Bumerang etkisi
28 Temmuz 2020 - Yeni Şafak
İletişim hedef odaklıdır. Ele alınan, konuşulan, yazılan, çizilen her konu bir amaca hizmet eder… Bunlar, iletişim fakültelerindeki, meslek yüksek okullarındaki ya da iletişimle ilgili meslek liselerindeki gençlere mutlaka öğretilir…
Ders kapsamında haberin ya da konunun mecra içerisindeki yerinin ve saatinin de ‘anlamı’ olduğu söylenir… Mesela, akşam haberleri ‘en önemli’ haberlerin yer aldığı kuşaktır… İzleyicisi de bunu bildiğinden, kendisine ulaşan ilk mesaj, “İşte bu çok önemli” olur…
Gazetelerde manşetten ya da sürmanşetten verilen haberler de böyledir… Gazete bayilerindeki dikey stantlarda sıralanmış farklı gazeteleri gözünüzün önüne getirin… Görebildiğiniz iki şey vardır: Gazetenin adı ve sürmanşetteki haber… O güne kadar A gazetesini alan biri, buradaki haberden etkilenip B gazetesini almaya karar verebilir…
Dergilerin kapakları da gazetelerin sürmanşetleri gibidirler… Kilit mesaj ve derginin ana stratejisi orada ifadesini bulur…
O nedenle gerek gazetelerde gerekse de dergilerde ‘en çarpıcı’, ‘en özel’, ‘en önemli’ konuların yerleridir buralar…
Gençlere öğretilmesinin de iki nedeni vardır. Hem kendileri bu mecralarda çalışırken neyi nereye koyacaklarını bilsinler hem de başkalarının yayınlarını incelerken hangi amaçla hareket ettiklerini anlayabilsinler…
Çünkü iletişim, onun için kullanılan teknik detaylarla bir bütündür. Tüm bunların odaktaki hedefe göre tasarlanması gerekir…
Hiçbir şey sebepsiz değildir. Öyleyse iletişim alanında hiç değildir… Mesela ‘konu yönetimi’…
Konu yönetimi, kurumsal itibar çalışmalarının ve tabii başka iletişim alanlarının ayrılmaz bir parçasıdır… İş hedefleri doğrultusunda ve iki sebeple yapılır:
En haklı olduğunuzu hissettiğiniz konuda bile hedef kitlenin nabzını tutmayı unutursanız, yönetmeye kalktığınız konu, bir bumerang etkisiyle dönüp sizi vurabilir… Zamanlama da her daim hesaba katılması gereken kritik bir unsurdur. Ancak hedef kitlenin sizinle aynı nabzı taşıması, zamanlama başta olmak üzere tüm diğer unsurları da belirler.
Bu bağlamda her iki temel parametreyi birleştiren reel politik davranış biçimi, yani zamanlama kavramından son derece farklı bir yaklaşımla ele alınması gereken ‘zamanın ruhuna’ (zeitgeist) konumlanabilme kabiliyeti, hayati önem taşır…
Ders kapsamında haberin ya da konunun mecra içerisindeki yerinin ve saatinin de ‘anlamı’ olduğu söylenir… Mesela, akşam haberleri ‘en önemli’ haberlerin yer aldığı kuşaktır… İzleyicisi de bunu bildiğinden, kendisine ulaşan ilk mesaj, “İşte bu çok önemli” olur…
Gazetelerde manşetten ya da sürmanşetten verilen haberler de böyledir… Gazete bayilerindeki dikey stantlarda sıralanmış farklı gazeteleri gözünüzün önüne getirin… Görebildiğiniz iki şey vardır: Gazetenin adı ve sürmanşetteki haber… O güne kadar A gazetesini alan biri, buradaki haberden etkilenip B gazetesini almaya karar verebilir…
Dergilerin kapakları da gazetelerin sürmanşetleri gibidirler… Kilit mesaj ve derginin ana stratejisi orada ifadesini bulur…
O nedenle gerek gazetelerde gerekse de dergilerde ‘en çarpıcı’, ‘en özel’, ‘en önemli’ konuların yerleridir buralar…
Gençlere öğretilmesinin de iki nedeni vardır. Hem kendileri bu mecralarda çalışırken neyi nereye koyacaklarını bilsinler hem de başkalarının yayınlarını incelerken hangi amaçla hareket ettiklerini anlayabilsinler…
Çünkü iletişim, onun için kullanılan teknik detaylarla bir bütündür. Tüm bunların odaktaki hedefe göre tasarlanması gerekir…
Hiçbir şey sebepsiz değildir. Öyleyse iletişim alanında hiç değildir… Mesela ‘konu yönetimi’…
Konu yönetimi, kurumsal itibar çalışmalarının ve tabii başka iletişim alanlarının ayrılmaz bir parçasıdır… İş hedefleri doğrultusunda ve iki sebeple yapılır:
- Atılması düşünülen bir adımın, hayata geçirilmesi planlanan bir projenin önemini vurgulamak; ‘hedef kitle’ ve ‘sosyal paydaşları’ hazırlayarak gereken desteği sağlamak için…
- Öngörülen bir krizi ya da çelişkiyi ortadan kaldırmak ya da bir ‘ısı kalkanı’ oluşturarak olası hasarı en aza indirebilmek için… Örneğin, sigara markalarının kendilerine, doğada sağlıklı yaşam, sağlıklı macera yolculukları ve sosyal hayatın en üst kesimine özendirecek türden konumlanmalar seçmeleri boşuna değildir… Bu çerçevede, konuyu daha iyi anlamak için büyük firmaların kurumsal sosyal sorumluluk projelerine bir göz atmakta yarar olabilir.
En haklı olduğunuzu hissettiğiniz konuda bile hedef kitlenin nabzını tutmayı unutursanız, yönetmeye kalktığınız konu, bir bumerang etkisiyle dönüp sizi vurabilir… Zamanlama da her daim hesaba katılması gereken kritik bir unsurdur. Ancak hedef kitlenin sizinle aynı nabzı taşıması, zamanlama başta olmak üzere tüm diğer unsurları da belirler.
Bu bağlamda her iki temel parametreyi birleştiren reel politik davranış biçimi, yani zamanlama kavramından son derece farklı bir yaklaşımla ele alınması gereken ‘zamanın ruhuna’ (zeitgeist) konumlanabilme kabiliyeti, hayati önem taşır…