Bunları en iyi Menderes tanıyormuş
13 haziran 2020 - Yeni Şafak
Ülkemiz siyasi tarihinin yarısını şu iki kelimeyle özetlemek mümkün: CHP ve “İstemezük”.
Müzmin muhalefet partisi CHP’yi yakından tanımak isteyenler, partinin genlerine yerleşmiş “İstemezük” kodunu keşfettikten sonra işleri kolay…
CHP içinde yükselmek mi istiyorsunuz? O hâlde; “İstemezük”…
Meclis’teki konuşmanız sosyal medyada çokça paylaşılsın mı? Haydi; “İstemezük”…
Dostlar alışverişte mi görsün? O zaman; “İstemezük”…
Siyasi iletişim boyutunda, bu “İstemezük” tavrının işe yaradığını bir kez olsun görseydik, itirazımız olmazdı… Ancak 25 yıldır yüzde 25’i geçemeyen CHP’nin şapkayı önüne alıp düşünmesi gerek…
“İstemezük” tarihi, affedersiniz yanlış oldu; CHP’nin son 70 yıllık tarihi, bu mesnetsiz itiraz ile anlatılabilir… Çünkü bu küçümseyen, beğenmeyen, düşünmeden reddeden tavır, yeni değil…
İş insanı Nuri Demirağ’ın 1936 yılında kurduğu Türkiye’nin ilk uçak fabrikasının, Cumhurbaşkanı İnönü’nün Demirağ’ı siyasi rakip görmesi sebebiyle kapatıldığı konuşulur… 1856 yılından beri süren demir yolu yapımı için ise yine “İnönü’nün tek parti iktidarının hüküm sürdüğü 1940’dan sonra bir daha başlamamak üzere durduruldu” denir…
GAP ve Keban Barajı henüz proje hâlindeyken “Bu kadar enerjiyi toprağa mı vereceksiniz?!” diyen onlardı…
İstanbul’a ilk boğaz köprüsü yapımına başlandığında “Yıkılır” ya da "Hiç gereği yokken İstanbul'a asma köprü yapıyorlar. Bu köprüden mutlu azınlık, zenginler geçecektir" diyerek itiraz eden de… Köprü açıldıktan sonra “Büyük eser” de dediler gerçi…
Rahmetli Adnan Menderes iktidarı döneminde Barbaros Bulvarı, Büyükdere Caddesi, Vatan Caddesi, Millet Caddesi ve E-5 Otoyolu yolları yapılırken “Vatan Caddesi’ne uçak mı indireceksiniz” diye küçümseyen yine CHP yönetimiydi…
Bu itirazlardan Adnan Menderes yılmıştı… Gazetemizde 25 Aralık 2019 tarihinde yayınlanan ‘Türkiye’de Muhalefet Partisi’ başlıklı haberde, Başbakanlık arşivlerinde Menderes imzasıyla yayınlanan bir belgeye yer verildi. Belgede vatandaşlara seslenen Menderes, şunları ifade ediyor: “Muhterem Halk Partili arkadaşlarımız, hanginiz kendi intihap dairelerinizde, komşularınız veyahut da memleketin size uzak köşelerinde yapılmakta olan işlerin hangisine itirazınız vardır? Bunların yapılmakta olduğu yerlerde oturanlar ve toptan Türk milleti sizin davacınız olacaktır. Bunları açık olarak ifade etmek lazım gelir. Van yoluna mı itiraz ediyorsunuz? İstanbul limanına mı itiraz ediyorsunuz? Çimento fabrikalarına mı itiraz ediyorsunuz? Hangisini hesapsız buluyorsunuz? Allah aşkına, millet huzurunda söyleyin bilelim. Bunlar yapılırken herkes memnun, hatta yapılsın deniyor….”
Menderes, CHP’nin itirazlarının halk tabanından gelmediğini, tam tersine bunların siyasi kadrolarınca konsolide edilerek halkın gündemine sokulmaya çalışılan sunî maddeler olduğu düşüncesiyle bu mesajı yayınlamış olmalı…
Aynı haberde Menderes’in bir konuşmasından da şu bölüme yer verilmiş: “Şimdiye kadar memleketin muvaffakiyetlerinden birisini dahi kale alıp bahsettiler mi? Türk milletinin zekâ ve gayretinin mahsulü olan bin bir eserden birisine bile başlarını çevirip baktılar mı? Milletin olan her güzel şeyden birisini dahi benimsemek faziletini gösterdiler mi? Hayır. Aksine olarak her muvaffakiyet bir felâket, her güzel ve muhteşem eseri zarar diye göstermek için seneler ve senelerdir nasıl çırpındıklarını bilmiyor muyuz?”
AK Parti iktidarının her bir projesine itiraz ettikleri son birkaç yılı da hatırlamakta fayda var… Üçüncü Köprü, İstanbul Havalimanı, Osmangazi Köprüsü, Marmaray, Avrasya Tüneli, İzmir Otobanı, Kuzey Marmara Otoyolu ve Kanal İstanbul… Bu kadar değil tabii ki: Yerli otomobil, İnsansız Hava Aracı (İHA), elektrikli traktör… Suriye’ye, Libya’ya düzenlenen operasyonlar… “Akdeniz’de ne işimiz var”; üstüne üstlük bir de “Türkiye’ye gelmeyin; can ve mal güvenliği yok” sözleri… Hep bir itiraz hep bir “İstemezük”…
CHP’li Engin Altay da partisinin bu tavrını kabul ediyor zaten… Hatırlarsınız TBMM’de yaptığı bir konuşmada şunları açıkça söylemişti: “Bu hükümet dünyanın en doğru işini bile yapsa bizim bu hükümeti alkışlayacak hâlimiz yok. Milletin bize verdiği görev bu kardeşim.”
CHP Genel Merkezi’nin kapısına “İtinasız biçimde itiraz edilir” yazsalar yeridir hani!
Şimdi de sırada ‘İstihdam Kalkanı’nda… Devrim niteliğindeki bu projenin ayrıntılarını medyada bulmak mümkün… Yukarıda “İstemezük” dedikleri bütün projeler nasıl ki ülkemizin medarı iftiharı hâline gelmişlerse İstihdam Kalkanı da öyle olacak… Kimsenin şüphesi olmasın!