Ali Saydam
  • TV Programları
  • Basından
  • Hayatımı Zenginleştirenler
  • Yazılarım
    • Yeni Şafak Gazetesi
    • Marketing Türkiye
    • Z Raporu / Derin Ekonomi
    • TIMREPORT
    • Sabah Gazetesi
    • Akşam Gazetesi
    • Akşam Kitap Eki
    • Diğer
  • Kitaplarım
    • Algılama Yönetimi
    • Eş ve Müşteri Nasıl Kaybedilir?
    • İktidar Yalnızlıktır
    • Vazgeçmek Özgürlüktür
    • Perception Management
    • How to Lose Wives and Clients
    • Wahrnehmungs Management
  • Biyografi
  • Galeri
    • Video Galeri
  • İletişim

“Kadrolu baykuşlar”


11 Ağustos 2020 - Yeni Şafak 
​

​AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, iki gün önce yaptığı açıklamalarla durumu gayet iyi özetledi:
“2004’ten beri, her yıl kriz tellallığı yaptılar. Geldi gelecek, dediler. O kriz hiç gelmedi. Yine de vazgeçmediler; hâlâ da kulaklarına fısıldanan fitne tohumlarını saçmaya devam ediyorlar. Boşuna beklemeyin.”  
Döviz kurundaki dalgalanmalarla Türkiye ekonomisinin ilk defa karşılaşmadığını, 180 milyar dolar ihracatı olan ve her yıl 50 milyon turisti ağırlayan bir ekonomiye döviz üzerinden yıkıcı bir operasyon çekilemeyeceğinin altını çizen Canikli, Türkiye ekonomisinin, “kadrolu baykuşların” maaşlı önyargılarından hiç etkilenmediğini söylemiş.
Türkiye 2018’den bu yana düzenlenen dış kaynaklı ‘üç dolar operasyonu’ ile Güney Doğu bölgemizdeki sınır ötesi operasyonların maliyetlerine, doğal afetlerin ve nihayet dünyanın önünde titrediği pandeminin ağır ekonomik sonuçlarına göğüs geriyor. Bu süreci Sayın Cumhurbaşkanı’nın vizyonu doğrultusunda başarıyla yöneten ise Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak. Fakat Albayrak, yalnızca bunlarla uğraşmıyor, bir de kendisini hedef almak birbirleriyle yarışan şeamet tellallarıyla, Canikli’nin ifadesiyle ‘kadrolu baykuşlar’ ile de mücadele ediyor.
Sayın Albayrak’ın şahsının hedefte olması, tabii yalnızca onu etkilemez… Albayrak’ın yıpratılması, başarısızlığa itilmesi suretiyle asıl hedef alınan ülkemiz ekonomisi, millî bağımsızlığımız ve tabii ki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır.
Burada Albert Einstein’in ünlü sözünü hatırlamakta fayda var: “Great spirits have always encountered violent opposition from mediocre minds. The mediocre mind is incapable of understanding the man who refuses to bow blindly to conventional prejudices and chooses instead to express his opinions courageously and honestly.”
Türkçesi şöyle: “Büyük ruhlar her zaman vasat zihinlilerin şiddetli muhalefetiyle karşılaşırlar. Vasat zihin, geleneksel önyargılara körü körüne boyun eğmeyi reddeden ve bunun yerine fikirlerini cesurca ve dürüstçe ifade etmeyi seçenleri anlamaktan acizdir."
Bu nedenle, sosyal medyanın sınırsız sorumsuz ve vahşi (inşallah yasal düzenlemeden sonra toparlanacak) ortamında kendisine yöneltilen saldırıların şiddeti ne kadar artıyorsa, Sayın Albayrak’ın da o kadar doğru işler yaptığını düşünmek, düz mantığa göre, hiç de yanlış olmaz.
Kamu vicdanının ve adalet duygularının devreye girmesiyle olacak, ‘insaf sınırlarını zorlayan saldırılar’ karşısında Sayın Albayrak’ı koruma adına sosyal ve analog medyada bir kampanya başladı. Sosyal medyada #BeratAlbayrakınYanındayız etiketiyle yürütülen çalışma, açık ara ‘trend topic’ oldu. Kampanyaya neredeyse tüm bakanlar katıldılar. Analog medyada da pek çok köşe yazarı ve yorumcu Albayrak’a desteklerini, ekonomik gerçekleri dile getirerek gösterdiler.
Duygusal olarak çoktan ortaya çıkması gereken bir dayanışmaydı diye düşündük. Ancak, işin abartılması hâlinde, ‘algılama yönetimi’ boyutunda, dayanışmadan çok bir ‘himaye’ algısı inşa edilebileceği endişesine kapıldık. Allah’tan tadında bırakıldı.
Sayın Albayrak’ın güçlü kişiliği, bilgi ve irfana dayalı birikimi bu tür “vasat zihinlilerin şiddetli muhalefetiyle” tek başına aslanlar gibi mücadele etmeye yeter de artardı bile…
 
 
 
 
www.alisaydam.com - 2014