Ali Saydam
  • TV Programları
  • Basından
  • Hayatımı Zenginleştirenler
  • Yazılarım
    • Yeni Şafak Gazetesi
    • Marketing Türkiye
    • Z Raporu / Derin Ekonomi
    • TIMREPORT
    • Sabah Gazetesi
    • Akşam Gazetesi
    • Akşam Kitap Eki
    • Diğer
  • Kitaplarım
    • Algılama Yönetimi
    • Eş ve Müşteri Nasıl Kaybedilir?
    • İktidar Yalnızlıktır
    • Vazgeçmek Özgürlüktür
    • Perception Management
    • How to Lose Wives and Clients
    • Wahrnehmungs Management
  • Biyografi
  • Galeri
    • Video Galeri
  • İletişim

Bağımsız yargının iletişimi de bağımsız olmalıdır 

8 Temmuz 2017 - Yeni Şafak

15 Haziran günü bu sütunlarda kaleme aldığımız “Tek çıkış yolu, provokasyona gelmemektir” başlıklı yazımızdan şu alıntıyı yapmamız farz oldu:
“Bizim yargı sisteminin iletişimi nasıl yürüyor, dersiniz? Yanıtını ben vereyim… Yürümüyor… Yargı sistemimizin iletişimi yönetilmiyor. Yani yargı sistemimiz iletişim yapmıyor…
Yargı organlarının ve tüm adalet sisteminin sıcak gündemin bu kadar içinde, hatta merkezinde olduğu bir dönemde yargının gıkını çıkaramadan kum torbasına dönmesi ve bütün saldırı oklarının onun üzerinden doğrudan iktidara ve de “Saray darbesi” gibi galiz laflarla Cumhurbaşkanının şahsına yönelmesi, ‘kaderin bir cilvesi’ olmamalı.
Yargı madem ‘bağımsız’; o zaman yargının bağımsız bir iletişim stratejisi ve uygulaması şarttır. Bir sözcüsü olmalı yargının çeşitli kademelerinin. Bunlar önemli; kamu vicdanında açıklama gerektiren karar ve uygulamalarda mutlaka iletişimi yönetebilmeli, hatta yasal dayanakları da ifade ederek kamuoyunu bilgilendirmeli, kamu vicdanını rahatlatmalı, dünya basınının karşısında yasaların elverdiği ölçüde aslanlar gibi dimdik durabilmelidir.”
“Bizi duydular” demeyeceğim tabii ki… Ancak “Aklın yolu bir!” diyebilirim herhalde. Yukarıdaki yazının mürekkebi kurumadan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan açıklama yaptı… Konu, Adana ve Hatay'da Ocak 2014'te MİT tırlarının durdurulması olayını organize ettikleri belirtilen FETÖ'nün "sivil imamı" 11 kişi ile bir tuğgeneralin de aralarında bulunduğu 55 şüpheli hakkında hazırlanan ve İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen yeni iddianameyle ilgiliydi.
İrfan Fidan, "Aynı suç kapsamında Enis Berberoğlu, yargılama sonunda 25 yıl hapis cezası aldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı olarak olayla ilgili soruşturmamız çok yönlü devam ediyor. Tırların durdurulması eylemine katkıda bulunanlar, bu işe dahil olanlar, görüntüleri Berberoğlu'na temin eden kişi veya kişilere yönelik soruşturma devam etmektedir" demiş.
Başsavcı, iddianamede yer verilen "sivil imam"ların ABD Büyükelçiliği ve ABD İstanbul Başkonsolosluğu ile telefonla irtibat kurduklarının da ortaya çıktığını dile getirmiş.
MİT TIR’larını durduran Jandarma görevlilerinin ve olay yerine giderek eylemi yönlendiren 2 sivil imamın TIR’ların durdurulmasından hemen sonra ABD Büyükelçiliği ve Başkonsolosluğu'nu aradığı ortaya çıktı. Sivil imamlardan Bayram Andaç’ın toplamda 5,5 dakika, Muhammed Gözüküçük’ün ise 3 dakika Büyükelçilik ve Başkonsolosluk görevlileriyle görüşme yaptığı tespit edilmiş.
İşin iletişim boyutunun bundan sonrası daha da önemli. Başsavcının olayın ABD temsilciliklerinden sorulduğunu açıklamasının hemen ardından bu kez ABD makamları, böyle bir yazının kendilerine ulaşmadığını belirtmişler. Başsavcı bunun üzerine yeni bir açıklama yaparak olaylara biraz daha netlik kazandırmış. 
www.alisaydam.com - 2014