Depremde binlerce sayfa ‘dezenformasyon’ üretildi
06 şubat 2025 yeni şafak
“Asrın felaketi” olarak adlandırılan 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyoruz.
Ölümler, yaralanmalar, yıkımlar… Ülkece çok zor günlerden, aylardan geçtik… Bu arada dayanışmanın en güzel örneklerine de şahit olduk… Unutulmaması gereken, tedbirli davranmayı öğreten çok şey yaşadık…
Bunlardan biri de krizden faydalanarak sosyal medyadan yaydıkları dezenformasyonla insanları maniple etmek isteyenlerdi…
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı “Dezenformasyonla Mücadele Merkezi” depremle birlikte yayılmaya çalışılan yalan haberleri tek bir bültende (6 Şubat - 23 Haziran 2023 arasındakiler için: https://shorturl.at/JLtuT) toplamıştı. Kaynatılan bu ‘kötülük kazanı’ hep hatırlanacaklar listemizin üst sıralarında yer almalı.
Ortalığa saçılan yalanları ve işin aslını ortaya koyan bülten, tam 1.100 sayfa! Bin yüz!..
Devlet, kurumlar, STK’lar, gönüllüler canını dişine takmış, “Bir kişiyi daha enkazdan canlı kurtaralım” diye didinirken, milletin göz yaşı dinmemiş, “Ne yapabilirim, nasıl yardım edebilirim” diye çırpınırken, zamanın kritik, şartların en zor olduğu o dönemde ellerini ovuşturan, Türkiye’ye, insanlarına en büyük kötülüğü en hassas anında yapmaya çalışan birileri olduğunu hep hatırlamak lazım…
Bunların soyunun tükenmeyeceğini, ileride de birliğimizi, dirliğimizi hedef alanlar olacağını unutmamak önemli. Sosyal medyayı kullanmaktan vazgeçmeyi elbette önermiyoruz. Ancak, Dezenformasyonla Mücadele Merkezi gibi resmî ya da teyit.org, dogrulukpayi.com, malumatfuruş.org gibi gönüllülerin hazırladığı sitelere başvurmayı bir alışkanlık hâline getirmenin hayati değerde olduğu da ortada…
Kazanan takım değiştirilmez
Instagram malumunuz, fotoğraflar için sağladığı kare alanla görsel bir dil oluşturmuş, kullanıcıların zihninde bu yolla yer edinmiş durumda… Şimdi ise dikdörtgen fotoğrafların yüklenmesine izin veren bir altyapıya geçiyorlarmış…
Instagram Başkanı Adam Mosseri değişikliğin nedenini, “Günümüzde yüklenen içeriklerin büyük çoğunluğu dikey formatta ve kare olarak kırpılması oldukça zorlayıcı” sözleriyle açıklamış.
Ancak, Ağustos 2024’te test edilmeye başlanan bu güncellemeyle görülmüş ki; kare formattaki eski gönderiler, yeni dikey profile uyum sağlayamıyor ve görüntü kaybına neden oluyor. Tabii dijital grafik tasarımcıları ve sosyal medya estetiğine önem veren kullanıcıları arasında hemen bir memnuniyetsizlik başlamış…
Firma belli ki bir süre sonra iyiden iyiye zorunluluk hâline gelecek kullanıcı ihtiyaçlarına uyum sağlamaya çalışmaktadır. Ancak, pek çok alanda geçerli bir kural vardır; “Kazanan takım değiştirilmez…”
Bu türden değişikliklerin kabullenilmesi, alışılması zordur… Sosyal medya firmasının yalnızca kendi platformunu yenilemesi yetmeyebilir, kullanıcılar için yeni dikey formatın hayatı nasıl kolaylaştırdığını, bunun onlar için bir ihtiyaç olduğunu anlatacak başka çalışmalara da yönelmek gerekebilir.
Akademiden beklenen hareketler
Prof. Dr. Mustafa İnce’nin mesajı sayesinde Karabük Üniversitesi tarafından hayata geçirilen ülkemizin ilk ve tek sosyal bilimler festivali olan Sosyalfest’ten haberdar olduk. Memnuniyet duyduk…
Geçen yıl Türkiye’den ve yurt dışından 3.783 proje başvurmuş. Bu yılki Festival’in sosyal model (proje) başvuruları 15 Nisan’a kadar kabul edilecekmiş. Bu denli geniş katılımı görünce heyecanlandığımızı itiraf etmeliyiz. Hemen Üniversite’nin internet sitesine yöneldik ve Rektör Prof. Dr. Fatih Kırışık’ın açıklamalarına (https://shorturl.at/ZucT9) göz gezdirdik…
Yarışmalar için dört ana kategori varmış: Türkiye Yüzyılı, İlahiyat, Türk Dünyası ve SağlıkFest… Bu ana başlıklar altındaki 29 tema, “Türkiye Yüzyılı” vizyonuna uygun ve aile yılını da kapsayacak şekilde belirlenmiş. 2025 programına yeni eklenen temalar şöyleymiş: Bilimde Türkiye Yüzyılı, Dijitalleşmede Türkiye Yüzyılı, Kalkınmada Türkiye Yüzyılı, Türkiye’nin Değerleri, Türkiye Yüzyılı’nda İstikrar Tasarım Yarışması, Türkiye Yüzyılında Gençlik ve Gelecek Politikaları, İnsanlığın Yüzyılı, Dünya Barışında Türkiye Yüzyılı Tasarım Yarışması, Üretimde Türkiye Yüzyılı, İletişimde Türkiye Yüzyılı…
Ülkemize, vizyonuna, gelişimine katkı sunacak, hepsi birbirinden önemli temalarla hazırlanmış Festival’in amacını açıklayan Rektör Kırışık, özellikle bir hususun altını çiziyor; o da Sosyalfest’i “Bütün Türkiye’nin, insanlığın faydasına olacak şekilde geliştirmek ve güçlendirmek” arzusu… Akademiye de bu yakışırdı!..
İş Bankası’ndan iyi iş!..
Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen Bey incelik göstermiş, Banka’nın Kültür Yayınları’ndan çıkan “Memleketin İktisadi Binası: Türkiye İş Bankası Tarihine Bir Bakış” kitabını yollamış…
Köklü kurumlar, kurumsal kültürü gelişmiş seviyelere ulaşmış organizasyonların her işi böyledir; aynı titizlik, derinlik, ciddiyet ve zarafetle yürütülürler. Mimar Seda Özen Bilgili tarafından hazırlanmış kitap da bunun bir göstergesi olmuş… Çoğunluğu Banka’nın genel müdürlük binaları olmak üzere 70’e yakın binanın incelendiği, bir yanıyla ‘mikro tarihçilik’ ürünü de sayılabilecek eserle Türkiye’nin ve dünyanın mimarideki dönüşümü takip edilebiliyor.
Banka’nın 100. yılı kapsamındaki etkinliklerinden biri olan bu yayın, İş Bankası’nın tüm faaliyetleri gibi iletişimini de ciddiyetle ele aldığını ortaya koyuyor.
Ölümler, yaralanmalar, yıkımlar… Ülkece çok zor günlerden, aylardan geçtik… Bu arada dayanışmanın en güzel örneklerine de şahit olduk… Unutulmaması gereken, tedbirli davranmayı öğreten çok şey yaşadık…
Bunlardan biri de krizden faydalanarak sosyal medyadan yaydıkları dezenformasyonla insanları maniple etmek isteyenlerdi…
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı “Dezenformasyonla Mücadele Merkezi” depremle birlikte yayılmaya çalışılan yalan haberleri tek bir bültende (6 Şubat - 23 Haziran 2023 arasındakiler için: https://shorturl.at/JLtuT) toplamıştı. Kaynatılan bu ‘kötülük kazanı’ hep hatırlanacaklar listemizin üst sıralarında yer almalı.
Ortalığa saçılan yalanları ve işin aslını ortaya koyan bülten, tam 1.100 sayfa! Bin yüz!..
Devlet, kurumlar, STK’lar, gönüllüler canını dişine takmış, “Bir kişiyi daha enkazdan canlı kurtaralım” diye didinirken, milletin göz yaşı dinmemiş, “Ne yapabilirim, nasıl yardım edebilirim” diye çırpınırken, zamanın kritik, şartların en zor olduğu o dönemde ellerini ovuşturan, Türkiye’ye, insanlarına en büyük kötülüğü en hassas anında yapmaya çalışan birileri olduğunu hep hatırlamak lazım…
Bunların soyunun tükenmeyeceğini, ileride de birliğimizi, dirliğimizi hedef alanlar olacağını unutmamak önemli. Sosyal medyayı kullanmaktan vazgeçmeyi elbette önermiyoruz. Ancak, Dezenformasyonla Mücadele Merkezi gibi resmî ya da teyit.org, dogrulukpayi.com, malumatfuruş.org gibi gönüllülerin hazırladığı sitelere başvurmayı bir alışkanlık hâline getirmenin hayati değerde olduğu da ortada…
Kazanan takım değiştirilmez
Instagram malumunuz, fotoğraflar için sağladığı kare alanla görsel bir dil oluşturmuş, kullanıcıların zihninde bu yolla yer edinmiş durumda… Şimdi ise dikdörtgen fotoğrafların yüklenmesine izin veren bir altyapıya geçiyorlarmış…
Instagram Başkanı Adam Mosseri değişikliğin nedenini, “Günümüzde yüklenen içeriklerin büyük çoğunluğu dikey formatta ve kare olarak kırpılması oldukça zorlayıcı” sözleriyle açıklamış.
Ancak, Ağustos 2024’te test edilmeye başlanan bu güncellemeyle görülmüş ki; kare formattaki eski gönderiler, yeni dikey profile uyum sağlayamıyor ve görüntü kaybına neden oluyor. Tabii dijital grafik tasarımcıları ve sosyal medya estetiğine önem veren kullanıcıları arasında hemen bir memnuniyetsizlik başlamış…
Firma belli ki bir süre sonra iyiden iyiye zorunluluk hâline gelecek kullanıcı ihtiyaçlarına uyum sağlamaya çalışmaktadır. Ancak, pek çok alanda geçerli bir kural vardır; “Kazanan takım değiştirilmez…”
Bu türden değişikliklerin kabullenilmesi, alışılması zordur… Sosyal medya firmasının yalnızca kendi platformunu yenilemesi yetmeyebilir, kullanıcılar için yeni dikey formatın hayatı nasıl kolaylaştırdığını, bunun onlar için bir ihtiyaç olduğunu anlatacak başka çalışmalara da yönelmek gerekebilir.
Akademiden beklenen hareketler
Prof. Dr. Mustafa İnce’nin mesajı sayesinde Karabük Üniversitesi tarafından hayata geçirilen ülkemizin ilk ve tek sosyal bilimler festivali olan Sosyalfest’ten haberdar olduk. Memnuniyet duyduk…
Geçen yıl Türkiye’den ve yurt dışından 3.783 proje başvurmuş. Bu yılki Festival’in sosyal model (proje) başvuruları 15 Nisan’a kadar kabul edilecekmiş. Bu denli geniş katılımı görünce heyecanlandığımızı itiraf etmeliyiz. Hemen Üniversite’nin internet sitesine yöneldik ve Rektör Prof. Dr. Fatih Kırışık’ın açıklamalarına (https://shorturl.at/ZucT9) göz gezdirdik…
Yarışmalar için dört ana kategori varmış: Türkiye Yüzyılı, İlahiyat, Türk Dünyası ve SağlıkFest… Bu ana başlıklar altındaki 29 tema, “Türkiye Yüzyılı” vizyonuna uygun ve aile yılını da kapsayacak şekilde belirlenmiş. 2025 programına yeni eklenen temalar şöyleymiş: Bilimde Türkiye Yüzyılı, Dijitalleşmede Türkiye Yüzyılı, Kalkınmada Türkiye Yüzyılı, Türkiye’nin Değerleri, Türkiye Yüzyılı’nda İstikrar Tasarım Yarışması, Türkiye Yüzyılında Gençlik ve Gelecek Politikaları, İnsanlığın Yüzyılı, Dünya Barışında Türkiye Yüzyılı Tasarım Yarışması, Üretimde Türkiye Yüzyılı, İletişimde Türkiye Yüzyılı…
Ülkemize, vizyonuna, gelişimine katkı sunacak, hepsi birbirinden önemli temalarla hazırlanmış Festival’in amacını açıklayan Rektör Kırışık, özellikle bir hususun altını çiziyor; o da Sosyalfest’i “Bütün Türkiye’nin, insanlığın faydasına olacak şekilde geliştirmek ve güçlendirmek” arzusu… Akademiye de bu yakışırdı!..
İş Bankası’ndan iyi iş!..
Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen Bey incelik göstermiş, Banka’nın Kültür Yayınları’ndan çıkan “Memleketin İktisadi Binası: Türkiye İş Bankası Tarihine Bir Bakış” kitabını yollamış…
Köklü kurumlar, kurumsal kültürü gelişmiş seviyelere ulaşmış organizasyonların her işi böyledir; aynı titizlik, derinlik, ciddiyet ve zarafetle yürütülürler. Mimar Seda Özen Bilgili tarafından hazırlanmış kitap da bunun bir göstergesi olmuş… Çoğunluğu Banka’nın genel müdürlük binaları olmak üzere 70’e yakın binanın incelendiği, bir yanıyla ‘mikro tarihçilik’ ürünü de sayılabilecek eserle Türkiye’nin ve dünyanın mimarideki dönüşümü takip edilebiliyor.
Banka’nın 100. yılı kapsamındaki etkinliklerinden biri olan bu yayın, İş Bankası’nın tüm faaliyetleri gibi iletişimini de ciddiyetle ele aldığını ortaya koyuyor.