İlk düşünen değil ilk yapan kazanır
31 0CAK 2007
Bir süre önce TBWA reklam ajansının Beko için yaptığı reklamı TV’de yayınlanmadan önce You Tube’da devreye sokmasının ve gelecek tepkileri ölçmeye çalışmasının çok akıllıca ve yenilikçi bir fikir olduğunu yazmıştık. Hani sabah uyanır uyanmaz banyoda yer kapmak için birbirleriyle yarışan genç çiftin hikayesi...
Ramazan Sarıbaş bir e-posta göndermiş ve bizimle tam olarak mutabık olmadığını belirtmiş. Demiş ki:
“Hocam Merhaba, Beko'nun reklam ajansı TBWA aklı evvellik yapıp ‘Türkiye'de ilk kez bir kampanyayı YouTube'dan başlatıyoruz...’ diye bir mail atmış size... Beko Reklam filmi: http://www.youtube.com/watch?v=WQfwsGLzwo8
“Fikir olarak hiçbir yeniliği olmayan ve YouTube izleyicileriyle hiçbir alakası olmayan bir ürünün reklamını YouTube’dan başlatmanın ne kadar yanlış olduğunu gösterilen ilginin azlığından anlıyoruz. Reklam filmi YouTube’da sadece 8,089 kişi tarafından izlenmiş (12 günde). YouTube’da en basit videoları dahi 100 binin üzerinde kişinin izlediğini düşünürsek bu fikrin çuvalladığını söyleyebiliriz.
“TBWA, YouTube'a TV için çekilmiş bir reklam filmini koymak yerine, YouTube'da yayınlanmak üzere bir reklam filmi çekmiş olsa reklama ilginin üst seviyede olacağı kesin. Hatta bu filmi cep telefonuyla çekseler aynı anda iki ilke birden imza atarlar.
“Not: YouTube izleyicisi için görüntü kalitesi ilk sırada yer almıyor önemli olan ilginçlik ve yeniliktir. İyi dileklerimle. Ramazan Sarıbaş, İstanbul.”
Ramazan Bey’in sadece son paragraftaki tavsiyesine katılıyorum. Gerçekten iyi fikir. Diğer görüşlerine katılmıyorum çünkü: 1. You Tube’un hedef kitlesi segmente edilmiş (profilleri net olarak belirlenmiş) değil... 2. Sekiz bin kişi, ajansın tam da izlemesini istediği kişiler olabilir. Biri de bendim... 3. Yenilik, onu ilk düşünenin değil, onun iletişimini ilk kez yapanın hanesine yazılır.
Ramazan Bey’in ilgisini sayfalarımızdan ve reklam dünyasından esirgememesini diliyoruz.
Logo bir ‘iş’ meselesidir, ‘sanat meselesi’ değil...
Şu sıra Pera Müzesi’nde iş ve iletişim âleminin kaçırmaması gereken bir sergi var. “Logo tasarım guruları” diye lanse edilen Ivan Chermayev ve Tom Geismer’in 50 yıl içinde ortaya koydukları ürünlerin bir kısmını sergiliyorlar...
1950’li yıllarda Yale’de öğrenciyken ortağı Geismer ile tanışıp grafik tasarım işine soyunan Ivan Chermayev’in adını ne yalan söyleyeyim 1990’lı yıllarda duymuştum. Koç’un logosunu araştırırken bu isimle karşılaşmıştık. Bir de Koç Topluluğu’nun 75’inci yılı için bir amblem düşünüldüğünde, “Hiç boşuna uğraşmayın!” demişlerdi; “Topluluk Chermayev’le çalışır. Bir iki güne kalmaz çözüm elinizde olur...” Öyle de olmuştu. Tek seçenekle dönmüştü Chermayev: Boynuz Koç’un sağına gitmiş, soluna da aynı karakterden yazılmış bir 75 gelmişti. Tek farkla; 5’in yuvarlak bölümünün ucu bir boynuz ucu gibi kıvrılmıştı.
Chermayev’in yalın anlatımına takılanlar, “Akademinin 3’üncü sınıfındakilere ‘Koç logosunu yapın!’ deseler bunu gibi bir şey yaparlardı işte” diye görüş beyan ediyorlardı... Benzer görüşler Arçelik’in yeni logosu için de ileri sürülmüştü.
Oysa iletişim bir ‘iş’ meselesiydi, ‘sanat’ değil ve Chermayev ‘iş’i iyi biliyordu... Sergiyi gezdiğinizde Koç’un Chermayev takıntısını daha iyi anlayacaksınız...
Bu pilot başka pilot...
Bence son aylarda gördüğüm en ‘inovatif’ (yenilikçi) reklam. Sizin de gözünüze takılmıştır. “Tecrübeli pilotlar aranıyor!” diye bir başlık var. Sağda bir pilot resmi yanda da bir web adresi: www.tecrubelipilotlararaniyor.com
“Havayolu şirketi adı koymamışlar. İyi de yapmışlar” diye düşündüm. Tersi olsaydı hava yolu şirketine zarar verebilirlerdi... Sonra merak edip web sitesine girdim. Sitede bir otomobil direksiyonu görülüyor. Formula 1 tarzı elden ‘tiptronik’ vites kollarını tıklayarak vitesi ve hızı artırıyor, 5’inci vitese ve 180 km/h hıza erişince başlayan siren sesi ile birlikte bu kez vites küçültüp duruyorsunuz. Sonra ekranda bir soru formu beliriyor ve sizden “Dünyada en çok tercih edilen otomobil markasının yeni nesline ait olduğu” söylenen bu alt markanın ne olduğunu bilmeniz isteniyor. Doğru yanıtı bilenleri Şubat başında sürprizin beklediği söyleniyor...
Müthiş bir reklam. Yazılı basını, elektronik ortamı çok işlevli kullanmış. Deneysel pazarlama anlayışına çok yakın. Tek sorun, hedef kitlenin gazetelerdeki reklamı, gerçekten pilot arayan uçak şirketi ilanı sanması ile ortaya çıkabilir. Bu kadar risk de alınır zaten...
Ramazan Sarıbaş bir e-posta göndermiş ve bizimle tam olarak mutabık olmadığını belirtmiş. Demiş ki:
“Hocam Merhaba, Beko'nun reklam ajansı TBWA aklı evvellik yapıp ‘Türkiye'de ilk kez bir kampanyayı YouTube'dan başlatıyoruz...’ diye bir mail atmış size... Beko Reklam filmi: http://www.youtube.com/watch?v=WQfwsGLzwo8
“Fikir olarak hiçbir yeniliği olmayan ve YouTube izleyicileriyle hiçbir alakası olmayan bir ürünün reklamını YouTube’dan başlatmanın ne kadar yanlış olduğunu gösterilen ilginin azlığından anlıyoruz. Reklam filmi YouTube’da sadece 8,089 kişi tarafından izlenmiş (12 günde). YouTube’da en basit videoları dahi 100 binin üzerinde kişinin izlediğini düşünürsek bu fikrin çuvalladığını söyleyebiliriz.
“TBWA, YouTube'a TV için çekilmiş bir reklam filmini koymak yerine, YouTube'da yayınlanmak üzere bir reklam filmi çekmiş olsa reklama ilginin üst seviyede olacağı kesin. Hatta bu filmi cep telefonuyla çekseler aynı anda iki ilke birden imza atarlar.
“Not: YouTube izleyicisi için görüntü kalitesi ilk sırada yer almıyor önemli olan ilginçlik ve yeniliktir. İyi dileklerimle. Ramazan Sarıbaş, İstanbul.”
Ramazan Bey’in sadece son paragraftaki tavsiyesine katılıyorum. Gerçekten iyi fikir. Diğer görüşlerine katılmıyorum çünkü: 1. You Tube’un hedef kitlesi segmente edilmiş (profilleri net olarak belirlenmiş) değil... 2. Sekiz bin kişi, ajansın tam da izlemesini istediği kişiler olabilir. Biri de bendim... 3. Yenilik, onu ilk düşünenin değil, onun iletişimini ilk kez yapanın hanesine yazılır.
Ramazan Bey’in ilgisini sayfalarımızdan ve reklam dünyasından esirgememesini diliyoruz.
Logo bir ‘iş’ meselesidir, ‘sanat meselesi’ değil...
Şu sıra Pera Müzesi’nde iş ve iletişim âleminin kaçırmaması gereken bir sergi var. “Logo tasarım guruları” diye lanse edilen Ivan Chermayev ve Tom Geismer’in 50 yıl içinde ortaya koydukları ürünlerin bir kısmını sergiliyorlar...
1950’li yıllarda Yale’de öğrenciyken ortağı Geismer ile tanışıp grafik tasarım işine soyunan Ivan Chermayev’in adını ne yalan söyleyeyim 1990’lı yıllarda duymuştum. Koç’un logosunu araştırırken bu isimle karşılaşmıştık. Bir de Koç Topluluğu’nun 75’inci yılı için bir amblem düşünüldüğünde, “Hiç boşuna uğraşmayın!” demişlerdi; “Topluluk Chermayev’le çalışır. Bir iki güne kalmaz çözüm elinizde olur...” Öyle de olmuştu. Tek seçenekle dönmüştü Chermayev: Boynuz Koç’un sağına gitmiş, soluna da aynı karakterden yazılmış bir 75 gelmişti. Tek farkla; 5’in yuvarlak bölümünün ucu bir boynuz ucu gibi kıvrılmıştı.
Chermayev’in yalın anlatımına takılanlar, “Akademinin 3’üncü sınıfındakilere ‘Koç logosunu yapın!’ deseler bunu gibi bir şey yaparlardı işte” diye görüş beyan ediyorlardı... Benzer görüşler Arçelik’in yeni logosu için de ileri sürülmüştü.
Oysa iletişim bir ‘iş’ meselesiydi, ‘sanat’ değil ve Chermayev ‘iş’i iyi biliyordu... Sergiyi gezdiğinizde Koç’un Chermayev takıntısını daha iyi anlayacaksınız...
Bu pilot başka pilot...
Bence son aylarda gördüğüm en ‘inovatif’ (yenilikçi) reklam. Sizin de gözünüze takılmıştır. “Tecrübeli pilotlar aranıyor!” diye bir başlık var. Sağda bir pilot resmi yanda da bir web adresi: www.tecrubelipilotlararaniyor.com
“Havayolu şirketi adı koymamışlar. İyi de yapmışlar” diye düşündüm. Tersi olsaydı hava yolu şirketine zarar verebilirlerdi... Sonra merak edip web sitesine girdim. Sitede bir otomobil direksiyonu görülüyor. Formula 1 tarzı elden ‘tiptronik’ vites kollarını tıklayarak vitesi ve hızı artırıyor, 5’inci vitese ve 180 km/h hıza erişince başlayan siren sesi ile birlikte bu kez vites küçültüp duruyorsunuz. Sonra ekranda bir soru formu beliriyor ve sizden “Dünyada en çok tercih edilen otomobil markasının yeni nesline ait olduğu” söylenen bu alt markanın ne olduğunu bilmeniz isteniyor. Doğru yanıtı bilenleri Şubat başında sürprizin beklediği söyleniyor...
Müthiş bir reklam. Yazılı basını, elektronik ortamı çok işlevli kullanmış. Deneysel pazarlama anlayışına çok yakın. Tek sorun, hedef kitlenin gazetelerdeki reklamı, gerçekten pilot arayan uçak şirketi ilanı sanması ile ortaya çıkabilir. Bu kadar risk de alınır zaten...