Baykal, Kemal Bey'i 'yiyecek' mi?
29 Aralık 2008 Akşam Gazetesi
Cuma akşamı İletişim Enstitüsü'nün toplantısındayken bilinen dedikodu tüm gündemi altüst edip öne geçti: Kemal Kılıçdaroğlu CHP İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan adayı olacakmış!...
Masadakilerin çoğunluğu potansiyel CHP sempatizanı sayılabilirdi. Hepsi aynı reaksiyonu verdiler: 'Vah vah, yazık olur Kılıçdaroğlu'na'...
Genel kanaat şuydu: Baykal, popülaritesi hızla yükselen Kemal Kılıçdaroğlu'nu 'yemek' için bu adaylık işini ortaya atmış olabilir... Kılıçdaroğlu kazansa da kaybetse de Deniz Baykal kazanır...
Bu işlerin 'şüyuu vukuundan beterdir'...
Nedir bu CHP'deki Deniz Baykal karşıtlığı?.. Başkan, ağzıyla kuş tutsa bu kitleye yaranamıyor... 'Deniz Bey CHP'nin başından gitsin de kim gelirse gelsin', diyenler de bunlar zaten... Araştırmalarda 'Baykal CHP'nin başından giderse partinin oy yüzdesi en az 14 puan artar' sonucunun çıkmasına da neden olan bunlar... Bunlar mı değişecek yoksa Sayın Baykal mı?.. Göreceğiz...
//c
Kahraman Alametifarika...
'İri' olmakla 'büyük' olmak arasındaki nitelik farkı bir kenarda saklı tutarak, medyada yer alan ve resmen (Reklamcılar ve/veya Reklam Verenler Dernekleri) doğrulanmamış bir haberi, biraz da internette bozuk para olduğu için buraya alalım. 2008 yılında en çok ciro yapan ajanslar ve reklam verenler şöyle sıralanıyormuş:
Ajanslar: 1. Güzel Sanatlar / Saatchi & Saatchi, 2. Medina Turgul DDB, 3. Y&R Reklamevi, 4. Pars Mc/Cann-Erickson, 5. Alametifarika, 6. Euro RSCG Istanbul, 7. Grey Istanbul, 8. Ogilvy&Mather, 9. Alice&BBDO Istanbul, 10. TBWA Istanbul
İlk 10'da sahibi (sahipleri) Türk olan sadece bir tek ajansın bulunması, dikkat çekici: Alametifarika... Kahraman Alametifarika evrensel ajanslara karşı... Küreselliğin bu kadar nüfuz ettiği (!) başka hangi sektör var merak konusu olabilir?..
Reklam verenler ise yine resmen teyit edilmediği şekliyle şöyle sıralanıyormuş: 1. P&G, 2. Unilever, 3. Reckitt Benckiser, 4. Coca-Cola, 5. Ülker, 6. Eti, 7. Turkcell, 8. Frito-Lay, 9. İş Bankası, 10. Henkel
Bu listede yerli / yabancı orantısı dah adengeli: Altı yabancıya dört yerli... Türkiye reklama para harcamayı bir 'sarf' değil 'yatırım' meselesi olduğunu tam kavramışken, küresel kriz bu gelişmeyi yavaşlatabilir.
2008 reklam harcamaları, son iki aydaki düşüşe rağmen büyük olasılıkla 3 milyar doları aşacak... 2009'da ise 2008'in %25'i seviyesinde kalacağı tahmin ediliyor. Reklamdan yapılacak kesintinin bir miktarının, özelikle de satış odaklı işlerde reklamın yerini hiçbir zaman tutma şansı olmayan PR'a kayacağı tahmin ediliyor. Reklamdan kesileceği düşünülen %25'in beşte biri bile kaydırılsa, yıllık cironun sadece 50-60 milyon dolarlar civarında dolaştığı halkla ilişkiler sektörünün 2009'da büyümesine(!) yeteceği tahmin ediliyor...
Cuma akşamı İletişim Enstitüsü'nün toplantısındayken bilinen dedikodu tüm gündemi altüst edip öne geçti: Kemal Kılıçdaroğlu CHP İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan adayı olacakmış!...
Masadakilerin çoğunluğu potansiyel CHP sempatizanı sayılabilirdi. Hepsi aynı reaksiyonu verdiler: 'Vah vah, yazık olur Kılıçdaroğlu'na'...
Genel kanaat şuydu: Baykal, popülaritesi hızla yükselen Kemal Kılıçdaroğlu'nu 'yemek' için bu adaylık işini ortaya atmış olabilir... Kılıçdaroğlu kazansa da kaybetse de Deniz Baykal kazanır...
Bu işlerin 'şüyuu vukuundan beterdir'...
Nedir bu CHP'deki Deniz Baykal karşıtlığı?.. Başkan, ağzıyla kuş tutsa bu kitleye yaranamıyor... 'Deniz Bey CHP'nin başından gitsin de kim gelirse gelsin', diyenler de bunlar zaten... Araştırmalarda 'Baykal CHP'nin başından giderse partinin oy yüzdesi en az 14 puan artar' sonucunun çıkmasına da neden olan bunlar... Bunlar mı değişecek yoksa Sayın Baykal mı?.. Göreceğiz...
//c
Kahraman Alametifarika...
'İri' olmakla 'büyük' olmak arasındaki nitelik farkı bir kenarda saklı tutarak, medyada yer alan ve resmen (Reklamcılar ve/veya Reklam Verenler Dernekleri) doğrulanmamış bir haberi, biraz da internette bozuk para olduğu için buraya alalım. 2008 yılında en çok ciro yapan ajanslar ve reklam verenler şöyle sıralanıyormuş:
Ajanslar: 1. Güzel Sanatlar / Saatchi & Saatchi, 2. Medina Turgul DDB, 3. Y&R Reklamevi, 4. Pars Mc/Cann-Erickson, 5. Alametifarika, 6. Euro RSCG Istanbul, 7. Grey Istanbul, 8. Ogilvy&Mather, 9. Alice&BBDO Istanbul, 10. TBWA Istanbul
İlk 10'da sahibi (sahipleri) Türk olan sadece bir tek ajansın bulunması, dikkat çekici: Alametifarika... Kahraman Alametifarika evrensel ajanslara karşı... Küreselliğin bu kadar nüfuz ettiği (!) başka hangi sektör var merak konusu olabilir?..
Reklam verenler ise yine resmen teyit edilmediği şekliyle şöyle sıralanıyormuş: 1. P&G, 2. Unilever, 3. Reckitt Benckiser, 4. Coca-Cola, 5. Ülker, 6. Eti, 7. Turkcell, 8. Frito-Lay, 9. İş Bankası, 10. Henkel
Bu listede yerli / yabancı orantısı dah adengeli: Altı yabancıya dört yerli... Türkiye reklama para harcamayı bir 'sarf' değil 'yatırım' meselesi olduğunu tam kavramışken, küresel kriz bu gelişmeyi yavaşlatabilir.
2008 reklam harcamaları, son iki aydaki düşüşe rağmen büyük olasılıkla 3 milyar doları aşacak... 2009'da ise 2008'in %25'i seviyesinde kalacağı tahmin ediliyor. Reklamdan yapılacak kesintinin bir miktarının, özelikle de satış odaklı işlerde reklamın yerini hiçbir zaman tutma şansı olmayan PR'a kayacağı tahmin ediliyor. Reklamdan kesileceği düşünülen %25'in beşte biri bile kaydırılsa, yıllık cironun sadece 50-60 milyon dolarlar civarında dolaştığı halkla ilişkiler sektörünün 2009'da büyümesine(!) yeteceği tahmin ediliyor...