“Taraflıdır!” deyip geçmeyelim…
05 Eylül 2019 - Yeni Şafak
Bana sorarsanız, üç-beş günden fazla kalırsam bunalım geçirebileceğim şehirlerden biri de hiç şüphesiz Viyana’dır… Shönbrunn Sarayı, Hundertwasser’in eserleri, Imperial Torte, Opera Binası, Mozart, tarihî Kaiserlich Königliche Universität (İmparatorluk Kraliyet Üniversitesi) derken daralmaya başlarım.
Bu kadar az çelişkiye alışık değiliz biz…
Ancak, işte bu kadar az çelişki nedeniyle olacak ki Viyana, iki yıl üst üste “Dünyanın Yaşanabilir Şehirler Endeksi”nde ilk sırada yer alıyor.
İlk 10 şehir endekste şöyle sıralanmış: 1. Viyana, 2. Melbourne, 3. Sidney, 4. Osaka, 5. Calgary, 6. Vancouver, 7. Toronto, 8. Tokyo, 9. Kopenhag, 10. Adelaide…
140 şehirlik listenin son 10’u ise şöyleymiş: 131. Karakas, 132. Cezayir, 133. Douala, 134. Harare, 135. Port Moresby, 136. Karaçi, 137. Trablus, 138. Dakka, 139. Lagos, 140. Şam…
Genelde zengin ülkelerin orta büyüklükteki kentlerinin sıralamada yukarılarda yer aldığı listeye, Londra 48., New York 58. sıradan girebilmiş. Hong Kong 38, Singapur 40’tan… Listenin ilk 22 sırasında herhangi bir ABD şehrinin yer almamış olması hayli ilginç bulunmuş… Sadece Honolulu 22. olabilmiş.
İlk 10’un hemen arkasına Zürih, Frankfurt ve Cenevre yerleşmişler.
Helsinki, Amsterdam ve Hamburg ilk 20’ye girmeyi başarırken Berlin ve Lüksemburg 21. ve 23. sırada yer almışlar.
Paris’in bile ancak 26. sırada yer alabildiği endeksin değerlendirmesi beş kategoride yapılıyormuş. Kim tarafından?
The Economist Intelligence Unit tarafından. Türkçesi, Ekonomist İstihbarat Birimi… Bildiğimiz yayıncı The Economist bir birimi…
Bu işlerin ne kadar bağımsız (!) ve bilimsel (!) yapıldığı bir hayli su götürür. Ancak yine de bu listede üst sıralarda yer almak bir kent ve ülke markası için milyarlarca liralık tanıtım kampanyalarıyla elde edilmesi kolay olmayan bir algı hedefidir!
The Economist Intelligence Unit’in bu endeksi hazırlarken baktığı beş kategori şunlar:
İstikrar (%25 etkili)
Sağlık Hizmetleri (%20 etkili)
Kültür ve Çevre (%25 etkili)
Eğitim (%10 etkili)
Altyapı (%20 etkili)
Görüleceği üzere değerlendirme kategorilerinin büyük bir kısmı ‘yumuşak güç’ (soft power) konularıyla ilgili…
Endekste belirtildiği üzere, pek çok alt kategoride AB değerlendirmelerine başvurulmuş.
Gözlerimiz tabii ki İstanbul’u, İzmir’i, Ankara’yı aradı. Ancak internetteki özet endekste yoktular. Tamamını 649 dolar fiyatla satıyorlar…
Neticede, bizim şehirlerimizin paylaşılan yaşanabilir ilk 40 şehir arasında olmadığını biliyoruz.
İlgililerin bu endeksi tüm ‘tarafgirlik’ tehditlerine rağmen ciddiyetle inceleyeceklerine inanıyoruz.
Bu kadar az çelişkiye alışık değiliz biz…
Ancak, işte bu kadar az çelişki nedeniyle olacak ki Viyana, iki yıl üst üste “Dünyanın Yaşanabilir Şehirler Endeksi”nde ilk sırada yer alıyor.
İlk 10 şehir endekste şöyle sıralanmış: 1. Viyana, 2. Melbourne, 3. Sidney, 4. Osaka, 5. Calgary, 6. Vancouver, 7. Toronto, 8. Tokyo, 9. Kopenhag, 10. Adelaide…
140 şehirlik listenin son 10’u ise şöyleymiş: 131. Karakas, 132. Cezayir, 133. Douala, 134. Harare, 135. Port Moresby, 136. Karaçi, 137. Trablus, 138. Dakka, 139. Lagos, 140. Şam…
Genelde zengin ülkelerin orta büyüklükteki kentlerinin sıralamada yukarılarda yer aldığı listeye, Londra 48., New York 58. sıradan girebilmiş. Hong Kong 38, Singapur 40’tan… Listenin ilk 22 sırasında herhangi bir ABD şehrinin yer almamış olması hayli ilginç bulunmuş… Sadece Honolulu 22. olabilmiş.
İlk 10’un hemen arkasına Zürih, Frankfurt ve Cenevre yerleşmişler.
Helsinki, Amsterdam ve Hamburg ilk 20’ye girmeyi başarırken Berlin ve Lüksemburg 21. ve 23. sırada yer almışlar.
Paris’in bile ancak 26. sırada yer alabildiği endeksin değerlendirmesi beş kategoride yapılıyormuş. Kim tarafından?
The Economist Intelligence Unit tarafından. Türkçesi, Ekonomist İstihbarat Birimi… Bildiğimiz yayıncı The Economist bir birimi…
Bu işlerin ne kadar bağımsız (!) ve bilimsel (!) yapıldığı bir hayli su götürür. Ancak yine de bu listede üst sıralarda yer almak bir kent ve ülke markası için milyarlarca liralık tanıtım kampanyalarıyla elde edilmesi kolay olmayan bir algı hedefidir!
The Economist Intelligence Unit’in bu endeksi hazırlarken baktığı beş kategori şunlar:
İstikrar (%25 etkili)
Sağlık Hizmetleri (%20 etkili)
Kültür ve Çevre (%25 etkili)
Eğitim (%10 etkili)
Altyapı (%20 etkili)
Görüleceği üzere değerlendirme kategorilerinin büyük bir kısmı ‘yumuşak güç’ (soft power) konularıyla ilgili…
Endekste belirtildiği üzere, pek çok alt kategoride AB değerlendirmelerine başvurulmuş.
Gözlerimiz tabii ki İstanbul’u, İzmir’i, Ankara’yı aradı. Ancak internetteki özet endekste yoktular. Tamamını 649 dolar fiyatla satıyorlar…
Neticede, bizim şehirlerimizin paylaşılan yaşanabilir ilk 40 şehir arasında olmadığını biliyoruz.
İlgililerin bu endeksi tüm ‘tarafgirlik’ tehditlerine rağmen ciddiyetle inceleyeceklerine inanıyoruz.