İletişim sektörünün işi ne kadar zor...
07 Mart 2009 - Akşam Gazetesi
Bizim Platin Dergisi ilginç bir sorgulama çalışması yapmış. 'Holdinglerin krizde itibar stratejisi ne olmalı?' sorusunun yanıtını araştırmış. Platin'den Bahar Akgün, Türkiye'nin en büyük holdinglerinin kurumsal iletişim yöneticileriyle görüşmüş.
Akgün, Sabancı Holding Kurumsal İletişim Direktörü Suat Özyaprak, Eczacıbaşı Holding Kurumsal İletişim Koordinatörü Okşan Atilla Sanön, Yıldız Holding Kurumsal İletişim Genel Müdürü Zuhal Şeker, Borusan Holding Kurumsal İletişim Müdürü Şule Yücebıyık'ın 'İletişimcinin en önemli görevi nedir?' sorusuna aynı yanıtı verdiklerini tespit etmiş: Kurumsal itibarı koruyacak ve yüceltecek stratejiler geliştirmek...
Akgün ayrıca konuştuğu kişilerin şu alanda mutabakat içinde olduklarını söylü-yor: Küresel krizin etkisi altında önemli bir resesyon sürecinden geçen şirketler için kurumsal itibar ve marka bilinirliliğini korumak gerçekten de vazgeçilmez değerler arasında yer alıyor. Kurumsal iletişimin Türkiye'de yeni yeni gelişen bir kavram olduğuna dikkat çeken uzmanlar, özellikle KOBİ'lerin kurumsal iletişim stratejilerini hayata geçirmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Dergi kurumsal iletişim yöneticilerinin fotoğraflarını da yayınlamış. Alın dergiyi bakın. Sadece kurumsal iletişim adına zenginleşmek için değil; bu alanda kariyer yapmış insanlarla tanışmak için...
İletişim sektörü bu kişilere hizmet veri-yor işte... Hem reklam hem halkla ilişkiler... Bir de örgütleniyorlar şu sıra: Kurumsal İletişim Direktörleri Derneği... Yavaş yavaş 'işi yukarıdan bağlama' muhabbeti de bitiyor. Bu kişiler yapıyor konkurları, patronlar pek karışmıyor...
Bakın fotoğraflara. Okuyun görüşleri... Yıllardır niye iletişim sektöründe hizmet veren tarafta olanların kendilerine çeki düzen vermeleri, kendilerini hızla geliştirmeleri gerektiğinin altını çizmemin nedenleri bir nebze olsun belki anlaşılır...
Bu insanların bilgi ve birikimleri (özgeçmişleri) bir yana, giyimlerine kuşamlarına da bakın... Bir de bu kişilere hizmet verenlerin bu kişilere verdikleri hizmetle aldıkları ödüller için düzenlenen törenlerindeki giyim kuşamlarına...
Hizmet veren ile alan arasındaki denge-ler, hizmet verenin lehine bozuktu. Hem yaşam tarzı, hem dünya görüşü, hem bilgi ve deneyim konusunda bizimkiler patronlara tur bindirirdi. O yüzden de reklam aleminde %33'leri bulan komisyonlarla hizmet verilebiliyordu. Şimdilerde komis-yon büyük işlerde % 2-3'e düştü... Halkla ilişkiler ajanslarının aldıkları aylık hizmet bedelleri, dünya ile kıyaslandığında ağlanacak durumda. Sizce neden?
İletişim sektörü titreyip kendine gelmez, kendi insanına yatırım yapmazsa sektörü, hele bu kriz döneminden sonra ciddi kabuslar bekliyor demektir...
Ben o röportajlardan buralara geldim... Abartıyor muyum acaba?
Effie'ye şık giyinip gelin!..
Bugün söz sektörden açıldı... Reklam dünyasının bence en önemli ödülü Effie 10 Mart'ta sahiplerini bulu-yor. Neden 'bence en önemli'? Çünkü özellikle 'etkililiğe' ödül veriyor 'yaratıcı çözüme' değil... Effie'nin adı da 'effective'ten (etkili) geliyor olmalı...
Reklam, iş hedefi odaklı bir şeydir. İşin sonunda ticaret, iş başarısı vardır. O nedenle sanattan ziyade iş hedefine ulaşıp ulaşamama, başarının kritik faktörüdür... Bu yüzden 'beğenilen', 'güzel' olan değil, 'doğru olan', 'çalışan' reklamlar reklamvereni hedefine götürür... Reklamverenler Derneği ile Reklamcılar Derneği'ni Effie'yi Türkiye'ye getirdikleri için kutluyorum. 10 Mart'ta Four Seasons Hotel - Beşiktaş'ta olacağım. Koyu renklerimi de giyeceğim. Umarım ödül alanlar da adam gibi giyinip gelirler... Sözüm daha çok erkeklere. Ne hikmetse kadınlar bu konuda çok daha özenli. Ne oluyor erkeklere?..
Bizim Platin Dergisi ilginç bir sorgulama çalışması yapmış. 'Holdinglerin krizde itibar stratejisi ne olmalı?' sorusunun yanıtını araştırmış. Platin'den Bahar Akgün, Türkiye'nin en büyük holdinglerinin kurumsal iletişim yöneticileriyle görüşmüş.
Akgün, Sabancı Holding Kurumsal İletişim Direktörü Suat Özyaprak, Eczacıbaşı Holding Kurumsal İletişim Koordinatörü Okşan Atilla Sanön, Yıldız Holding Kurumsal İletişim Genel Müdürü Zuhal Şeker, Borusan Holding Kurumsal İletişim Müdürü Şule Yücebıyık'ın 'İletişimcinin en önemli görevi nedir?' sorusuna aynı yanıtı verdiklerini tespit etmiş: Kurumsal itibarı koruyacak ve yüceltecek stratejiler geliştirmek...
Akgün ayrıca konuştuğu kişilerin şu alanda mutabakat içinde olduklarını söylü-yor: Küresel krizin etkisi altında önemli bir resesyon sürecinden geçen şirketler için kurumsal itibar ve marka bilinirliliğini korumak gerçekten de vazgeçilmez değerler arasında yer alıyor. Kurumsal iletişimin Türkiye'de yeni yeni gelişen bir kavram olduğuna dikkat çeken uzmanlar, özellikle KOBİ'lerin kurumsal iletişim stratejilerini hayata geçirmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Dergi kurumsal iletişim yöneticilerinin fotoğraflarını da yayınlamış. Alın dergiyi bakın. Sadece kurumsal iletişim adına zenginleşmek için değil; bu alanda kariyer yapmış insanlarla tanışmak için...
İletişim sektörü bu kişilere hizmet veri-yor işte... Hem reklam hem halkla ilişkiler... Bir de örgütleniyorlar şu sıra: Kurumsal İletişim Direktörleri Derneği... Yavaş yavaş 'işi yukarıdan bağlama' muhabbeti de bitiyor. Bu kişiler yapıyor konkurları, patronlar pek karışmıyor...
Bakın fotoğraflara. Okuyun görüşleri... Yıllardır niye iletişim sektöründe hizmet veren tarafta olanların kendilerine çeki düzen vermeleri, kendilerini hızla geliştirmeleri gerektiğinin altını çizmemin nedenleri bir nebze olsun belki anlaşılır...
Bu insanların bilgi ve birikimleri (özgeçmişleri) bir yana, giyimlerine kuşamlarına da bakın... Bir de bu kişilere hizmet verenlerin bu kişilere verdikleri hizmetle aldıkları ödüller için düzenlenen törenlerindeki giyim kuşamlarına...
Hizmet veren ile alan arasındaki denge-ler, hizmet verenin lehine bozuktu. Hem yaşam tarzı, hem dünya görüşü, hem bilgi ve deneyim konusunda bizimkiler patronlara tur bindirirdi. O yüzden de reklam aleminde %33'leri bulan komisyonlarla hizmet verilebiliyordu. Şimdilerde komis-yon büyük işlerde % 2-3'e düştü... Halkla ilişkiler ajanslarının aldıkları aylık hizmet bedelleri, dünya ile kıyaslandığında ağlanacak durumda. Sizce neden?
İletişim sektörü titreyip kendine gelmez, kendi insanına yatırım yapmazsa sektörü, hele bu kriz döneminden sonra ciddi kabuslar bekliyor demektir...
Ben o röportajlardan buralara geldim... Abartıyor muyum acaba?
Effie'ye şık giyinip gelin!..
Bugün söz sektörden açıldı... Reklam dünyasının bence en önemli ödülü Effie 10 Mart'ta sahiplerini bulu-yor. Neden 'bence en önemli'? Çünkü özellikle 'etkililiğe' ödül veriyor 'yaratıcı çözüme' değil... Effie'nin adı da 'effective'ten (etkili) geliyor olmalı...
Reklam, iş hedefi odaklı bir şeydir. İşin sonunda ticaret, iş başarısı vardır. O nedenle sanattan ziyade iş hedefine ulaşıp ulaşamama, başarının kritik faktörüdür... Bu yüzden 'beğenilen', 'güzel' olan değil, 'doğru olan', 'çalışan' reklamlar reklamvereni hedefine götürür... Reklamverenler Derneği ile Reklamcılar Derneği'ni Effie'yi Türkiye'ye getirdikleri için kutluyorum. 10 Mart'ta Four Seasons Hotel - Beşiktaş'ta olacağım. Koyu renklerimi de giyeceğim. Umarım ödül alanlar da adam gibi giyinip gelirler... Sözüm daha çok erkeklere. Ne hikmetse kadınlar bu konuda çok daha özenli. Ne oluyor erkeklere?..