İlişkilerinizi nasıl yönetiyorsunuz?... Z Raporu - 01 Aralık 2022
Koca koca şirketler bilmiyorlar… Hem de ‘her şeyi bildiklerini zannettikleri’ hâlde bilmiyorlar… Oysa basit gibi gözüken, çok karmaşık iki kavram; ilişki ve iletişim…
Aradaki farkı ve her birinin özelliğini bilimsel düzeyde ortaya koymadan bunları yönetmenin mümkün olmayacağını da bilmiyorlar.
En az üç-dört saatlik bir çalıştay konusu olsa da burada genel hatlarını anlatalım…
Çok özet bir ifadeyle şu tespiti yapabiliriz: İlişki, iki temel unsur üzerine inşa edilir: Haz ve fayda. İletişimde ise en önemlisi ‘sonuç odaklı’ olmaktır. O sonuca eriştirecek yol ise iki viyadükten geçer; ikna ve değişim.
Tabii iknanın alt kırımları var; vaat ve güven… Değişimde de olduğu gibi; ‘ölçülebilir davranış değişikliği’ ve ‘istikrar’.
Teorik kısmı şimdilik bir kenara bırakıp, ne demek istediğimizi pratik hayattan bir örnekle açıklamaya çalışalım…
Sağlık Bilimleri’nde uzman profesör bir arkadaşım arada sırada telefon eder… Her defasında da bir ricası olmadığını, sadece hâl, hatır sormak için aradığını belirtir. Bu sıcak yakınlık karşısında hep ‘özel bir dostluk’ duygusu yaşamışımdır. Sonra birden fark ettim ki beni aradığı günler arasındaki zaman dilimi sanki birbiriyle eşit… Bunun üzerine üşenmedim, bir yıl boyunca aradığı tarihleri not aldım… Gördüm ki her ay aynı gün ve aynı saatte arıyor beni…
Çünkü ilişki yönetimi, içten geldiği gibi yapılmamalı. Söz konusu ‘yönetmek’ ise devrede bilinç olmalı, içtenlik değil. ‘İş, ilişki, iletişim’ dünyasında biz buna ‘sosyal paydaş haritası’ çıkarmak ve bu haritaya göre ilişkileri, özellikle de haz ve fayda odağında yönetmek diyoruz.
Sosyal paydaş haritası konusunda, örneğin orta büyüklükte bir şirket, içten dışarıya doğru halkalar çizerek ve o halkaların üzerine ilgili sosyal paydaşları işaretleyerek şu yolu izleyebilir:
Birinci (en içteki) halkada; yönetim kurulu, hissedarlar. İkinci halkada; çalışanlar, alt yükleniciler ve tedarikçiler. Üçüncüde yerel yönetimler, kamu kurum ve kuruluşları, Ankara odaklı kanaat önderleri. Dördüncü halkada özel müşteriler (clients) vs.
Bu tespitten sonraki adım, her bir paydaşın özel ihtiyaç ve beklentilerine uygun ‘çift yönlü - simetrik’ (Bkz. “Algılama Yönetimi”, s.137 vd. Remzi Kitabevi, 2021) ilişki planlaması yapmaktır.
Bu konuda önemli bir uluslararası araştırma var: “Küresel Yetenek Eğilimleri 2022”… En azından ikinci halka ve sosyal paydaşlarla ilişkinin yönetimine ciddi ışık tutabilir… İnsan kaynakları danışmanlık şirketi Mercer yapmış (https://www.mercer.com.tr/rapor-makale-arastirma/yetenek/global-talent-hr-trends.html#trends)… Bunun için 10.900 kişiyle görüşmüşler…
Bizim konumuza ilişkin ana başlıklar şöyle: 1. Güncel ve geçerli kalabilme. 2. Çalışanlarla iş birliği kurma. 3. Bütünsel sağlığa (wellbeing) odaklanma. 4. Yeni beceriler geliştirme. 5. İnsan ve teknolojinin kolektif enerjisinden yararlanma.
Her halkadaki paydaş için bu tür bir ilişki yaklaşım ‘pattern’ini (örüntü) hazırlamak, uygulamak ve sonuçlarını ölçümlemekle iş’e başlamakta fayda var.
Aradaki farkı ve her birinin özelliğini bilimsel düzeyde ortaya koymadan bunları yönetmenin mümkün olmayacağını da bilmiyorlar.
En az üç-dört saatlik bir çalıştay konusu olsa da burada genel hatlarını anlatalım…
Çok özet bir ifadeyle şu tespiti yapabiliriz: İlişki, iki temel unsur üzerine inşa edilir: Haz ve fayda. İletişimde ise en önemlisi ‘sonuç odaklı’ olmaktır. O sonuca eriştirecek yol ise iki viyadükten geçer; ikna ve değişim.
Tabii iknanın alt kırımları var; vaat ve güven… Değişimde de olduğu gibi; ‘ölçülebilir davranış değişikliği’ ve ‘istikrar’.
Teorik kısmı şimdilik bir kenara bırakıp, ne demek istediğimizi pratik hayattan bir örnekle açıklamaya çalışalım…
Sağlık Bilimleri’nde uzman profesör bir arkadaşım arada sırada telefon eder… Her defasında da bir ricası olmadığını, sadece hâl, hatır sormak için aradığını belirtir. Bu sıcak yakınlık karşısında hep ‘özel bir dostluk’ duygusu yaşamışımdır. Sonra birden fark ettim ki beni aradığı günler arasındaki zaman dilimi sanki birbiriyle eşit… Bunun üzerine üşenmedim, bir yıl boyunca aradığı tarihleri not aldım… Gördüm ki her ay aynı gün ve aynı saatte arıyor beni…
- Nasılsın Aliciğim?
- İyiyim kardeşim, sen?
- Ben de iyiyim Aliciğim. Bana ihtiyacın olmadığına göre her şey yolunda herhâlde (gülüşmeler)
- Evet, evet; sağ ol. İdare ediyoruz. Hayırdır?
- Hayır, hayır. Herhangi bir şey yok. Öylesine aradım dostum. Gözlerinden öperim.
- Sağ ol kardeşim, bilmukabele. Hoşça kal…
Çünkü ilişki yönetimi, içten geldiği gibi yapılmamalı. Söz konusu ‘yönetmek’ ise devrede bilinç olmalı, içtenlik değil. ‘İş, ilişki, iletişim’ dünyasında biz buna ‘sosyal paydaş haritası’ çıkarmak ve bu haritaya göre ilişkileri, özellikle de haz ve fayda odağında yönetmek diyoruz.
Sosyal paydaş haritası konusunda, örneğin orta büyüklükte bir şirket, içten dışarıya doğru halkalar çizerek ve o halkaların üzerine ilgili sosyal paydaşları işaretleyerek şu yolu izleyebilir:
Birinci (en içteki) halkada; yönetim kurulu, hissedarlar. İkinci halkada; çalışanlar, alt yükleniciler ve tedarikçiler. Üçüncüde yerel yönetimler, kamu kurum ve kuruluşları, Ankara odaklı kanaat önderleri. Dördüncü halkada özel müşteriler (clients) vs.
Bu tespitten sonraki adım, her bir paydaşın özel ihtiyaç ve beklentilerine uygun ‘çift yönlü - simetrik’ (Bkz. “Algılama Yönetimi”, s.137 vd. Remzi Kitabevi, 2021) ilişki planlaması yapmaktır.
Bu konuda önemli bir uluslararası araştırma var: “Küresel Yetenek Eğilimleri 2022”… En azından ikinci halka ve sosyal paydaşlarla ilişkinin yönetimine ciddi ışık tutabilir… İnsan kaynakları danışmanlık şirketi Mercer yapmış (https://www.mercer.com.tr/rapor-makale-arastirma/yetenek/global-talent-hr-trends.html#trends)… Bunun için 10.900 kişiyle görüşmüşler…
Bizim konumuza ilişkin ana başlıklar şöyle: 1. Güncel ve geçerli kalabilme. 2. Çalışanlarla iş birliği kurma. 3. Bütünsel sağlığa (wellbeing) odaklanma. 4. Yeni beceriler geliştirme. 5. İnsan ve teknolojinin kolektif enerjisinden yararlanma.
Her halkadaki paydaş için bu tür bir ilişki yaklaşım ‘pattern’ini (örüntü) hazırlamak, uygulamak ve sonuçlarını ölçümlemekle iş’e başlamakta fayda var.