Daha iyisi yapılana kadar ‘en iyisi’…
10 Mart 2022 - Yeni Şafak
Fantastik sinemayı yapmak da izlemek de zordur… İzlemesi zor; çünkü insan bir anda gördüklerinin absürt (uyumsuz, saçma) olduğu duygusuna kapılabilir. Yabancılık hissedip, yatağın altında mercimek varmış gibi huzursuzlanabilir…
Fantastik sinema, polisiye gibi son derece özel bir alandır… Yapımındaki en küçük hata misliyle büyüyerek perdeye (ekrana) yansır… Pera Palas’ta Gece Yarısı da tipik bir fantastik sinema örneği…
Amerikan sinema eleştirmenleri içinde tarihe geçen ender yazarlardan biri olan Bruce Williams’ın dörtlü değerlendirmesini bir kez daha hatırlayalım: “İyi yapılmış iyi film, Kötü yapılmış iyi film, İyi yapılmış kötü film, Kötü yapılmış iyi film”
Fantastik sinema, polisiye gibi son derece özel bir alandır… Yapımındaki en küçük hata misliyle büyüyerek perdeye (ekrana) yansır… Pera Palas’ta Gece Yarısı da tipik bir fantastik sinema örneği…
Amerikan sinema eleştirmenleri içinde tarihe geçen ender yazarlardan biri olan Bruce Williams’ın dörtlü değerlendirmesini bir kez daha hatırlayalım: “İyi yapılmış iyi film, Kötü yapılmış iyi film, İyi yapılmış kötü film, Kötü yapılmış iyi film”
Biz, yapım için asla “kötü” diyemeyiz ama belki Williamson’a da ufak bir katkıyla ‘özensiz yapılmış iyi film’ diyebiliriz… İlber Ortaylı, katıldığı bir TV programında Atatürk’ün boyunun 1.61 cm olduğunu söylemişti… Kimse emin değil ama orta boylu olduğu biliniyor… Herkes en azından dizide kendisini canlandıran Hakan Dinçkol gibi 1.89 cm boyunda olmadığına emin… Bu konumlandırma, Atatürk’ün boyuyla ilgili bir lokma fikri olanları son derece irite etmiş…
Özel hafiye rolündeki Selahattin Paşalı, İngiliz Subay rolündeki James Chalmers ile Ahmet rolündeki Tansu Biçer’in oyunculuğu, dış çekimler, prodüksiyon mükemmel… Hazal Kaya’nın da çok zor bir işe soyunduğu ortada; iki ayrı kişiyi hem de fantastik sinemada canlandırmak kolay kolay altından kalkılabilecek bir iş değil… O nedenle eleştirilerin büyük kısmını hak etmediğini düşünüyorum…
İzlerken, eşimin bir doğum günümde yaptığı sürprizi hatırladım… Akşam yemeği için gitmiş, müthiş zarif ve estetik yaklaşımını yıllardır koruyan o atmosferi yaşamıştık…
Öte yandan yapımın Pera Palas Otel’in uluslararası tanıtımına faydası ölçülemez boyutlarda… İstanbul ve Türkiye markasına da… Beğeniye layık pek çok yönünün yanında bu özelliğiyle de alkışı hak ediyor doğrusu…
Neticeyi kelam; daha iyisi yapılana kadar ‘en iyisi’ budur… O nedenle de Pera Palas’ta Gece Yarısı iyi ki yapılmış; keşke devamı da çekilse…
Gözümüze takılanlar…
Özel hafiye rolündeki Selahattin Paşalı, İngiliz Subay rolündeki James Chalmers ile Ahmet rolündeki Tansu Biçer’in oyunculuğu, dış çekimler, prodüksiyon mükemmel… Hazal Kaya’nın da çok zor bir işe soyunduğu ortada; iki ayrı kişiyi hem de fantastik sinemada canlandırmak kolay kolay altından kalkılabilecek bir iş değil… O nedenle eleştirilerin büyük kısmını hak etmediğini düşünüyorum…
İzlerken, eşimin bir doğum günümde yaptığı sürprizi hatırladım… Akşam yemeği için gitmiş, müthiş zarif ve estetik yaklaşımını yıllardır koruyan o atmosferi yaşamıştık…
Öte yandan yapımın Pera Palas Otel’in uluslararası tanıtımına faydası ölçülemez boyutlarda… İstanbul ve Türkiye markasına da… Beğeniye layık pek çok yönünün yanında bu özelliğiyle de alkışı hak ediyor doğrusu…
Neticeyi kelam; daha iyisi yapılana kadar ‘en iyisi’ budur… O nedenle de Pera Palas’ta Gece Yarısı iyi ki yapılmış; keşke devamı da çekilse…
Gözümüze takılanlar…
- Özellikle iş ve iletişim yönetiminde kullanılan ithal akademik terminoloji, anlamda bazı sorunlara yol açıyor… Cumartesi günkü yazımızda ‘cause-related marketing’ kavramının Türkçede ‘neden ilişkili pazarlama’ olarak kullanıldığını yazmıştık. Okurumuz Bekir Yeşilyurt ‘cause’ kelimesi yerine ‘ülkü, ideal’ karşılıklarını daha uygun bulmuş… Biz de buradan yola çıkarak ‘toplumsallık odaklı pazarlama’ kavramını önerebiliriz…
- BigChefs, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giren illeri destekleme kararı almış… Hatay’a özgü bazı lezzetler restoranın menüsüne eklenecekmiş... Projeyle hem gastronomi kültürümüzün bilinirliği artırılacak hem de yerli üreticilere destek olunacakmış. İtibar odaklı bu projenin iletişiminde BigChefs’in desteklediği diğer illerin de açıklaması yerinde olurdu… (Contact Plus, Başak Tanses)
- Gazlı içecek üreticileri su tüketimi ve plastik atıklar nedeniyle çok eleştiriliyor. PepsiCo bunu aşmak için ‘küresel vatandaşlık’ ilkeleri ve ‘kurumsal sosyal sorumluluk’ çerçevesinde bir hamle yapmış… Şirket, 2025 yılı itibarıyla Türkiye’deki Pepsi, Yedigün ve Fruko gibi içecek markalarının pet ambalajlarının tümünün %100 geri dönüştürülmüş plastikten yapılacağını açıklamış… (Medyaevi İletişim Danışmanlığı, Hilal Işık Arı)
- Rusya-Ukrayna savaşının ülkemize Rusya’dan gelen turist sayısını etkilemesi bekleniyor. Turizm şirketlerine dijital pazarlama hizmeti veren Digital Exchange, buna karşılık sosyal medyada yapılacak “Arkadaşını Türkiye’ye Getir” kampanyasını önermiş… İletişim alanında buna ‘gündem yönetimi’ diyoruz. Mevcut durum konusunda ses getiren aksiyonlarla itibara katkı yapmak için doğru bir yöntemdir… (PİAR İletişim, Berker Ayvacı)