Lütfen birileri de 'Yamak Bey'den özür dilesin!..
07 Ocak 2009 Akşam Gazetesi
Bir özür trafiğidir gidiyor ya son günlerde... Bizim ecnebi aydınlar, Ermenilerden özür diler... Devlet, Nazım Hikmet'ten özür diler... Gaf müdürü, sanki yaraları saracakmış gibi vefat eden gençlerin ailelerinden özür diler...
Kendisini Yıldırım Mayruk'un 'yamağı' diye tanıtan Barbaros Şansal efendi de buyurmuş: 'Türkiye benden özür dilesin!..' Türkiye olarak Yamak Bey'den özür dilememiz gerekliliği şuradan kaynaklanıyormuş:
Yamak Bey, havaalanında tuvalete gitmiş. Bir de ne görsün? Bir görevli ona bakarak eliyle cinsel organını okşamıyor mu? İrkilmiş Yamak Bey, hemen oradan çıkmış. Sonra ne hikmetse yine aynı tuvalete gitmiş. Aaa!.. Aynı görevli hala orada, değil mi? Bizimkine demiş ki: 'İ..... erkekler tuvaletine giremez. Sen özürlü tuvaletine gir!'...
Ne yapmış Yamak Bey, kızarak oradan uzaklaşmış mı? Hayır!.. 'O anki refleksle' (ne demekse) tacizcinin dediğini yapıp özürlü tuvaletine girmiş...
Buyurun cenaze namazına...
Küt!.. Adam arkasından kapıyı açıp içeri dalmış... Bizimki feryad figan polisi çağırmış. İfadeler falan; Sayın Şansal, Dubai uçağını kaçırmış.
Bunun için mi Türkiye Yamak Bey'den özür dilemeliymiş?
Hayır!..
Arkadaşı, 80'lerde saçlarını kazıtıp zührevi hastalıklar hastanesine götürmüşler. Sonra da trene koyup Eskişehir'e 'sürmüşler'... Barbaros Şansal Bey'i bir de kırmızı Converse giyiyor diye Selimiye'ye kapatmışlar...
Bunların tamamı için kendisinden özür dilenmesini istiyor Barbaros Bey. Bu arada adalet tecelli etmezse de eline bir lazımlık alıp havaalanın ortasında ihtiyacını giderebileceğini söylüyor. Yapar mı yapar yani... O yüzden TAV hemen o ödenekli tacizciyi geri çeksin ve birileri Yamak Bey'den derhal özür dilesin...
Yoksa bu işi memleket adına yapmaya ben hazırım. Hiç değilse burada içerik ve iş hedefi son derece somut...
***
'Issız Adam 2' çekilmeli
Hollywood'da olsa çoktan ön çalışması başlamıştı. 'Kazanan takımdeğiştirilmez' ilkesi özellikle sinemada geçerlidir. Kaç tane Bond, Superman çekildi? Ya da Indiana Jones? Harry Potter? Bridget Jones?...
'Issız Adam 2' için her şey hazır aslında. Birinciden daha fazla iş yapacağına herkesle iddiaya girerim.
Nerden geldim bu görüşe? Küçücük bir olaydan...
Kızlar aralarında konuşuyorlardı: 'Ada masaya döndü ve cüzdanı alırken arkadaşına 'İzin verir misin?' dedi... Aldığı aslında kendi değil arkadaşının cüzdanıydı. Resimdeki de kendi çocuğu değildi!' İşte devamını izlemeye hazır bir kitlenin oluştuğunun kanıtı...
'Helal olsun!' dedim içimden 'Sübjektifliği bu kadar gıdıkladıysa, bu filmin ikincisi yıkar ortalığı...' Çünkü yanılmıyorsam fotoğrafta tek başına bir çocuk yoktu. Karede Ada da vardı... Ada masaya gittiğinde, arkadaşından, konuşması uzamakta olduğu için 'müsaade' istemişti...
Yoksa yanılıyor muyum?
Ama mühim değil. Sevgili Çağan Irmak orada iki milyondan fazla insan senin filmin devamını çekmeni bekliyor. Durduğun kabahat...
Bir özür trafiğidir gidiyor ya son günlerde... Bizim ecnebi aydınlar, Ermenilerden özür diler... Devlet, Nazım Hikmet'ten özür diler... Gaf müdürü, sanki yaraları saracakmış gibi vefat eden gençlerin ailelerinden özür diler...
Kendisini Yıldırım Mayruk'un 'yamağı' diye tanıtan Barbaros Şansal efendi de buyurmuş: 'Türkiye benden özür dilesin!..' Türkiye olarak Yamak Bey'den özür dilememiz gerekliliği şuradan kaynaklanıyormuş:
Yamak Bey, havaalanında tuvalete gitmiş. Bir de ne görsün? Bir görevli ona bakarak eliyle cinsel organını okşamıyor mu? İrkilmiş Yamak Bey, hemen oradan çıkmış. Sonra ne hikmetse yine aynı tuvalete gitmiş. Aaa!.. Aynı görevli hala orada, değil mi? Bizimkine demiş ki: 'İ..... erkekler tuvaletine giremez. Sen özürlü tuvaletine gir!'...
Ne yapmış Yamak Bey, kızarak oradan uzaklaşmış mı? Hayır!.. 'O anki refleksle' (ne demekse) tacizcinin dediğini yapıp özürlü tuvaletine girmiş...
Buyurun cenaze namazına...
Küt!.. Adam arkasından kapıyı açıp içeri dalmış... Bizimki feryad figan polisi çağırmış. İfadeler falan; Sayın Şansal, Dubai uçağını kaçırmış.
Bunun için mi Türkiye Yamak Bey'den özür dilemeliymiş?
Hayır!..
Arkadaşı, 80'lerde saçlarını kazıtıp zührevi hastalıklar hastanesine götürmüşler. Sonra da trene koyup Eskişehir'e 'sürmüşler'... Barbaros Şansal Bey'i bir de kırmızı Converse giyiyor diye Selimiye'ye kapatmışlar...
Bunların tamamı için kendisinden özür dilenmesini istiyor Barbaros Bey. Bu arada adalet tecelli etmezse de eline bir lazımlık alıp havaalanın ortasında ihtiyacını giderebileceğini söylüyor. Yapar mı yapar yani... O yüzden TAV hemen o ödenekli tacizciyi geri çeksin ve birileri Yamak Bey'den derhal özür dilesin...
Yoksa bu işi memleket adına yapmaya ben hazırım. Hiç değilse burada içerik ve iş hedefi son derece somut...
***
'Issız Adam 2' çekilmeli
Hollywood'da olsa çoktan ön çalışması başlamıştı. 'Kazanan takımdeğiştirilmez' ilkesi özellikle sinemada geçerlidir. Kaç tane Bond, Superman çekildi? Ya da Indiana Jones? Harry Potter? Bridget Jones?...
'Issız Adam 2' için her şey hazır aslında. Birinciden daha fazla iş yapacağına herkesle iddiaya girerim.
Nerden geldim bu görüşe? Küçücük bir olaydan...
Kızlar aralarında konuşuyorlardı: 'Ada masaya döndü ve cüzdanı alırken arkadaşına 'İzin verir misin?' dedi... Aldığı aslında kendi değil arkadaşının cüzdanıydı. Resimdeki de kendi çocuğu değildi!' İşte devamını izlemeye hazır bir kitlenin oluştuğunun kanıtı...
'Helal olsun!' dedim içimden 'Sübjektifliği bu kadar gıdıkladıysa, bu filmin ikincisi yıkar ortalığı...' Çünkü yanılmıyorsam fotoğrafta tek başına bir çocuk yoktu. Karede Ada da vardı... Ada masaya gittiğinde, arkadaşından, konuşması uzamakta olduğu için 'müsaade' istemişti...
Yoksa yanılıyor muyum?
Ama mühim değil. Sevgili Çağan Irmak orada iki milyondan fazla insan senin filmin devamını çekmeni bekliyor. Durduğun kabahat...