‘Benim adım Kemal’ !..
19 Temmuz 2018 - Yeni Şafak
Dünkü açıklamasında Mahir Ünal Bey, Kemal Kılıçdaroğlu için “Tarihin çöplüğünde yerini almıştır. Artık siyasetin konusu değildir” dedi.
Mahir Bey, Kılıçdaroğlu için neyin konusu olmadığını belirtmiş de neyin konusu olduğunu söylememiş. Açık etmese de CHP Genel Başkanı’nın hangi alanlarda anılacağı konusunda mutlaka bir fikri vardır…
Bizim de var… Bizce neyin konusu olacakları belli: Kemal Bey, diğer alanların yanı sıra siyasî mizahın traji-komik konusu olarak da tarihte yerlerini alacaklar.
Hatırlıyorsunuzdur. CHP Genel Başkanı 24 Haziran seçimleriyle ilgili ekranlarda ilk değerlendirmesini yaparken, seçimin tek kaybedeninin AK Parti olduğunu söylemiş, mizahın dibini bulmak istercesine, bir de Orta Anadolu’da CHP’nin milletvekili sayısını artırdığı için başarılı olduğunu da sözlerine eklemişti…
Arka arkaya kaybettiği 9 seçimde de aslında kaybetmediğini, tersine bir şekilde kazandığını iddia etmesiyle malul Kılıçdaroğlu’nu artık CHP’lilerin kendileri de mizah konusu yapmaya başladılar.
Kendi kendilerini gaza getirme aracı olarak kullandıkları ve her seçimde onları yanıltmış, gözlerini boyamış olmasına rağmen şiddetli bir sadakatle bağlı oldukları Twitter ortamında Fransa’nın dünya şampiyonluğundan sonra Kılıçdaroğlu fotoğrafı ile dolaşan; sonrasında da CHP’li WhatsApp gruplarının baş köşesine kurulan şu açıklama esprisine, en çok da ona oy vermiş olanların itibar etmeleri kaderin bir cilvesi değildir de nedir?.. Dünya Kupası’nın bir tek kaybedeni Fransa’dır!..”
Kılıçdaroğlu siyasî mizah meraklılarına dün bir malzeme daha sunmuş. Cumhurbaşkanı’nın kendisi hakkında açtırdığı hakaret davalarına bir yenisi daha eklenince demiş ki: “… Benim adım Kemal Kılıçdaroğlu, ben öyle o tür davalara pabuç bırakmam. Sonuna kadar mücadele ederim. O davaların tamamını kazanacağım"…
İşin traji-komik yanı; internete girip baktığınızda onlarca kere rastlayacağınız ve hiçbir karşılığı olmadığını tespit edeceğiniz “Benim adım Kemal” muhabbetinin, ünlü Bizimkiler dizisinde Uğurtan Sayıner’in başarıyla canlandırdığı Cemil karakterinin, ikide bir üst kattaki penceresinden aşağıya sarkıp, benzer bir ‘boşlukla’ “Benim adım Cemil” diye seslenmesini çağrıştırması değil…
Esas traji-komik olan, yaklaşık aynı saatlerde Cumhuriyet Gazetesi’nin web’e koyduğu şu haber:
“Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2010'dan bu yana Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılan tazminat davaları için 822 bin 500 TL cezaya mahkûm edildi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu son olarak Man Adası iddiaları yüzünden açılan davada 359 bin lira manevi tazminat davasına mahkûm edildi. Geçtiğimiz 8 senede sonuçlanan toplam 15 davada Kılıçdaroğlu’nun 822 bin TL ceza ödenmesine karar verildi.”
Aslında Kemal Bey siyasî mizah konusunda hiç de yalnız değil. Hatırlayalım… CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan 24 Haziran gecesi seçim sonuçlarını bir türlü kabul etmiyordu. Gecenin bir saati ekranlara çıkıp şu açıklamayı yapmasıyla siyaset tarihimize damgasını vurdu: “Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalmıştır. Gözüken tablo budur. Bunu rakamlar böyle söylüyor. CHP sandık görevlilerinin topladığı ve sisteme girdikleri verilere göre Muharrem İnce’nin oy oranı %33.65; Sayın Erdoğan’ın %51.77… Bu gidiş %45’lere doğru bir gidiştir. Seçim ikinci tura kalacak.”
Futbol Dünya Kupası ile ilgili Benzer bir espri Bülent Bey için de dolaşıyor sosyal medya ortamlarında:
“Bize gelen verilere göre Dünya Kupasını Hırvatistan kazanmıştır” …
Nasıl?..
‘Güleriz ağlanacak halimize’ misali değil mi?...
Mahir Bey, Kılıçdaroğlu için neyin konusu olmadığını belirtmiş de neyin konusu olduğunu söylememiş. Açık etmese de CHP Genel Başkanı’nın hangi alanlarda anılacağı konusunda mutlaka bir fikri vardır…
Bizim de var… Bizce neyin konusu olacakları belli: Kemal Bey, diğer alanların yanı sıra siyasî mizahın traji-komik konusu olarak da tarihte yerlerini alacaklar.
Hatırlıyorsunuzdur. CHP Genel Başkanı 24 Haziran seçimleriyle ilgili ekranlarda ilk değerlendirmesini yaparken, seçimin tek kaybedeninin AK Parti olduğunu söylemiş, mizahın dibini bulmak istercesine, bir de Orta Anadolu’da CHP’nin milletvekili sayısını artırdığı için başarılı olduğunu da sözlerine eklemişti…
Arka arkaya kaybettiği 9 seçimde de aslında kaybetmediğini, tersine bir şekilde kazandığını iddia etmesiyle malul Kılıçdaroğlu’nu artık CHP’lilerin kendileri de mizah konusu yapmaya başladılar.
Kendi kendilerini gaza getirme aracı olarak kullandıkları ve her seçimde onları yanıltmış, gözlerini boyamış olmasına rağmen şiddetli bir sadakatle bağlı oldukları Twitter ortamında Fransa’nın dünya şampiyonluğundan sonra Kılıçdaroğlu fotoğrafı ile dolaşan; sonrasında da CHP’li WhatsApp gruplarının baş köşesine kurulan şu açıklama esprisine, en çok da ona oy vermiş olanların itibar etmeleri kaderin bir cilvesi değildir de nedir?.. Dünya Kupası’nın bir tek kaybedeni Fransa’dır!..”
Kılıçdaroğlu siyasî mizah meraklılarına dün bir malzeme daha sunmuş. Cumhurbaşkanı’nın kendisi hakkında açtırdığı hakaret davalarına bir yenisi daha eklenince demiş ki: “… Benim adım Kemal Kılıçdaroğlu, ben öyle o tür davalara pabuç bırakmam. Sonuna kadar mücadele ederim. O davaların tamamını kazanacağım"…
İşin traji-komik yanı; internete girip baktığınızda onlarca kere rastlayacağınız ve hiçbir karşılığı olmadığını tespit edeceğiniz “Benim adım Kemal” muhabbetinin, ünlü Bizimkiler dizisinde Uğurtan Sayıner’in başarıyla canlandırdığı Cemil karakterinin, ikide bir üst kattaki penceresinden aşağıya sarkıp, benzer bir ‘boşlukla’ “Benim adım Cemil” diye seslenmesini çağrıştırması değil…
Esas traji-komik olan, yaklaşık aynı saatlerde Cumhuriyet Gazetesi’nin web’e koyduğu şu haber:
“Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2010'dan bu yana Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılan tazminat davaları için 822 bin 500 TL cezaya mahkûm edildi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu son olarak Man Adası iddiaları yüzünden açılan davada 359 bin lira manevi tazminat davasına mahkûm edildi. Geçtiğimiz 8 senede sonuçlanan toplam 15 davada Kılıçdaroğlu’nun 822 bin TL ceza ödenmesine karar verildi.”
Aslında Kemal Bey siyasî mizah konusunda hiç de yalnız değil. Hatırlayalım… CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan 24 Haziran gecesi seçim sonuçlarını bir türlü kabul etmiyordu. Gecenin bir saati ekranlara çıkıp şu açıklamayı yapmasıyla siyaset tarihimize damgasını vurdu: “Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalmıştır. Gözüken tablo budur. Bunu rakamlar böyle söylüyor. CHP sandık görevlilerinin topladığı ve sisteme girdikleri verilere göre Muharrem İnce’nin oy oranı %33.65; Sayın Erdoğan’ın %51.77… Bu gidiş %45’lere doğru bir gidiştir. Seçim ikinci tura kalacak.”
Futbol Dünya Kupası ile ilgili Benzer bir espri Bülent Bey için de dolaşıyor sosyal medya ortamlarında:
“Bize gelen verilere göre Dünya Kupasını Hırvatistan kazanmıştır” …
Nasıl?..
‘Güleriz ağlanacak halimize’ misali değil mi?...