Anlamayacak ne var...
07 Haziran 2009 Akşam Gazetesi
İletişim Danışmanı arkadaşımız Kerem Türkman bir mesaj atmış diyor ki:
'Arkadaşlar, aşağıdaki bir 'Kanun Hükmündeki Kararnamenin Başlığı'dır. Bu başlık, iletişim fakültelerinde bitirme ödevi olarak sorulabilir... Bense o fakülteyi bu soruyla bitiremem, çünkü ne olduğunu anlamadım. Bilmem anlayanınız çıkacak mı?'
Şu gençlerin de hiçbir şeye kafası basmıyor. Ben şıp diye anladım. Okuyun, siz de hemen anlayacaksınız. Aslında anlamanızı da kimse kimseden beklemiyor... Konunun 'ilgi grupları' (interest group) meseleyi hemen anlayacak ve gereğini yapacaklardır. Hepsi bu... Neymiş efendim?
'Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında 186 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Bazı Hükümlerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Hükmünde Kararname...' Ne var bunda anlamayacak?..
Bu sefer biraz olmuş
Geçenlerde kaçak CD operasyonu ile ilgi düzenlenmiş olan basın toplantısına Şafak Sezer dışında kimse katılmadı diye İstanbul Emnyet Müdürü Celalettin Cerrah haklı olarak bozulmuştu...
Dün gazetelerde vardı. Yine ahım şahım bir durum yok ancak ilgi biraz artmış.
Kürsüde yine İstanbul Emniyet Müdürlüğü yazıyor. Bu kez katılımcılar arasında Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay var. Emniyet'in operasyonlarında piyasa değeri 45 milyon TL olan 2,5 milyon korsan CD yakalanmış.
Katılan sanatçıların sayısı ve şöhreti artmış: İbrahim Tatlıses, Orhan Gencebay, Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan, Hakan Peker, Mustafa Üstündağ ve tabii ki konunun en yakın takipçisi Şafak Sezer...
Ha gayret!.. Kendi meselesine sahip çıkanların sayısı giderek artıyor... Vallahi ben merak ediyorum... Korsan ve kayıt dışı ekonomi işinden mağdur olanların sayısı bu kadar mıdır? Diğerleri nerede? Umurlarında mı değil, akıllarında mı değil?.. Hangisi acaba?
Tam Serdar Turgut'luk
Hani eskiden ilginç bir olayla karşılaşıldı mı, 'Tam Hasan Pulur'luk!' denirdi, ya da 'Tam Melih Aşık'a göre' veya 'Aziz Nesinlik!'... Şimdilerde biraz Hıncal Ağabey bakıyor o işlere. Bir de özel alanlar için Serdar Turgut geliyor akla...
Şu David Carradine'ın ilginç ölümü üzerine bir güzelleme bekledim doğrusu kendisinden... Birçok filmde oynamasına rağmen bizde ille de Kung Fu dizisiyle tanınan Carradine, Bangkok'ta kaldığı Swissotel'in bir odasında boynuna ve penisine taktığı bir aletle mastürbasyon yaparken iplerin karışıp düğüm olması sonucu havasız kalıp ölmüş. Oksijen azalması halinde daha çok zevk alındığını belirten uzmanlar bu işin bilimsel adının 'oto-erotizm asfiksi' olduğunu ifade etmişler... 'Sapıklıktır falan diyen de var!'
Haydi, usta döktür artık bir şeyler... Senin o nefis Pazar Yazılarına cuk oturur konu... William Reich'ın Orgone'u falan... İyi gider olaya...
Silahlı Kuvvetler en güvenilen kurum
İkide bir burada Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Türkiye'de en çok güvenilen kurum olduğundan söz ediyorum. Bu tespitimin benim 'hissiyatıma' dayandığını sanan bazı arkadaşlar, kendi çevrelerindeki birkaç kişide başka türlü bir tepki belirlediklerinden olsa gerek, 'Nereden uyduruyorsun bu objektifliği tartışılır anket çıktısı tespitleri' şeklinde notlar gönderiyorlar...
Onlara iki kaynak veriyorum. Size de vereyim. İçinizde ukde kalmasın: Biri 'Dünya Değerler Araştırması'. Yönetim Kurulu'nda araştırmanın Türkiye ayağını da yöneten Hocamız Prof. Dr. Yılmaz Esmer'in de bulunduğu yıllardır tekrarlanan ve geçen zaman içindeki değişimlerin de karşılaştırılmasına imkan veren araştırma... Detaylarına şu adresten ulaşmak mümkün:http://www.worldvaluessurvey.org. İkinci bakılabilecek kaynak ise AB Komisyonu'nun resmi araştırma sitesi Eurobarometer olabilir: http://ec.europa.eu/public_opinion/index_en.htm
Hala tatmin olamayanlar varsa, lütfen yazsınlar kendilerine başka kaynaklar da tavsiye edebilirim...
İletişim Danışmanı arkadaşımız Kerem Türkman bir mesaj atmış diyor ki:
'Arkadaşlar, aşağıdaki bir 'Kanun Hükmündeki Kararnamenin Başlığı'dır. Bu başlık, iletişim fakültelerinde bitirme ödevi olarak sorulabilir... Bense o fakülteyi bu soruyla bitiremem, çünkü ne olduğunu anlamadım. Bilmem anlayanınız çıkacak mı?'
Şu gençlerin de hiçbir şeye kafası basmıyor. Ben şıp diye anladım. Okuyun, siz de hemen anlayacaksınız. Aslında anlamanızı da kimse kimseden beklemiyor... Konunun 'ilgi grupları' (interest group) meseleyi hemen anlayacak ve gereğini yapacaklardır. Hepsi bu... Neymiş efendim?
'Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında 186 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Bazı Hükümlerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Hükmünde Kararname...' Ne var bunda anlamayacak?..
Bu sefer biraz olmuş
Geçenlerde kaçak CD operasyonu ile ilgi düzenlenmiş olan basın toplantısına Şafak Sezer dışında kimse katılmadı diye İstanbul Emnyet Müdürü Celalettin Cerrah haklı olarak bozulmuştu...
Dün gazetelerde vardı. Yine ahım şahım bir durum yok ancak ilgi biraz artmış.
Kürsüde yine İstanbul Emniyet Müdürlüğü yazıyor. Bu kez katılımcılar arasında Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay var. Emniyet'in operasyonlarında piyasa değeri 45 milyon TL olan 2,5 milyon korsan CD yakalanmış.
Katılan sanatçıların sayısı ve şöhreti artmış: İbrahim Tatlıses, Orhan Gencebay, Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan, Hakan Peker, Mustafa Üstündağ ve tabii ki konunun en yakın takipçisi Şafak Sezer...
Ha gayret!.. Kendi meselesine sahip çıkanların sayısı giderek artıyor... Vallahi ben merak ediyorum... Korsan ve kayıt dışı ekonomi işinden mağdur olanların sayısı bu kadar mıdır? Diğerleri nerede? Umurlarında mı değil, akıllarında mı değil?.. Hangisi acaba?
Tam Serdar Turgut'luk
Hani eskiden ilginç bir olayla karşılaşıldı mı, 'Tam Hasan Pulur'luk!' denirdi, ya da 'Tam Melih Aşık'a göre' veya 'Aziz Nesinlik!'... Şimdilerde biraz Hıncal Ağabey bakıyor o işlere. Bir de özel alanlar için Serdar Turgut geliyor akla...
Şu David Carradine'ın ilginç ölümü üzerine bir güzelleme bekledim doğrusu kendisinden... Birçok filmde oynamasına rağmen bizde ille de Kung Fu dizisiyle tanınan Carradine, Bangkok'ta kaldığı Swissotel'in bir odasında boynuna ve penisine taktığı bir aletle mastürbasyon yaparken iplerin karışıp düğüm olması sonucu havasız kalıp ölmüş. Oksijen azalması halinde daha çok zevk alındığını belirten uzmanlar bu işin bilimsel adının 'oto-erotizm asfiksi' olduğunu ifade etmişler... 'Sapıklıktır falan diyen de var!'
Haydi, usta döktür artık bir şeyler... Senin o nefis Pazar Yazılarına cuk oturur konu... William Reich'ın Orgone'u falan... İyi gider olaya...
Silahlı Kuvvetler en güvenilen kurum
İkide bir burada Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Türkiye'de en çok güvenilen kurum olduğundan söz ediyorum. Bu tespitimin benim 'hissiyatıma' dayandığını sanan bazı arkadaşlar, kendi çevrelerindeki birkaç kişide başka türlü bir tepki belirlediklerinden olsa gerek, 'Nereden uyduruyorsun bu objektifliği tartışılır anket çıktısı tespitleri' şeklinde notlar gönderiyorlar...
Onlara iki kaynak veriyorum. Size de vereyim. İçinizde ukde kalmasın: Biri 'Dünya Değerler Araştırması'. Yönetim Kurulu'nda araştırmanın Türkiye ayağını da yöneten Hocamız Prof. Dr. Yılmaz Esmer'in de bulunduğu yıllardır tekrarlanan ve geçen zaman içindeki değişimlerin de karşılaştırılmasına imkan veren araştırma... Detaylarına şu adresten ulaşmak mümkün:http://www.worldvaluessurvey.org. İkinci bakılabilecek kaynak ise AB Komisyonu'nun resmi araştırma sitesi Eurobarometer olabilir: http://ec.europa.eu/public_opinion/index_en.htm
Hala tatmin olamayanlar varsa, lütfen yazsınlar kendilerine başka kaynaklar da tavsiye edebilirim...