Okur dediğin böyle olur…
08.03.2010
Neredeyse iki yıl olmuş. 20 Ağustos 2008 tarihli Akşam’da şöyle yazmışım:
“…Beko Basketbol Ligi takımlarından Darüşşafaka, 2008-09 sezonu için Çelik Motor ile anlaşmış. Takım, yeni sezonda Darüşşafaka Cooper Tires adıyla mücadele edecekmiş.
Çelik Motor yetkilileri demişler ki: ‘Cooper Lastikleri ve Darüşşafaka Spor Kulübü farklı geçmişlere sahip olsalar da ikisi de kendi konularının en köklü isimlerinin başında geliyor. Darüşşafaka ve Çelik Motor'un 1914 yılında kurulması hoş bir tesadüf. İnanıyoruz ki takımımız gelecek sezonda göğsümüzü kabartacaktır.’
Amatör (!) sporların ‘Olimpik ruhla’(!) yarıştıkları Pekin Olimpiyatlarındaki ‘pazarlama iletişimi’ oyunlarını izlemiş olanlar bu ‘Pamuk Prenses’ açıklamasına bıyık altından gülmüşlerdir.
Kardeşim dobra dobra desene, ‘Ben Cooper Lastiklerinin tanınma ve beğenisini artırmak için bu işi yapıyorum... Bunun için de Darüşşafaka’dan iyisi, daha itibarlısı zor bulunur. Bizim markamızı en iyi Dacka taşır!.. Onun için hedefim şu. Bu işe şu kadar para yatıracağım ve Avrupa’da (örneğin) ilk 5’e girmeyi hedefleyeceğim!...’
Hayır. Açıklama öyle değil... Kenardan kıyıdan. Her an bırakıp gidecekmiş gibi... Darüşşafaka gibi bir markayı kullananlar da kullandıranlar da işin hakkını vermeliler.
Gözüm üstünüzde. Bütün yıl heyecanla Darüşşafaka Cooper Tires’ı izleyeceğim... Her iki markayı da nasıl yücelteceksiniz göreceğim...
Ona göre...”
Onca zaman geçmiş… İlhan Bağören Bey bu yazıyı unutmamış. Önce şu mesajı yolladı: “Sevgili Ali Saydam, 2008 Ağustos ayında, Cooper Tires/Çelik Motor yetkililerinin yaptığı açıklama üzerine, Aksam gazetesindeki köşenizde bir yazı yazmıştınız. Gözünüz üstlerinde mi?...”
İkinci mesajında da şöyle bir not geçmiş: ”…Darüşşafaka, 20 maçta 3 galibiyet ile ligin en dibinde. Büyük bir mucize olmazsa küme düşecek. 10 maç kaldı, en yakın 3 rakibin 5, 6 ve 6 galibiyetleri var.
Efes Pilsen ile iki yıllık bir anlaşma yapılmıştı. Bu ikinci ve son sene... İkinci kümede bitecek.”
Buyurun Cooper Tires’çılar… Top sizde… Sponsorluk sonuna kadar sahip çıkma işidir… Yoksa ‘bumerang’ etkisi yapar, döner size çarpar. Spor sponsorluğu yapan kuruluşları inceleyin, bakın… Bana içerleyen bazı Darüşşafakacılar herhalde ne demek istediğimi anlamışlardır… Darüşşafaka’yı küme düşürmek, herhangi bir takımı düşürmeye benzemez. Bu ülkenin tüm halkının gözünün üstünde olduğu eşsiz bir kuruluştur Darüşşafaka…
Ustalar not verdi: Şarap Sınavı sonuçlandı
Aslında haber Türkiye açısından Oscar ödüllerinden önemli... Oscar ABD ülke markasının bir parçası; Türk şarapları ise kazandıkları uluslar arası kimlikle Türkiye markasının…
Türkiye’de ‘wining & dining’ denince akla ilk gelen kuruluşlardan Veritas’ın üç gün süren ve 120 Türk şarap markasının 9 Master of Wine tarafından test edildiği program bugün sonuçlanıyor…
Bu ‘Master’lardan dünyada 279 adet varmış… İngiltere’deki Institute of Masters of Wine (www.mastersofwine.org) ağır sınavlardan sonra veriyormuş bu unvanı… Türkiye’deki üç kişiden biri de Veritas’ın patronu Yunus Emre Kocabaşoğlu…
Yunus Emre Bey’e hoş bir genç bayan eşlik ediyor: ODTÜ Gıda Mühendisliğinden mezun olduktan sonra ‘sommelier’ (Şarap şefi, şarapla yemeğin birleşme kültürünü bilen ve hizmetini veren kişi) olarak çalışan, yakında Corvus Şaraplarının sahibi Reşit Soley Bey’in açacağı yeni mekânı Corvus Wine & Tapas’da ‘sanatını icra edecek olan’ İlkgün Çam Hanım… Etkinliklere ev sahipliği yapan Gaja (Swissôtel), Topaz (Kaya Demirer) ve SunSet’e (Barış Tansever) de koskoca bir alkış…
Şarap kültürünü dünyaya yaymış bir bölge insanı olarak, ülke algısını zenginleştiren bu kültürün yeniden güçlendiğini görmek onur verici…
“…Beko Basketbol Ligi takımlarından Darüşşafaka, 2008-09 sezonu için Çelik Motor ile anlaşmış. Takım, yeni sezonda Darüşşafaka Cooper Tires adıyla mücadele edecekmiş.
Çelik Motor yetkilileri demişler ki: ‘Cooper Lastikleri ve Darüşşafaka Spor Kulübü farklı geçmişlere sahip olsalar da ikisi de kendi konularının en köklü isimlerinin başında geliyor. Darüşşafaka ve Çelik Motor'un 1914 yılında kurulması hoş bir tesadüf. İnanıyoruz ki takımımız gelecek sezonda göğsümüzü kabartacaktır.’
Amatör (!) sporların ‘Olimpik ruhla’(!) yarıştıkları Pekin Olimpiyatlarındaki ‘pazarlama iletişimi’ oyunlarını izlemiş olanlar bu ‘Pamuk Prenses’ açıklamasına bıyık altından gülmüşlerdir.
Kardeşim dobra dobra desene, ‘Ben Cooper Lastiklerinin tanınma ve beğenisini artırmak için bu işi yapıyorum... Bunun için de Darüşşafaka’dan iyisi, daha itibarlısı zor bulunur. Bizim markamızı en iyi Dacka taşır!.. Onun için hedefim şu. Bu işe şu kadar para yatıracağım ve Avrupa’da (örneğin) ilk 5’e girmeyi hedefleyeceğim!...’
Hayır. Açıklama öyle değil... Kenardan kıyıdan. Her an bırakıp gidecekmiş gibi... Darüşşafaka gibi bir markayı kullananlar da kullandıranlar da işin hakkını vermeliler.
Gözüm üstünüzde. Bütün yıl heyecanla Darüşşafaka Cooper Tires’ı izleyeceğim... Her iki markayı da nasıl yücelteceksiniz göreceğim...
Ona göre...”
Onca zaman geçmiş… İlhan Bağören Bey bu yazıyı unutmamış. Önce şu mesajı yolladı: “Sevgili Ali Saydam, 2008 Ağustos ayında, Cooper Tires/Çelik Motor yetkililerinin yaptığı açıklama üzerine, Aksam gazetesindeki köşenizde bir yazı yazmıştınız. Gözünüz üstlerinde mi?...”
İkinci mesajında da şöyle bir not geçmiş: ”…Darüşşafaka, 20 maçta 3 galibiyet ile ligin en dibinde. Büyük bir mucize olmazsa küme düşecek. 10 maç kaldı, en yakın 3 rakibin 5, 6 ve 6 galibiyetleri var.
Efes Pilsen ile iki yıllık bir anlaşma yapılmıştı. Bu ikinci ve son sene... İkinci kümede bitecek.”
Buyurun Cooper Tires’çılar… Top sizde… Sponsorluk sonuna kadar sahip çıkma işidir… Yoksa ‘bumerang’ etkisi yapar, döner size çarpar. Spor sponsorluğu yapan kuruluşları inceleyin, bakın… Bana içerleyen bazı Darüşşafakacılar herhalde ne demek istediğimi anlamışlardır… Darüşşafaka’yı küme düşürmek, herhangi bir takımı düşürmeye benzemez. Bu ülkenin tüm halkının gözünün üstünde olduğu eşsiz bir kuruluştur Darüşşafaka…
Ustalar not verdi: Şarap Sınavı sonuçlandı
Aslında haber Türkiye açısından Oscar ödüllerinden önemli... Oscar ABD ülke markasının bir parçası; Türk şarapları ise kazandıkları uluslar arası kimlikle Türkiye markasının…
Türkiye’de ‘wining & dining’ denince akla ilk gelen kuruluşlardan Veritas’ın üç gün süren ve 120 Türk şarap markasının 9 Master of Wine tarafından test edildiği program bugün sonuçlanıyor…
Bu ‘Master’lardan dünyada 279 adet varmış… İngiltere’deki Institute of Masters of Wine (www.mastersofwine.org) ağır sınavlardan sonra veriyormuş bu unvanı… Türkiye’deki üç kişiden biri de Veritas’ın patronu Yunus Emre Kocabaşoğlu…
Yunus Emre Bey’e hoş bir genç bayan eşlik ediyor: ODTÜ Gıda Mühendisliğinden mezun olduktan sonra ‘sommelier’ (Şarap şefi, şarapla yemeğin birleşme kültürünü bilen ve hizmetini veren kişi) olarak çalışan, yakında Corvus Şaraplarının sahibi Reşit Soley Bey’in açacağı yeni mekânı Corvus Wine & Tapas’da ‘sanatını icra edecek olan’ İlkgün Çam Hanım… Etkinliklere ev sahipliği yapan Gaja (Swissôtel), Topaz (Kaya Demirer) ve SunSet’e (Barış Tansever) de koskoca bir alkış…
Şarap kültürünü dünyaya yaymış bir bölge insanı olarak, ülke algısını zenginleştiren bu kültürün yeniden güçlendiğini görmek onur verici…