Migros tüm bir yıl çocuklarla şen!
21 NİSAN 2007
Çarşamba günü burada Migros'ta 13 yıldır sürdürülen Tiyatro Şenliği’nden söz etmiştik. 12 ayrı kentte Migros mağazalarında 50 oyun için ücretsiz davetiye dağıtmak çok hayırlı bir PR işiydi. “Keşke Migros ‘un kendisi gibi daha yaygın olsaymış” diye bitirmiştik yazıyı.
Migros’un acar Halkla İlişkiler Müdürü sevgili Ahu Başkut hoş bir e-posta göndermiş. Diyor ki, “Çok teşekkür ederiz. Hakikaten oldukça meşakkatli ama bir o kadar da sonuçları itibariyle keyifli bir çalışma. Tiyatro Şenliği’ne ilgi gerçekten çok yüksek. Bu nedenle yazınızda değindiğiniz gibi 2005 yılından beri her hafta sonu Enis Fosforoğlu yönetmenliğinde Migros Çocuk Tiyatrosu ile İstanbul'un Avrupa - Anadolu yakası semtlerini dolaşıyor ve yaz aylarında da tüm Türkiye'de Anadolu'nun her sefer farklı illerine turneye gidiyoruz. İzmir- Ankara dışında, Aydın, Antalya, Mersin, Kahramanmaraş, Adıyaman, Elazığ, Sivas, Ordu, Antalya, Adana,Gaziantep, Erzurum'a gittik. Bu yıl da başka Anadolu illerine gideceğiz. Böylece sürdürülebilir çalışma ile sanırım tüm illerde belli süre sonra tiyatro ile yaratıcılığa, gülerken düşünmeye, canlı performansın heyecan ve etkisine yönelik güzel bir armağan vermiş olabileceğiz.”
Ben bu Enis Fosforoğlu çalışmasını bilmiyordum. Demek ki, entegrasyonu ve sürekliliği dikkate almışlar... Bir kez daha Migros ve iletişim yönetimi adına heyecanlandık.
Bir taşla çok kuş vurma şansı!
Şu sıra beni heyecanlandıran bir başka olay da 5 Mayıs’da gerçekleşiyor. Türkiye’nin gelmiş geçmiş en iyi üç sesli müzik yapan topluluğu Modern Folk Üçlüsü 14 yıl aradan sonra ilk kez UNICEF’in “Haydi Kızlar Okula Kampanyası”na destek için Ankara’da konser veriyor.
Anatolia Gösteri Merkezi’nde gerçekleşecek konserden elde edilecek gelir kampanyaya bağışlanacakmış. Bu arada Modern Folk Üçlüsü’ne Bilkent Müzik Hazırlık İlköğretim Okulu Korosu eşlik edecekmiş.
1969 Temmuz ayında Ahmet Kurtaran, Selami Karaibrahimgil ve Doğan Canku tarafından kurulan Modern Folk üçlüsü benim kültür payandalarımdan biriydi... Benden sonraki kuşaklarla da buluşmayı bildiler. Şimdi tekrar bir araya geliyorlarmış. Sakın kaçırmayın!
Kuzguna yavrusu...
Bizim çocuklar yapmış. O yüzden belki de kuzguna yavrusu şahin görünüyor... Ama Bosch Lazermetre’nin reklam filmi çok hoş...
Nedeni basit. Hakemler barajı göz kararı kuruyorlar ya. Kendimi bildim bileli bu olaya kıl olurum. Hatta TV’den ölçüp, kulaklıktan hakemi uyarsalar diye düşünmüşümdür.
Hedefe lazer ışığı göndererek uzaklığı ölçen Bosch aleti aslında en iyi böyle anlatılabilirdi. Aslında daha çok inşaatta kullanılan bir alet. Ölçmek için insanın hayatını tehlikeye atmasına gerek bıraktırmamak için düşünülmüş. Ama pekala futbolda da kullanılabilir. Reklam da bunu diyor zaten. Hakemin Pierluigi Collina’ya benzetilmesi de işin tuzu biberi. Lasermetre en yalın böyle anlatılırdı herhalde...
Festivali sponsorlar yaşatır!
Sosyal sorumluluk çerçevesindeki etkinliklere mali destek veren kuruluşlar medyada ne kadar desteklense azdır... Bu herkesin kazançlı çıktığı oyun, ancak medya desteği ile yürür. İşte Real- Hipermarketler Zinciri... Türkiye’nin kültür ve sanat alanındaki en büyük festivallerinden biri olan ve bu yıl 44’üncüsü düzenlenen Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne bu yıl da “ana sponsor” olmuşlar.
İşe TÜRSAK’ın el atmasıyla bambaşka kimliğe bürünen Festival’de Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Menderes Türel’in de büyük emeği var. Başkanla birlikte TÜRSAK Vakfı ve Antalya Film Festivali Başkanı Engin Yiğitgil ve Real- Hipermarketler Zinciri A.Ş. Genel Müdürü Ulf Groth’u kutluyorum... Bir de Festival’in ticari başarıyla bağlantısını kurup, seçim kriterlerini kimselerin ‘şarlayamayağı’ hale getirdiler mi, karada ölüm yok demektir.
Migros’un acar Halkla İlişkiler Müdürü sevgili Ahu Başkut hoş bir e-posta göndermiş. Diyor ki, “Çok teşekkür ederiz. Hakikaten oldukça meşakkatli ama bir o kadar da sonuçları itibariyle keyifli bir çalışma. Tiyatro Şenliği’ne ilgi gerçekten çok yüksek. Bu nedenle yazınızda değindiğiniz gibi 2005 yılından beri her hafta sonu Enis Fosforoğlu yönetmenliğinde Migros Çocuk Tiyatrosu ile İstanbul'un Avrupa - Anadolu yakası semtlerini dolaşıyor ve yaz aylarında da tüm Türkiye'de Anadolu'nun her sefer farklı illerine turneye gidiyoruz. İzmir- Ankara dışında, Aydın, Antalya, Mersin, Kahramanmaraş, Adıyaman, Elazığ, Sivas, Ordu, Antalya, Adana,Gaziantep, Erzurum'a gittik. Bu yıl da başka Anadolu illerine gideceğiz. Böylece sürdürülebilir çalışma ile sanırım tüm illerde belli süre sonra tiyatro ile yaratıcılığa, gülerken düşünmeye, canlı performansın heyecan ve etkisine yönelik güzel bir armağan vermiş olabileceğiz.”
Ben bu Enis Fosforoğlu çalışmasını bilmiyordum. Demek ki, entegrasyonu ve sürekliliği dikkate almışlar... Bir kez daha Migros ve iletişim yönetimi adına heyecanlandık.
Bir taşla çok kuş vurma şansı!
Şu sıra beni heyecanlandıran bir başka olay da 5 Mayıs’da gerçekleşiyor. Türkiye’nin gelmiş geçmiş en iyi üç sesli müzik yapan topluluğu Modern Folk Üçlüsü 14 yıl aradan sonra ilk kez UNICEF’in “Haydi Kızlar Okula Kampanyası”na destek için Ankara’da konser veriyor.
Anatolia Gösteri Merkezi’nde gerçekleşecek konserden elde edilecek gelir kampanyaya bağışlanacakmış. Bu arada Modern Folk Üçlüsü’ne Bilkent Müzik Hazırlık İlköğretim Okulu Korosu eşlik edecekmiş.
1969 Temmuz ayında Ahmet Kurtaran, Selami Karaibrahimgil ve Doğan Canku tarafından kurulan Modern Folk üçlüsü benim kültür payandalarımdan biriydi... Benden sonraki kuşaklarla da buluşmayı bildiler. Şimdi tekrar bir araya geliyorlarmış. Sakın kaçırmayın!
Kuzguna yavrusu...
Bizim çocuklar yapmış. O yüzden belki de kuzguna yavrusu şahin görünüyor... Ama Bosch Lazermetre’nin reklam filmi çok hoş...
Nedeni basit. Hakemler barajı göz kararı kuruyorlar ya. Kendimi bildim bileli bu olaya kıl olurum. Hatta TV’den ölçüp, kulaklıktan hakemi uyarsalar diye düşünmüşümdür.
Hedefe lazer ışığı göndererek uzaklığı ölçen Bosch aleti aslında en iyi böyle anlatılabilirdi. Aslında daha çok inşaatta kullanılan bir alet. Ölçmek için insanın hayatını tehlikeye atmasına gerek bıraktırmamak için düşünülmüş. Ama pekala futbolda da kullanılabilir. Reklam da bunu diyor zaten. Hakemin Pierluigi Collina’ya benzetilmesi de işin tuzu biberi. Lasermetre en yalın böyle anlatılırdı herhalde...
Festivali sponsorlar yaşatır!
Sosyal sorumluluk çerçevesindeki etkinliklere mali destek veren kuruluşlar medyada ne kadar desteklense azdır... Bu herkesin kazançlı çıktığı oyun, ancak medya desteği ile yürür. İşte Real- Hipermarketler Zinciri... Türkiye’nin kültür ve sanat alanındaki en büyük festivallerinden biri olan ve bu yıl 44’üncüsü düzenlenen Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne bu yıl da “ana sponsor” olmuşlar.
İşe TÜRSAK’ın el atmasıyla bambaşka kimliğe bürünen Festival’de Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Menderes Türel’in de büyük emeği var. Başkanla birlikte TÜRSAK Vakfı ve Antalya Film Festivali Başkanı Engin Yiğitgil ve Real- Hipermarketler Zinciri A.Ş. Genel Müdürü Ulf Groth’u kutluyorum... Bir de Festival’in ticari başarıyla bağlantısını kurup, seçim kriterlerini kimselerin ‘şarlayamayağı’ hale getirdiler mi, karada ölüm yok demektir.