Çocukları ‘yollamadan’ önce...
11 nisan 2024 yeni şafak
Üniversite giriş sınavları yaklaşıyor… Çocukların kahir çoğunluğu haldır haldır sınavlara hazırlanırken, hali vakti yerinde, gözü, ruhu, kültürü, inancı, anlayışı dışarıda olan bazı aileler de çocuklarını yurt dışına atmanın yolunu arıyorlar… İngiltere ve Almanya’daki berbat sağlık hizmetlerinden kaçıp Türkiye’ye sığınanları duysalar ve aşağıdaki anlatacağımız ilginç gelişmelerden haberdar olsalar, belki çocuklarının toplumsal ve fiziksel hayatlarını riske atmadan iki kere düşünürlerdi…
Çocuklarını eğitime Almanya’ya ya da ABD’ye göndermek için tepinen evrensel özgürlük, evrensel insan hakları, küresel uyumdan yana, Batı hayranı, zihinleri kısmen ya da tamamen ‘vaftizlenmiş’ (Ö. Lütfi Mete) aileleri bir ölçüde ilgilendirecek iki önemli akım’dan söz edelim…
Hayır… LGBTQIA2S+ (Lesbian, Gay, Bisexual, Transgender, Questioning, Intersex, Asexual, Two-Spirit ve Ötesi) değil gündemde olan… O zaten elde var bir… Eskidi, sıradanlaştı bile… Cumartesi günkü yazımızda belirttiğimiz %1 ve %4, onların elindeki büyük medya ve eğlence dünyası tarafından en üst düzeyde destekleniyorlar. Yeni Dünya Düzeni’nin ayrılmaz bir parçası haline getirilmek üzere… Çekirdek aile, olağanüstü gelişmiş Batı’da yok oldu olacak… Şimdi de kitle iletişim araçlarıyla dünyanın dört bir tarafına ihraç ediliyor…
Yeni Dünya düzenine %1’in eklemlemek istediği yeni numaraları var… İşte bunlardan biri:
Almanya’da 1 Nisan Pazartesi günü yeni bir yasa yürürlüğe girdi. Buna göre esrarın (marihuana) yetiştirilmesi de satışı da serbest bırakılıyor… Bu iş mesela Hollanda’da çok daha önceleri halledilmişti. Stern dergisinin 04 Nisan tarihli 15. Sayısında kısa bir yazı yayınlandı… Derginin Bilim Editörü Alexandra Kraft imzalı yazıda bu yasal düzenlemenin ne kadar ‘hayırlı’ olabileceğinin altı çiziliyordu.
Şöyle demiş Kraft:
“ABD’de Esrar 24 eyalette serbest. 2014 yılından bu yana bu eyaletlerde 21 yaşının üzerinde herkes dilediği gibi marihuana satın alabiliyor. O tarihten bu yana 15 milyar dolarlık bir ciro yapılmış… Devlet ise 2.6 milyar dolar vergi toplamış. Colarado gazetelerinden Denver Post yasal satışın serbest bırakılmasının 10. yıl vesilesiyle yaptığı analizde, yasa konusundaki korku ve endişelerin boşa çıktığını, Colarado Halk Sağılığı ve Çevre Departmanı’nın, özellikle gençler arasında tüketimin artmadığını tespit ettiğini belirtmiş. Bir ara hızlı bir çıkış yapmış olan cirolar ise pandemi sonrasında düşüşe geçmiş”…
Gördüğünüz gibi korkulacak bir şey yokmuş… ABD’de cirolar 15 milyar dolarda kalmış, yani yükselmemiş… Bu nedenle intihar edenlerin sayısı da artmamış… Kutlarız Almanya’yı… Adamlar medenî…
Almanya’dan yola çıkarak ‘medenî’ dünyaya empoze edilmeye çalışılan bir başka akım ise Der Spiegel Dergisinin 10 Şubat tarihli 7’nci sayısına kapak olmuş… Kapakta yan yana duran üç genç var. Yanılmıyorsam biri erkek diğer ikisi kadın… Anonslar şöyle sıralanmış:
Üst başlık:“Açık Evlilik… Poliamori [bireylerin birden çok sevgiliye sahip olabildikleri, söz konusu ilişkiye dahil olan herkesin bu durumun bilincinde olup bunu onayladığı ilişki], Arkadaşlık ve Ötesi”
Başlık:“Yeni Aşk Hayatı”
Altbaşlık:“İlişkiler bugün nasıl işliyor…”
İçeride, 10 sayfa ayrılmış ‘araştırmacı gazetecilik eserinin’ (!) başlığı da her şeyi anlatıyor: “Kurtarılmış Aşk!”…
Tobias Becker imzası ile yayınlanan, içinde çok sayıda bilim insanının ve araştırmanın (!) yer aldığı makalenin giriş yazısını da okuduktan sonra o 10 sayfa için kafa patlamaya hiç gerek kalmıyor… Amaçlanan şeyin ne olduğunu, arif olan anlıyor zaten. Yeni Şafak okurları gibi… Giriş şöyle:
“Monogam (tek eşli) ikili ilişkiler, artık pek çokları için can sıkıcı, dar ve sınırlı görüşü temsil eden bir hâle geldi. Öte yandan alternatif aşk ilişkilerinde bir patlama olduğu gözlemleniyor. Randevulaşma uygulamalarına girenler, kendilerini sınırsız fırsatlar labirentinde buluveriyorlar… Romantizmin sonu geldi mi?”…
Batı, büyük iletişim ustalarının ve felsefe hocalarının tespit ettiği gibi sadece ruhunu kaybetmiyor… Aileyi, ahlakı, inancını, gençliğini de yitiriyor… Çocuklarını ‘yollamak’ isteyenler inşallah iki kere düşünür; mübarek Ramazan Bayramı’nda aileleriyle kilitlenip kutlayan ülkemiz insanının irfanına sığınmayı da bir alternatif olarak görürler…
Günün sözü
‘‘Homo homini lupus est”
(İnsan insanın kurdudur)
Latin Atasözü
Gözümüze takılanlar
Çocuklarını eğitime Almanya’ya ya da ABD’ye göndermek için tepinen evrensel özgürlük, evrensel insan hakları, küresel uyumdan yana, Batı hayranı, zihinleri kısmen ya da tamamen ‘vaftizlenmiş’ (Ö. Lütfi Mete) aileleri bir ölçüde ilgilendirecek iki önemli akım’dan söz edelim…
Hayır… LGBTQIA2S+ (Lesbian, Gay, Bisexual, Transgender, Questioning, Intersex, Asexual, Two-Spirit ve Ötesi) değil gündemde olan… O zaten elde var bir… Eskidi, sıradanlaştı bile… Cumartesi günkü yazımızda belirttiğimiz %1 ve %4, onların elindeki büyük medya ve eğlence dünyası tarafından en üst düzeyde destekleniyorlar. Yeni Dünya Düzeni’nin ayrılmaz bir parçası haline getirilmek üzere… Çekirdek aile, olağanüstü gelişmiş Batı’da yok oldu olacak… Şimdi de kitle iletişim araçlarıyla dünyanın dört bir tarafına ihraç ediliyor…
Yeni Dünya düzenine %1’in eklemlemek istediği yeni numaraları var… İşte bunlardan biri:
Almanya’da 1 Nisan Pazartesi günü yeni bir yasa yürürlüğe girdi. Buna göre esrarın (marihuana) yetiştirilmesi de satışı da serbest bırakılıyor… Bu iş mesela Hollanda’da çok daha önceleri halledilmişti. Stern dergisinin 04 Nisan tarihli 15. Sayısında kısa bir yazı yayınlandı… Derginin Bilim Editörü Alexandra Kraft imzalı yazıda bu yasal düzenlemenin ne kadar ‘hayırlı’ olabileceğinin altı çiziliyordu.
Şöyle demiş Kraft:
“ABD’de Esrar 24 eyalette serbest. 2014 yılından bu yana bu eyaletlerde 21 yaşının üzerinde herkes dilediği gibi marihuana satın alabiliyor. O tarihten bu yana 15 milyar dolarlık bir ciro yapılmış… Devlet ise 2.6 milyar dolar vergi toplamış. Colarado gazetelerinden Denver Post yasal satışın serbest bırakılmasının 10. yıl vesilesiyle yaptığı analizde, yasa konusundaki korku ve endişelerin boşa çıktığını, Colarado Halk Sağılığı ve Çevre Departmanı’nın, özellikle gençler arasında tüketimin artmadığını tespit ettiğini belirtmiş. Bir ara hızlı bir çıkış yapmış olan cirolar ise pandemi sonrasında düşüşe geçmiş”…
Gördüğünüz gibi korkulacak bir şey yokmuş… ABD’de cirolar 15 milyar dolarda kalmış, yani yükselmemiş… Bu nedenle intihar edenlerin sayısı da artmamış… Kutlarız Almanya’yı… Adamlar medenî…
Almanya’dan yola çıkarak ‘medenî’ dünyaya empoze edilmeye çalışılan bir başka akım ise Der Spiegel Dergisinin 10 Şubat tarihli 7’nci sayısına kapak olmuş… Kapakta yan yana duran üç genç var. Yanılmıyorsam biri erkek diğer ikisi kadın… Anonslar şöyle sıralanmış:
Üst başlık:“Açık Evlilik… Poliamori [bireylerin birden çok sevgiliye sahip olabildikleri, söz konusu ilişkiye dahil olan herkesin bu durumun bilincinde olup bunu onayladığı ilişki], Arkadaşlık ve Ötesi”
Başlık:“Yeni Aşk Hayatı”
Altbaşlık:“İlişkiler bugün nasıl işliyor…”
İçeride, 10 sayfa ayrılmış ‘araştırmacı gazetecilik eserinin’ (!) başlığı da her şeyi anlatıyor: “Kurtarılmış Aşk!”…
Tobias Becker imzası ile yayınlanan, içinde çok sayıda bilim insanının ve araştırmanın (!) yer aldığı makalenin giriş yazısını da okuduktan sonra o 10 sayfa için kafa patlamaya hiç gerek kalmıyor… Amaçlanan şeyin ne olduğunu, arif olan anlıyor zaten. Yeni Şafak okurları gibi… Giriş şöyle:
“Monogam (tek eşli) ikili ilişkiler, artık pek çokları için can sıkıcı, dar ve sınırlı görüşü temsil eden bir hâle geldi. Öte yandan alternatif aşk ilişkilerinde bir patlama olduğu gözlemleniyor. Randevulaşma uygulamalarına girenler, kendilerini sınırsız fırsatlar labirentinde buluveriyorlar… Romantizmin sonu geldi mi?”…
Batı, büyük iletişim ustalarının ve felsefe hocalarının tespit ettiği gibi sadece ruhunu kaybetmiyor… Aileyi, ahlakı, inancını, gençliğini de yitiriyor… Çocuklarını ‘yollamak’ isteyenler inşallah iki kere düşünür; mübarek Ramazan Bayramı’nda aileleriyle kilitlenip kutlayan ülkemiz insanının irfanına sığınmayı da bir alternatif olarak görürler…
Günün sözü
‘‘Homo homini lupus est”
(İnsan insanın kurdudur)
Latin Atasözü
Gözümüze takılanlar
- Seçimlerden önce son 30 günde 500 milyon TL’nin üzerinde dijital reklam harcaması yapılmış. Dijital Pazarlama Okulu Kurucusu Yasin Kaplan, “Cumhuriyet Halk Partisi bu dönemde 32 milyon TL’nin üzerinde harcama yaparken, en yakın rakibi olan AK Parti ise son 30 günde 6.8 milyon TL’ye yakın dijital reklam harcaması yaptı” demiş… Dijital reklamlarda özellikle seçimin kaderinin belirleyici kitlesi olarak emekliler hedef alınarak Facebook reklamlarına ağırlık verilmiş. Seçim sürecinde yapılan dijital reklam hatalarına da değinerek gece geç saatte gelen seçim mesajlarıyla KVKK kurallarının ihlal edildiği belirtilmiş. (Yasin Görmez). Öte yandan neredeyse bütün araştırmalara göre sosyal medya ve dijital ortam göklere çıkarılsa da televizyon hâlâ en etkili ve güvenilir iletişim kanalı…
- Schneider Electric’in yaklaşık 10 yıldır yenilikçi teknolojileri tanıtmak ve sürdürülebilirlik odaklı gelişimi hızlandırmak için düzenlediği İnovasyon Zirvesi Dünya Turu, bu yıl Nisan ayında Paris’te süreci başlatmış. Dünyanın dört bir yanından endüstri uzmanları ve liderlerin katıldığı buluşmada, enerji verimliliğini artırmak ve karbon emisyonlarını azaltmak için yenilikçi çözümler tanıtılmış. (Tuğçe Yücel)… Güzel iş… İyi, hoş da Tuğçe kardeşim, Schneider Electric iletişimin derinliğini ve frekansımı biraz artırsa da, biz daha iyi tanısak firmayı, sadece basın bülteni ile kalınmasa…
- BMW Türkiye, bu yıl üçüncüsü düzenlenen CI Bloom’da bu kez Spor Aktivite Coupé (SAC) formundaki Yeni BMW X2 ile sanatseverlerin karşısına çıkıyormuş. Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Salonları’nda 25-28 Nisan 2024 tarihleri arasında sergilenecek Yeni BMW X2, Universal Everything stüdyosunun 1000 Hands isimli projesinin yer aldığı bir sunum eşliğinde fuardaki yerini alıyormuş. (Borusan Kurumsal İletişim) Belli ki ilginç bir lansman düşünülmüş… Ancak arkadaşlarımız etkinliğinin içeriğini basın bülteninin girişinde daha anlaşılır bir şekilde yazsalarmış da, biz de zorlanmadan aktarabilseymişiz…