İki farklı kitap, İki farklı derinlik…
22 Aralık 2018 - yeni şafak
İş Bankası ve Yapı Kredi’nin ardından şimdi de VakıfBank… Bankalarımızın kültür yayıncılığına verdikleri önem ve getirdikleri katma değer her türlü takdirin üzerindedir. Ülkemize kadın voleybolunda tam üç kez Dünya Şampiyonluğu kazandırmış olan VakıfBank, geçen ay bu kez de varoluş nedeninin altının hayırla çizilmesini sağlayacak bir işe girişmiş ve VakıfBank Kültür Yayınları’nı kurduğunu ilan etmişti…
Bu çerçevede ilk eserler gün yüzüne çıkmaya başladı.
Hani rahmetli Attilâ İlhan’ın, “Yabancılaşmanın ve Batı hayranlığının başlangıcı” olarak nitelediği Tanzimat Dönemi araştırmaları yapanlar için son derece önemli bir eser… Kuruluş, 1868-1870 yılları arasında Namık Kemal tarafından yayınlanmış olan Hürriyet gazetesinin 100 sayısını iki ciltte toplamış… Kitabı büyük emeklerle yayına hazırlayan Alp Eren Topal dönemin siyasî ve tarihî arka planın aydınlatılması için olağanüstü bir çalışma koymuş ortaya...
Tarihçiler kadar iletişimcilerin de mutlaka göz atması gereken bu koleksiyon, orijinal metinler ve çoğunluğunu Topal’ın yaptığı Türkçe çevirileriyle basılmış. Gazete o yıllarda, İmparatorluğun ilk anayasasını geliştiren Genç Osmanlılar Cemiyetinin liderlerinden Namık Kemal ve Ziya Paşa'nın öncülüğünde, Londra ve Cenevre’de basılmış. İlk basımından 150 yıl sonra yeniden basılan bu eser, ülkemiz düşünce ve araştırma dünyasına ciddî bir katkı getireceğe benziyor...
Her türlü ön yargıyı bir kenara bırakıp Osmanlı’nın en ikircikli yıllarına tuttuğu ışıkla ağırlığını ortaya koyan bu belgesel çalışma, üniversite ve araştırma merkezlerinin kütüphanelerinde mutlaka bulunmalı...
Diğer kitap ise Avukat Mehmet Gün’ün, Türkiye’nin demokrasi sorunlarını tanımlamak, bunların nedenlerini ortaya koymak ve çözüm önerileri sunmak üzere hazırladığı eser. Kitabın ikinci baskısını yapılmış. Adı Türkiye’nin Orta Demokrasi Sorunları ve Çözüm Yolları... Yazar, ülkemizin “ileri” değil de “orta” demokrasi seviyesinde görülmesinin nedenlerini bu çalışmasında ayrıntılarıyla anlatmış. Uzun yıllardır avukatlık yapan, işin pratiğinden gelen biri olarak da özellikle yargı sorunlarına odaklanmış...
Gün’e göre yargı önünde hesap verebilirlik, temsilde adalet ve hukukun üstünlüğü sağlanırsa, orta demokrasi sorunları kendiliğinden çözülecek ve ileri demokrasiye geçeceğiz. Gün, orta gelir tuzağından kurtulmanın yolunun da orta demokrasiden çıkmamız olduğunu yazmış kitapta…
Sadece Gün’ün görüşleriyle hem fikir olanların değil, dünyanın “Tek yönlü ve asimetrik” olmadığına, çok sesli, çok nefesli ve çok yönlü bakmanın faziletine inanan herkesin, eğer hukuk meselesine kafayı takıyorsa, yolu bu kitaptan geçecektir…
Çağımızın tutumlar alanında en önemli üç sorunun şu üç alandaki eksikliklerden kaynaklandığını düşünürüm: Derinlik, ciddiyet ve merak!.. Bunlardan birine sahip olmak yetmiyor. Bilgiden bilgeliğe doğru, minicik de olsa bir adım atmak isteyenlere, o üç alanda nerede olduklarını tespit etmekle işe başlamaları tavsiye edilebilir. Tabii malumatfuruşluğun ötesine geçmek istiyorlarsa…
Bu çerçevede ilk eserler gün yüzüne çıkmaya başladı.
Hani rahmetli Attilâ İlhan’ın, “Yabancılaşmanın ve Batı hayranlığının başlangıcı” olarak nitelediği Tanzimat Dönemi araştırmaları yapanlar için son derece önemli bir eser… Kuruluş, 1868-1870 yılları arasında Namık Kemal tarafından yayınlanmış olan Hürriyet gazetesinin 100 sayısını iki ciltte toplamış… Kitabı büyük emeklerle yayına hazırlayan Alp Eren Topal dönemin siyasî ve tarihî arka planın aydınlatılması için olağanüstü bir çalışma koymuş ortaya...
Tarihçiler kadar iletişimcilerin de mutlaka göz atması gereken bu koleksiyon, orijinal metinler ve çoğunluğunu Topal’ın yaptığı Türkçe çevirileriyle basılmış. Gazete o yıllarda, İmparatorluğun ilk anayasasını geliştiren Genç Osmanlılar Cemiyetinin liderlerinden Namık Kemal ve Ziya Paşa'nın öncülüğünde, Londra ve Cenevre’de basılmış. İlk basımından 150 yıl sonra yeniden basılan bu eser, ülkemiz düşünce ve araştırma dünyasına ciddî bir katkı getireceğe benziyor...
Her türlü ön yargıyı bir kenara bırakıp Osmanlı’nın en ikircikli yıllarına tuttuğu ışıkla ağırlığını ortaya koyan bu belgesel çalışma, üniversite ve araştırma merkezlerinin kütüphanelerinde mutlaka bulunmalı...
Diğer kitap ise Avukat Mehmet Gün’ün, Türkiye’nin demokrasi sorunlarını tanımlamak, bunların nedenlerini ortaya koymak ve çözüm önerileri sunmak üzere hazırladığı eser. Kitabın ikinci baskısını yapılmış. Adı Türkiye’nin Orta Demokrasi Sorunları ve Çözüm Yolları... Yazar, ülkemizin “ileri” değil de “orta” demokrasi seviyesinde görülmesinin nedenlerini bu çalışmasında ayrıntılarıyla anlatmış. Uzun yıllardır avukatlık yapan, işin pratiğinden gelen biri olarak da özellikle yargı sorunlarına odaklanmış...
Gün’e göre yargı önünde hesap verebilirlik, temsilde adalet ve hukukun üstünlüğü sağlanırsa, orta demokrasi sorunları kendiliğinden çözülecek ve ileri demokrasiye geçeceğiz. Gün, orta gelir tuzağından kurtulmanın yolunun da orta demokrasiden çıkmamız olduğunu yazmış kitapta…
Sadece Gün’ün görüşleriyle hem fikir olanların değil, dünyanın “Tek yönlü ve asimetrik” olmadığına, çok sesli, çok nefesli ve çok yönlü bakmanın faziletine inanan herkesin, eğer hukuk meselesine kafayı takıyorsa, yolu bu kitaptan geçecektir…
Çağımızın tutumlar alanında en önemli üç sorunun şu üç alandaki eksikliklerden kaynaklandığını düşünürüm: Derinlik, ciddiyet ve merak!.. Bunlardan birine sahip olmak yetmiyor. Bilgiden bilgeliğe doğru, minicik de olsa bir adım atmak isteyenlere, o üç alanda nerede olduklarını tespit etmekle işe başlamaları tavsiye edilebilir. Tabii malumatfuruşluğun ötesine geçmek istiyorlarsa…