İşin suyu çıktı…
12 Ocak 2023 - Yeni Şafak
Başlığı “Takkeler düşüyor, keller gözüküyor” diye de atabilirdik… Gidişatları kötü mü kötü…
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın Devrim Kanunları’nı hiçe sayan sözlerinin ardından Parti’nin Kurumsal İletişim ve Tanıtım Başkanı Sanem Oktar da bir açıklama yapmış. Oktar, katıldığı radyo programında Enver Aysever’in “Anayasa’dan Türklüğü çıkarıyor musunuz” sorusunu “Doğru” diye yanıtlamış. Sanem Hanım, "Kabul edeceğimiz vatandaşlık anlayışında herhangi bir etnik, dini ya da kültürel kimliğe atıf yapılmayacaktır” demiş.
İyi halt etmiş…
Hukuk ve Siyasi İşler konusunda Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Nuşirevan Elçi de şunları söylemedi mi?.. “Türkiye’de yetkiler dağıtılmalı. Devletin şimdiki yapısı değiştirilmeli. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi diyoruz, adı özerklik veya başka türlü de konulabilir. Tüm yetki ve imkânların tek bir yerde toplanması başından beri yanlış. Hem Kürtler için hem de diğer halklar için yetkilerin dağıtılması gerekiyor.”
Röportajın Rûdaw’da yayınlanan Kürtçe orijinalinde Başdanışman Elçi’nin, Türkiye’nin güney doğusunu da kapsayan bölge için “Kuzey Kürdistan” dediği belirtilirken, Türkçe tercümede ise uyanıklık etmişler, yalnızca “Bölge” kelimesini kullanarak geçiştirmişler…
Sanki Türkiye’nin bütün değerlerine karşı savaş açmış gibiler… Son olarak da Kemal Kılıçdaroğlu’nun TSK’yı hedef alması gündemimize ‘nükleer bomba’ gibi düştü…
“Etrafınıza siyaset koridorlarında kariyer devşiren askerler koyarsanız, elinizde bol yıldızlı, bol apoletli Orta Doğu üniformaları kalır. Unutmayın ki bol bol apoletli Orta Doğu askerleri, savaşlardan, cephelerden kaçtılar. Kariyerist kafadan asla ve asla hayır gelmez. Onun için komuta kademesi haddini bilsin. Siyaset askerin işi değildir.”
Sanki bu CHP’liler askeri vesayet için yıllarca “Ordu göreve” diye darbe çığırtkanlığı yapmamış gibi…
Şimdi sıra bakalım hangi millî değerimizde?..
Gözümüze takılanlar…
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın Devrim Kanunları’nı hiçe sayan sözlerinin ardından Parti’nin Kurumsal İletişim ve Tanıtım Başkanı Sanem Oktar da bir açıklama yapmış. Oktar, katıldığı radyo programında Enver Aysever’in “Anayasa’dan Türklüğü çıkarıyor musunuz” sorusunu “Doğru” diye yanıtlamış. Sanem Hanım, "Kabul edeceğimiz vatandaşlık anlayışında herhangi bir etnik, dini ya da kültürel kimliğe atıf yapılmayacaktır” demiş.
İyi halt etmiş…
Hukuk ve Siyasi İşler konusunda Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Nuşirevan Elçi de şunları söylemedi mi?.. “Türkiye’de yetkiler dağıtılmalı. Devletin şimdiki yapısı değiştirilmeli. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi diyoruz, adı özerklik veya başka türlü de konulabilir. Tüm yetki ve imkânların tek bir yerde toplanması başından beri yanlış. Hem Kürtler için hem de diğer halklar için yetkilerin dağıtılması gerekiyor.”
Röportajın Rûdaw’da yayınlanan Kürtçe orijinalinde Başdanışman Elçi’nin, Türkiye’nin güney doğusunu da kapsayan bölge için “Kuzey Kürdistan” dediği belirtilirken, Türkçe tercümede ise uyanıklık etmişler, yalnızca “Bölge” kelimesini kullanarak geçiştirmişler…
Sanki Türkiye’nin bütün değerlerine karşı savaş açmış gibiler… Son olarak da Kemal Kılıçdaroğlu’nun TSK’yı hedef alması gündemimize ‘nükleer bomba’ gibi düştü…
“Etrafınıza siyaset koridorlarında kariyer devşiren askerler koyarsanız, elinizde bol yıldızlı, bol apoletli Orta Doğu üniformaları kalır. Unutmayın ki bol bol apoletli Orta Doğu askerleri, savaşlardan, cephelerden kaçtılar. Kariyerist kafadan asla ve asla hayır gelmez. Onun için komuta kademesi haddini bilsin. Siyaset askerin işi değildir.”
Sanki bu CHP’liler askeri vesayet için yıllarca “Ordu göreve” diye darbe çığırtkanlığı yapmamış gibi…
Şimdi sıra bakalım hangi millî değerimizde?..
Gözümüze takılanlar…
- Eti, doğal afetler ve afet kaynaklı acil durumlarda dağıtılmak üzere, vitamin ve minerallerle zenginleştirilmiş bisküvi geliştirmiş. Eskişehir Eti Bisküvi Fabrikası’nda üretilecek bisküvi, gerekli durumlarda ilgili bölgelere ücretsiz gönderilecekmiş. Ülkemizi ve dünyayı yakından ilgilendiren bir meseleye, özellikle de firmanın uzmanlığını ortaya koyarak eğilinmesi, son derece başarılı bir kurumsal sosyal sorumluluk çalışmasını doğurmuş. Bu konudaki iletişimlerine düzenli frekanslarda devam ederlerse itibarlarına çok önemli katkılar sunabilirler. (Güven Adalı, Medyaevi)
- Arabica Coffee House CEO’su Av. Sertaç Yalçın açıklamış; bilimsel araştırmalar, düzenli kahve tüketenlerin başta karaciğer olmak üzere birçok kanser türüne yakalanma riski önemli ölçüde azalıyormuş. Yalnızca Yalçın’ın açıklaması da değil, son zamanlarda medyada kahvenin olumlu etkileri ile ilgili düzenli bir iletişim yapıldığını tespit ettik. “Türk kahvesi” deyince akan suların durduğu bir kültürün mensubu olarak, ‘farkındalığı’ artırıcı bu türden iletişimin yalnızca markaların değil, kültürümüzün tanınması için de değerli olduğu kanaatindeyiz… (Berna Ersöz, Niş PR)
- Kadın-erkek çalışan oranında eşitliği sağlayarak sektöründe öncü bir işe imza attığını söyleyen Koçfinans, sivil toplum kuruluşları ve Anadolu üniversiteleri ile iş birliğine gitmiş.“Koçfinans Turuncu Kanatlar İyilik Hareketi” ile geleceğin kadın mühendislerine mentorluk ve burs programı ile destek olacaklarmış. Digitallica’nın hazırladığı mentor/mentee eğitimleriyle de katılımcıların programdan maksimum fayda sağlanmasını amaçlamışlar. Öğrencilere Koçfinans’ın BT ve Ar-Ge takımlarında kısa ve uzun dönem staj, uzaktan yarı zamanlı çalışma imkânı ve Koçfinans bünyesinde istihdam edilmek üzere değerlendirme şansı da sunulacakmış. (Zeynep Kayhan, AR PR)
- Türkiye’nin ilk yerli otomobilinin üreticisi, mobilite alanında hizmet veren küresel teknoloji markası Togg, dünyada türünün ilk örneği olan ‘akıllı cihaza entegre dijital varlık cüzdanını’, Tüketici Elektroniği Fuarı CES 2023’te duyurmuş. Togg’un Avalanche üzerine inşa ettiği bu yenilikçi çözüm, kullanıcılarına banka düzeyinde güvenlik sağlıyor, hareket hâlindeyken dijital varlıklarına erişme, bunları güvenli bir şekilde saklama ve aktarma dâhil sınırsız sayıda kullanım senaryosu sunuyormuş. Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş, ürünü Ava Labs’ın blok zinciri üzerine geliştirdiklerini açıklayarak “Dijital varlık cüzdanıyla, kullanıcıların mobilite deneyimini başka bir noktaya taşımayı hedefliyoruz. Mobilite ekosisteminin bir sınırı yok, biz nereye kadar götürürsek oraya gidecek” demiş. Ülkemize büyük bir gururu yaşatmış olan Togg’un mühendislerinin ve tüm çalışanlarının yolu açık olsun… (Mert Temizkan, Desibel)