Ali Saydam
  • TV Yayını
  • Basından
  • Hayatımı Zenginleştirenler
  • Yazılarım
    • Yeni Şafak Gazetesi
    • Marketing Türkiye
    • Z Raporu / Derin Ekonomi
    • TIMREPORT
    • Sabah Gazetesi
    • Akşam Gazetesi
    • Akşam Kitap Eki
    • Diğer
  • Kitaplarım
    • Algılama Yönetimi
    • Eş ve Müşteri Nasıl Kaybedilir?
    • İktidar Yalnızlıktır
    • Vazgeçmek Özgürlüktür
    • Perception Management
    • How to Lose Wives and Clients
    • Wahrnehmungs Management
    • Türkiye Perspektifinden Kamu Diplomasisi >
      • 16.03.2015 – Ortak Akıl Çalıştayı – UN RO-RO
      • 21.03.2015 – Ortak Akıl Çalıştayı – Ttec
      • 27.05.2015 - Media Relations - Yeşilay & AB - Staff Training Program
      • Siyasal İletişim Yönetimi - Marmara Belediyeler Birliği / Uludağ
      • Oradaydim Orada Olacagim
  • Biyografi
  • Galeri
    • Video Galeri
  • İletişim
  • Eng

Allah kerim…

​17 Ağustos 2023 yeni şafak

26 Ağustos’ta İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener Hanımefendiyi bekleyen tehlikeden bu köşede söz etmiş ve demiştik ki:
“Burada, algılama yönetiminin en önemli formüllerinden biri devreye girer: ‘Tatmin = Algılama-Beklenti’. Yani, beklentiyi kontrolsüz bir şekilde abartarak yukarı çekerseniz ve nihayetindeki algılama, beklentinin çok altında kalırsa; algılama ile beklenti arasındaki mesafeyle doğru orantılı olarak, tatminsizlik ve düş kırıklığının ortaya çıkmasını engelleyemezsiniz.”
Meral Hanım bir şey demedi ama yakın çevresi ve parti sözcüleri “Geliyor gelmekte olan” türü, müthiş beklenti oluşturacak bir rüzgârı üç hafta boyunca estirip durdular…
İBB Başkanı İmamoğlu da benzer bir girişimde bulundu… “Çoook önemli” açıklamalar yapacağını ilan edip medyanın bütün ‘köşe kadılarını’ Haliç Kongre Merkezi’nde bir salona topladı…
Nefesler tutuldu…
İBB Başkanı sahneye çıktı…
Ve…
Konuştu…
Hadi, “Hiçbir şey söylemedi” demeyelim; pek bir şey söylemedi… ‘Bol laf, az mana’ türünden bir performanstı…
“Ben hiçbir zaman aday olmadım” açıklamasıyla malul ‘babasından’ (Hani bunlar baba-oğuldu ya) öğrendiğini tekrar ederek “Ben adaylığımı açıklamadım, yola çıktım!” dedi…
Yine bir “İstemem yan cebime” durumu yani…
Gelelim diğer incilere: “İstanbul sınav yeridir… Partimin değişimi, siyasi hedeflerimin en önemli misyonudur… CHP bir daha seçim kaybedemez… İkinci parti olmakla övünemez… İstanbul ittifakını tekrar en güçlü şekilde kurmaya geliyorum… Özgür Özel gibi isimler zamanı gelince Genel Başkanlık için konuşulabilir… Değişim ve dönüşüm Kemal Kılıçdaroğlu liderliğinde olacaktır…”
Saatler süren toplantının özeti bizce şu: CHP Kurultayı’na İBB Başkan ‘Aday Adayı’ olarak girecek. Genel Başkanlık için Özgür Özel’i destekleyecek. Kurultay’dan sonrası Allah kerim… İBB Başkanı olsa da olmasa da Türkiye politikası üzerine çalışacak. ‘İlkesiz birlik cephesi’ni en geniş biçimiyle kurmak için de kendini paralayacak…
Yazımızı bir dipnotla bitirelim: Ünlü sözdür; “Heykeli dikilmiş komisyon yoktur” derler… Misyon, vizyon ve strateji; halka ve kitlelere sorularak değil, lider tarafından inisiyatif, cesaret ve öngörü ile yukarıdan aşağıya doğru, belki yakın çevredeki birkaç kişiye danışılarak saptanır ve uygulanır (bkz. Mustafa Kemal Atatürk, Recep Tayyip Erdoğan).
Anlaşılan, İBB Başkanı yoluna; açtığı web sitesi üzerinden, iki yüz bin kişinin epostayla katılarak belirleyeceği ‘değişim’ ve ‘dönüşüm’ rotasıyla devam etmeyi düşünüyor.
Selametle…
 
                                                                                                                                                      Günün sözü
                                                                                                “Boş konuşan insan çana benzer, içi boş olduğu için çok ses çıkartır.”
                                                                                                                                                                                                         Orhan Veli Kanık
                                                
 
Gözümüze takılanlar…
 
  • TRT’nin uluslararası dijital platformu tabii’nin orijinal dizisi Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin dünya prömiyeri yapılmış. Nerede? “29. Saraybosna Film Festivali”nde… Kimler katılmış? Mevlânâ karakterini canlandıran Bülent İnal ile gözü pek bir Selçuklu komutanına hayat veren Kaan Yıldırım oradalarmış mesela… TRT Genel Müdür Yardımcısı Ziyad Varol, “Türkiye’nin dijital yayıncılık alanındaki yeni oyun kurucusu tabii’nin pek çok türde sunduğu yüksek kaliteli orijinal içeriklerle küresel arenada büyümeyi sürdüreceğini” söylemiş. Dünyanın Rumî diye andığı, felsefesini, öğretisini tanımak ve İslam tasavvufuyla buluşmak için büyük yolculuklara çıktığı Hz. Mevlânâ’nın küresel ölçekte tanınması ve Türkiye’nin yumuşak gücüne (soft power) katma değer getirmesi, ülkemizin itibarı için çok önemli… O nedenle tabii’nin bu prodüksiyonu yerinde ve gerekli bir adım olmuş.
INBUSINESS dergisi ve iletişim ajansı 18.45, 16,5 milyondan fazla veriyi analiz ederek “Dijital İtibar Raporu” (DİR100) adını verdikleri çalışmayı tamamlamışlar. Nihai tüketiciye ulaşan markalar üzerinden yapılan araştırma için 2022 yılı boyunca çevrim içi mecralar ve buralardaki konuşmalar analiz edilerek paylaşılan içeriklerin kullanıcılar arasında ne kadar popüler olduğu saptanmış. Buna göre en çok konuşulan ilk 10 marka şöyle sıralanmış: 1. Netflix, 2. Türk Telekom, 3. Türk Hava Yolları, 4. Vodafone, 5. Yemeksepeti, 6. Mercedes, 7. Turkcell, 8. Apple, 9. BİM, 10. Disney+… Ülkemizdeki ve dünyadaki ‘ödül enflasyonu’ arasında itibar elde edebilmek için; ödülün kendisinin de 360 derece iletişiminin yönetilmesinin gerekli olduğunu akıllardan çıkarmamakta fayda var… 
www.alisaydam.com - 2014