halleri yok ya…
Bizim 'Tanzimat Aydınları' şokta…
Çipras'ın istifasına değinmezsem kendime haksızlık etmiş olurum… Bizim 'ecnebi sosyal demokrat Türk aydınları' parçalı bohça halinde iktidarı ele geçirince kendileri iktidar olmuş gibi sevinmişlerdi.
Biz de, “Boşuna sevinmeyin. Batı ve AB Çipras'a diz çöktür. Ânında teslim alır!” demiştik. Bizim 'Tanzimat Aydınları' (A. İlhan) bir kez daha düş kırıklığı içindeler… Bizimkiler hâla o istifanın perde arkasıyla ve gerçekliğiyle değil, Çipras'ın Nâzım'dan yaptığı alıntı ile ilgililer… Bu arada Çipras'ın sol grubu Syriza da tüm solculara özgü süreç geleneği gereği bölünüyormuş… 25 milletvekili ayrılarak, Leiki Anotita (Halk Birliği) adlı partinin kuruluş çalışmalarını başlatmışlar…
Bizimkiler karalar bağlamış… Ne diyelim; Allah selamet ve de akıl fikir ihsan eylesin…