Arter’in rekoru kolay kolay kırılamaz
24 Haziran 2017 - Yeni Şafak
Bu konuda bir araştırma bilmiyorum. Tahminim, yerküre üzerinde kolay kolay kırılamayacak bir rekorun söz konusu olduğudur. 15 Temmuz’da oğlu Abdullah Tayyip ile birlikte şehit düşmüş olan rahmetli Erol Olçok tarafından 1980’li yıllarda kurulan iletişim şirketi Arter, siyasal iletişim konusunda onca yıl peş peşe zaferden zafere koşan AK Partiye ambleminden, reklamına, müziğinden radyo spotuna ve nihayet kullanılacak her türlü iletişim araç ve gereçlerinin tasarımına kadar her inovatif çalışmada verdiği destekle tarihe geçmediyse, kim geçmiştir acaba?..
Siyasi iletişim ve sürdürülebilirlik dendiği zaman akla rahmetli Erol Olçok ve ajansı gelecektir… Erol beyin vefatının sonrasında ajans yönetimini üstlenen kardeşi Cevat Olçok bu yılki Polaris Ödülü’ne hak kazanarak sorumluluğuna ve kendisine yüklenen emanete hakkaniyetle sahip çıkıldığını kanıtlamış oldu.
Kendisine medyada sıkça rastlamak olası değildir. Ağabeyi gibi o da işiyle konuşan bir iletişimci. Campaign dergisinin Temmuz sayısına verdiği kapsamlı röportaj bu bağlamda son derece önemli bir belge.
Söyleşiden aldığımız bazı kısa ifadeleri şöyle sıralayabiliriz:
“AK Parti ile aramızda bir sözleşme yok, hiçbir zaman da olmadı. Özellikle Tayyip Erdoğan ile bir gönül birlikteliğimiz var.”
“Her zaman şunu söylerim; bir ülkenin 10 temel sorunu neyse buna odaklanın, bunları çok iyi tespit edin, mutlaka bunlarla ilgili akıllı çözüm önerileri ortaya koyun ki, seçmen bunu anlasın.”
“Amerika’da sanatçılar bir siyasi parti ya da siyasi figürü açık açık desteklediklerini söyleyebiliyorlar, bunlar kutuplaştırmıyor, ötekileştirmiyor ve yollarına devam ediyorlar. Ama Türkiye’de birisi ‘Ben AK Parti’yi destekliyorum, Recep Tayyip Erdoğan’ı seviyorum’ ya da ‘CHP’yi destekliyorum’ dediği zaman inanılmaz bir tepki alıyor.”
“Bence bu Türkiye’de Arter Reklam’ın en zor seçimlerinden biriydi. İlk defa seçim sistemi değişti ve bence bu bir devrimdi. İlerleyen günlerde bunu daha iyi göreceğiz.”
“Türkiye’de şunu da yapmaya çalıştık: Sürdürülebilirlik... Biz ajansı kurarken dedik ki; kişilere bağlı olmasın, bir sistematiğimiz olsun ve bunu biz gelecek nesillere devredelim.”
“Her zaman Tayyip Erdoğan gibi ya da Atatürk gibi bir lider çıkmaz. Erol Olçok gibi bir ajans başkanı da olmayacak bir daha.”
Diğer tanıyanlarının ve konuya aşina olanların yanı sıra bizim de Arter fenomeni üzerine hasbelkader görüşlerimize başvurulduğu geniş haber, derginin bu ayki sayısında.
THY’nin başarısına iki farklı bakış
Bardağın dolu tarafı ile boş tarafına bakıp birbirine zıt hüküm cümleleri kurmaya yatkınlık, neredeyse insanlık tarihi kadar eskidir. O nedenle Dünyanın En İyi Havayolları listesinde Türk Hava Yolları’nın bu yılki yerini yorumlayan vatandaşların yorumlarını, kendi ruh hallerinin birer göstergesi gibi değerlendirmek lazım.
Skytrax, 2017 yılının en iyi havayolu firmalarını Paris'te düzenlenen Air Show'da açıklamış. Yaklaşık 20 milyon kişinin katıldığı ve 325 havayolunun (Bir de yazı ile yazalım: üç yüz yirmi beş havayolu şirketinin) değerlendirildiği listede zirvedeki havayolu bu yıl değişmiş. Geçen yıl 7. sırada olan THY de bu yıl 12'inci sırada yer almış. Şimdi bu olaya hele de haberin verildiği web portaldeki görselleri izledikten sonra (https://goo.gl/mM4tBZ), iki yerden bakılabilir:
1. THY, Türkiye’nin Cumhuriyet tarihinde en zor dönemlerinden birini geride bıraktığı bir yılda onca güçlü havayolu şirketini geride bırakıp çok başarılı bir sonuç almış…
2. Olmaz ki canım. THY, geçen yıldan bu yıla Dünyanın En İyi Havayolları sıralamasında 5 basamak birden ‘düşmüş’…
İnanamayabilirsiniz, ama yorumlarını ikinci yol üzerinden yapanların sayısı hiç de sanıldığı kadar az değil. Haber portalleri arasında bir tur atıp bakın lütfen, hangisi nasıl vermiş haberi.
Aynı yaklaşım Türkiye’nin medar-ı iftiharı dev projeleri için de geçerlidir. Turnusol kâğıdı görevi görür, bunlarla ilgili haberin nasıl verildiği…
Biz THY’yi bu büyük başarısından dolayı kutluyor; yolunun, göklerin ona açık olmasını diliyoruz…
Nice Bayramlara
Bir mübarek Ramazan Bayramını daha idrak etmek kısmet oldu. Allaha şükür. Cümlemiz için hayırlara vesile olsun…
Her zaman olduğu gibi bir teşekkür de bize ismen hitap etmeyen, her özelliğiyle sekreter kardeşlerimiz tarafından belli bir isim listesine mekanik bir anlayışla gönderildiği belli olan matbu tebrik kartları, kopyala yapıştır dijital mesajlar yollamayan; beşerî ilişkilerin sıcaklığını unutmamış olan dostlara. Allah onların ve cümlemizin ailelerinin, sevdiklerinin eksikliğini göstermesin.
Siyasi iletişim ve sürdürülebilirlik dendiği zaman akla rahmetli Erol Olçok ve ajansı gelecektir… Erol beyin vefatının sonrasında ajans yönetimini üstlenen kardeşi Cevat Olçok bu yılki Polaris Ödülü’ne hak kazanarak sorumluluğuna ve kendisine yüklenen emanete hakkaniyetle sahip çıkıldığını kanıtlamış oldu.
Kendisine medyada sıkça rastlamak olası değildir. Ağabeyi gibi o da işiyle konuşan bir iletişimci. Campaign dergisinin Temmuz sayısına verdiği kapsamlı röportaj bu bağlamda son derece önemli bir belge.
Söyleşiden aldığımız bazı kısa ifadeleri şöyle sıralayabiliriz:
“AK Parti ile aramızda bir sözleşme yok, hiçbir zaman da olmadı. Özellikle Tayyip Erdoğan ile bir gönül birlikteliğimiz var.”
“Her zaman şunu söylerim; bir ülkenin 10 temel sorunu neyse buna odaklanın, bunları çok iyi tespit edin, mutlaka bunlarla ilgili akıllı çözüm önerileri ortaya koyun ki, seçmen bunu anlasın.”
“Amerika’da sanatçılar bir siyasi parti ya da siyasi figürü açık açık desteklediklerini söyleyebiliyorlar, bunlar kutuplaştırmıyor, ötekileştirmiyor ve yollarına devam ediyorlar. Ama Türkiye’de birisi ‘Ben AK Parti’yi destekliyorum, Recep Tayyip Erdoğan’ı seviyorum’ ya da ‘CHP’yi destekliyorum’ dediği zaman inanılmaz bir tepki alıyor.”
“Bence bu Türkiye’de Arter Reklam’ın en zor seçimlerinden biriydi. İlk defa seçim sistemi değişti ve bence bu bir devrimdi. İlerleyen günlerde bunu daha iyi göreceğiz.”
“Türkiye’de şunu da yapmaya çalıştık: Sürdürülebilirlik... Biz ajansı kurarken dedik ki; kişilere bağlı olmasın, bir sistematiğimiz olsun ve bunu biz gelecek nesillere devredelim.”
“Her zaman Tayyip Erdoğan gibi ya da Atatürk gibi bir lider çıkmaz. Erol Olçok gibi bir ajans başkanı da olmayacak bir daha.”
Diğer tanıyanlarının ve konuya aşina olanların yanı sıra bizim de Arter fenomeni üzerine hasbelkader görüşlerimize başvurulduğu geniş haber, derginin bu ayki sayısında.
THY’nin başarısına iki farklı bakış
Bardağın dolu tarafı ile boş tarafına bakıp birbirine zıt hüküm cümleleri kurmaya yatkınlık, neredeyse insanlık tarihi kadar eskidir. O nedenle Dünyanın En İyi Havayolları listesinde Türk Hava Yolları’nın bu yılki yerini yorumlayan vatandaşların yorumlarını, kendi ruh hallerinin birer göstergesi gibi değerlendirmek lazım.
Skytrax, 2017 yılının en iyi havayolu firmalarını Paris'te düzenlenen Air Show'da açıklamış. Yaklaşık 20 milyon kişinin katıldığı ve 325 havayolunun (Bir de yazı ile yazalım: üç yüz yirmi beş havayolu şirketinin) değerlendirildiği listede zirvedeki havayolu bu yıl değişmiş. Geçen yıl 7. sırada olan THY de bu yıl 12'inci sırada yer almış. Şimdi bu olaya hele de haberin verildiği web portaldeki görselleri izledikten sonra (https://goo.gl/mM4tBZ), iki yerden bakılabilir:
1. THY, Türkiye’nin Cumhuriyet tarihinde en zor dönemlerinden birini geride bıraktığı bir yılda onca güçlü havayolu şirketini geride bırakıp çok başarılı bir sonuç almış…
2. Olmaz ki canım. THY, geçen yıldan bu yıla Dünyanın En İyi Havayolları sıralamasında 5 basamak birden ‘düşmüş’…
İnanamayabilirsiniz, ama yorumlarını ikinci yol üzerinden yapanların sayısı hiç de sanıldığı kadar az değil. Haber portalleri arasında bir tur atıp bakın lütfen, hangisi nasıl vermiş haberi.
Aynı yaklaşım Türkiye’nin medar-ı iftiharı dev projeleri için de geçerlidir. Turnusol kâğıdı görevi görür, bunlarla ilgili haberin nasıl verildiği…
Biz THY’yi bu büyük başarısından dolayı kutluyor; yolunun, göklerin ona açık olmasını diliyoruz…
Nice Bayramlara
Bir mübarek Ramazan Bayramını daha idrak etmek kısmet oldu. Allaha şükür. Cümlemiz için hayırlara vesile olsun…
Her zaman olduğu gibi bir teşekkür de bize ismen hitap etmeyen, her özelliğiyle sekreter kardeşlerimiz tarafından belli bir isim listesine mekanik bir anlayışla gönderildiği belli olan matbu tebrik kartları, kopyala yapıştır dijital mesajlar yollamayan; beşerî ilişkilerin sıcaklığını unutmamış olan dostlara. Allah onların ve cümlemizin ailelerinin, sevdiklerinin eksikliğini göstermesin.