Zaman geçmeden konuşmak gerek
15 ARALIK 2007
Prof. Dr. Nur Serter Hanım’la ilgili haberleri okuyunca hemen aklıma şu soru geldi: İnsan geçmişinde yaptıklarından ve söylediklerinden ne kadar, ne süre sorumludur? Örneğin, benim öğrencilik yıllarımda Türkiye’de 12 Mart müdahalesi olduğu günlerde, İsviçre TV’sinden üniversiteye gelip Türk öğrencilerle röportaj yaptıklarında kameraya söylediklerimden bugün ne kadar sorumluyum?
Çok da fazla değil aslında... Çünkü aradan geçen sürede kendimi birçok platformlarda, değişen ve de bana sorarsanız gelişen dünya görüşüm çerçevesinde farklı şekilde ifade etmişimdir. Aradaki değişimin hem hesabını vermiş hem de fikri faturasını yazdığım kitap ve makalelerde fazlasıyla ödemişimdir.
Nur Serter Hanım’ın Sevgi Birliği veya başka bir inanç grubunun üyesi olup olmadığı değildir mesele... İletişimini doğru dürüst yönetemeyişidir. Biraz daha gecikirse, ondan sonra yönetecek itibar da kalmayacaktır zaten...
Sebla Hanım’dan özür dilemek istiyorum
Olacak gibi değil. Böyle bir mesajın medyaya ulaştığını söyleseler, inanmazdım. Hâlâ gördüğüm e-mail’in sahte olduğunu, Atlasjet’e kötülük etmek isteyen birilerinin internet ortamlarının fütursuzluğunu kullanarak bu ‘iletişim cinayetini’ işlediklerini düşünmek istiyorum.
E-postayı gönderenin adı Sebla Genç olarak geçiyor. Unvanı şöyle: Atlasjet Havacılık A.Ş. Press & Public Relations Manager... Yollanan metinde şu satırlar var. Olduğu gibi alıyorum:
“Bilindiği üzere; 30 Kasım 2007 tarihinde, İstanbul - Isparta seferini yapan uçak, World Focus Havayolları’ndan kiralanan uçaktır. MD83 tipi yolcu uçağının tescili, World Focus Havayolları’na aittir.
Elim uçak kazası ile ilgili yayınlamış olduğunuz/yayınlayacağınız tüm haberlerde, Atlasjet Havayolları A.Ş.’nin tescilinde olmayan uçak için, ‘Atlasjet Havayolları’na ait yolcu uçağı’ ibaresinin kullanılması yanıltıcı ve hukuken yanlış olmaktadır.
Bu nedenle, ‘World Focus Havayolları’ndan kiralanan uçak’ ibaresine ve uçağın ‘World Focus Hava Yolları’na ait olduğunun’ belirtilmesine özen gösterilmesini hassasiyetle rica ederiz.
Bu durumun, bünyenizde haber yapan tüm ilgili basın mensuplarına iletilmesini ve gereken özenin gösterilmesini rica ederiz.
Saygılarımızla,
Atlasjet Havacılık A.Ş.”
Herhangi bir iletişim fakültesinden bir iki sene okumuş olmanıza bile gerek yok. Girin internete. “Kriz iletişimi” yazın. Biraz dolaşın. Göreceksiniz ki, böyle bir e-posta, kendi ayağına kurşun sıkmaya değil; doğrudan kendi beynini el bombası ile havaya uçurmaya eş değerdir. Keşke Sayın Sebla Hanım bu e-postanın kendisine ait olmadığı yazsa da, ben de burada böyle bir olasılıktan söz etmiş olmaktan bile hicap duyup özür dilesem...
Atlasjet bu kadar çok, bu kadar üst üste yapılan iletişim hatalarını hak etmiyor...
Çok da fazla değil aslında... Çünkü aradan geçen sürede kendimi birçok platformlarda, değişen ve de bana sorarsanız gelişen dünya görüşüm çerçevesinde farklı şekilde ifade etmişimdir. Aradaki değişimin hem hesabını vermiş hem de fikri faturasını yazdığım kitap ve makalelerde fazlasıyla ödemişimdir.
Nur Serter Hanım’ın Sevgi Birliği veya başka bir inanç grubunun üyesi olup olmadığı değildir mesele... İletişimini doğru dürüst yönetemeyişidir. Biraz daha gecikirse, ondan sonra yönetecek itibar da kalmayacaktır zaten...
Sebla Hanım’dan özür dilemek istiyorum
Olacak gibi değil. Böyle bir mesajın medyaya ulaştığını söyleseler, inanmazdım. Hâlâ gördüğüm e-mail’in sahte olduğunu, Atlasjet’e kötülük etmek isteyen birilerinin internet ortamlarının fütursuzluğunu kullanarak bu ‘iletişim cinayetini’ işlediklerini düşünmek istiyorum.
E-postayı gönderenin adı Sebla Genç olarak geçiyor. Unvanı şöyle: Atlasjet Havacılık A.Ş. Press & Public Relations Manager... Yollanan metinde şu satırlar var. Olduğu gibi alıyorum:
“Bilindiği üzere; 30 Kasım 2007 tarihinde, İstanbul - Isparta seferini yapan uçak, World Focus Havayolları’ndan kiralanan uçaktır. MD83 tipi yolcu uçağının tescili, World Focus Havayolları’na aittir.
Elim uçak kazası ile ilgili yayınlamış olduğunuz/yayınlayacağınız tüm haberlerde, Atlasjet Havayolları A.Ş.’nin tescilinde olmayan uçak için, ‘Atlasjet Havayolları’na ait yolcu uçağı’ ibaresinin kullanılması yanıltıcı ve hukuken yanlış olmaktadır.
Bu nedenle, ‘World Focus Havayolları’ndan kiralanan uçak’ ibaresine ve uçağın ‘World Focus Hava Yolları’na ait olduğunun’ belirtilmesine özen gösterilmesini hassasiyetle rica ederiz.
Bu durumun, bünyenizde haber yapan tüm ilgili basın mensuplarına iletilmesini ve gereken özenin gösterilmesini rica ederiz.
Saygılarımızla,
Atlasjet Havacılık A.Ş.”
Herhangi bir iletişim fakültesinden bir iki sene okumuş olmanıza bile gerek yok. Girin internete. “Kriz iletişimi” yazın. Biraz dolaşın. Göreceksiniz ki, böyle bir e-posta, kendi ayağına kurşun sıkmaya değil; doğrudan kendi beynini el bombası ile havaya uçurmaya eş değerdir. Keşke Sayın Sebla Hanım bu e-postanın kendisine ait olmadığı yazsa da, ben de burada böyle bir olasılıktan söz etmiş olmaktan bile hicap duyup özür dilesem...
Atlasjet bu kadar çok, bu kadar üst üste yapılan iletişim hatalarını hak etmiyor...