Sakın yerinizden kalkıp selam vermeyin e mi!..
10 Temmuz 2018 - Yeni Şafak
Albert Einstein’ın neredeyse tüm aforizmaları son derece derinlikli, ciddi yaşam felsefesi göndermeleri içerirler. Bunların içinde en derinliklilerinden biri şudur:
“Büyük fikirler her zaman vasat düşünceli insanların şiddetli muhalefetiyle karşılaşırlar” (Great spirits have always encountered violent opposition from mediocre minds) …
Neden vasat düşünce?.. Çünkü vasat düşünce sonuç alamaz. Çünkü vasat düşünce, sürekli kaybetmesine rağmen kaybetmesine neden olan yöntemleri tekrarlayarak, farklı sonuçlar elde etmeye çalışır… Bu nedenle Einstein’ın dediği ‘çılgınlık’ durumuna düşer…
Hani, “Biz bu filmi görmüştük abi!..” bıkkınlığı var ya… Kendilerine oy vermiş olanlara o duyguyu tekrar tekrar yaşatmanın vasatlığından bir türlü kurtulamayanlar resmi geçidini izledik dün…
Cumhurbaşkanı Meclis’e girdiği anda CHP – HDP – İYİ Parti milletvekilleri ayağa kalkmıyorlar, alkışlamıyorlar vs… Akşam da Sayın Cumhurbaşkanı’nın yeni hükümet sisteminin kadrolarını açıklayacağı davetine de gitmeme kararı almışlar…
Aferin size… Tabanınızın, yıllardır başvurduğunuz bu iletişim yöntemiyle, milli iradenin kahir çoğunlukla seçtiği devlet başkanına (bu sefer artık hükümet başkanına da) saygısızlık etmeyi bir siyasî iletişim aracı olarak muazzam bulduklarını düşünüyor olmalısınız…
Yıllardır oy aldığınız, sizi iktidara taşımaktan çok uzak olduğu gibi, son 10 seçimde başarısızlığa mahkûm eden seçmen sayısının yeterli olduğunu düşünüyor ve kendinizi bu tür siyasi numaralarla ifade etmenin bir gün başarı getireceğine inanıyor olmalısınız.
Ayrıca HDP ile aynı saflarda ve davranış dilinde buluşmanız da sizi rahatsız etmiyor olmalı. Tabanınızda, HDP ve temsil ettiği değerler ve politikalarla aynı saflarda göründüğünüz izlenimi yaratmanızın partinizi eritmeyeceğini, aksine güçlendireceğini düşünüyor olmalısınız…
En bozuk saat bile günde en az iki defa doğru zamanı gösterirmiş. Yeter ki akrep ve yelkovanı kopmuş olmasın… Sizin saatin akrep ve yelkovanı birbirlerinden tamamen kopmuşlar sanki… O nedenle iki defa doğru zamanı gösterme şansını bile yitirmişler…
Sayın Muharrem İnce’yi, size getirdiği teklifi kamuoyu ile paylaştığı için siyasî nezaketsizlikle eleştirirken partinizin tüm milletvekillerini siyasi nezaketsizliğin fevkine zorlamanızı, bakalım mevcut ama daha da önemlisi potansiyel seçmeniniz nasıl karşılayacak?..
Yazık… Milletvekillerinizin, sadece Türkiye Cumhuriyeti tarihinin değil, tüm bölgenin ve kaderlerini, gelecek tasarımlarını ve umutlarını Türkiye’ye bağlamış olan tüm mazlum ülkelerin heyecanla izledikleri en önemli tarihî kırılma anlarından birine tanıklık etmelerine izin vermediniz…
Yeni Başkanımız ülkemize ve ülkemizin tüm dost ve müttefiklerine hayırlı olsun…
“Büyük fikirler her zaman vasat düşünceli insanların şiddetli muhalefetiyle karşılaşırlar” (Great spirits have always encountered violent opposition from mediocre minds) …
Neden vasat düşünce?.. Çünkü vasat düşünce sonuç alamaz. Çünkü vasat düşünce, sürekli kaybetmesine rağmen kaybetmesine neden olan yöntemleri tekrarlayarak, farklı sonuçlar elde etmeye çalışır… Bu nedenle Einstein’ın dediği ‘çılgınlık’ durumuna düşer…
Hani, “Biz bu filmi görmüştük abi!..” bıkkınlığı var ya… Kendilerine oy vermiş olanlara o duyguyu tekrar tekrar yaşatmanın vasatlığından bir türlü kurtulamayanlar resmi geçidini izledik dün…
Cumhurbaşkanı Meclis’e girdiği anda CHP – HDP – İYİ Parti milletvekilleri ayağa kalkmıyorlar, alkışlamıyorlar vs… Akşam da Sayın Cumhurbaşkanı’nın yeni hükümet sisteminin kadrolarını açıklayacağı davetine de gitmeme kararı almışlar…
Aferin size… Tabanınızın, yıllardır başvurduğunuz bu iletişim yöntemiyle, milli iradenin kahir çoğunlukla seçtiği devlet başkanına (bu sefer artık hükümet başkanına da) saygısızlık etmeyi bir siyasî iletişim aracı olarak muazzam bulduklarını düşünüyor olmalısınız…
Yıllardır oy aldığınız, sizi iktidara taşımaktan çok uzak olduğu gibi, son 10 seçimde başarısızlığa mahkûm eden seçmen sayısının yeterli olduğunu düşünüyor ve kendinizi bu tür siyasi numaralarla ifade etmenin bir gün başarı getireceğine inanıyor olmalısınız.
Ayrıca HDP ile aynı saflarda ve davranış dilinde buluşmanız da sizi rahatsız etmiyor olmalı. Tabanınızda, HDP ve temsil ettiği değerler ve politikalarla aynı saflarda göründüğünüz izlenimi yaratmanızın partinizi eritmeyeceğini, aksine güçlendireceğini düşünüyor olmalısınız…
En bozuk saat bile günde en az iki defa doğru zamanı gösterirmiş. Yeter ki akrep ve yelkovanı kopmuş olmasın… Sizin saatin akrep ve yelkovanı birbirlerinden tamamen kopmuşlar sanki… O nedenle iki defa doğru zamanı gösterme şansını bile yitirmişler…
Sayın Muharrem İnce’yi, size getirdiği teklifi kamuoyu ile paylaştığı için siyasî nezaketsizlikle eleştirirken partinizin tüm milletvekillerini siyasi nezaketsizliğin fevkine zorlamanızı, bakalım mevcut ama daha da önemlisi potansiyel seçmeniniz nasıl karşılayacak?..
Yazık… Milletvekillerinizin, sadece Türkiye Cumhuriyeti tarihinin değil, tüm bölgenin ve kaderlerini, gelecek tasarımlarını ve umutlarını Türkiye’ye bağlamış olan tüm mazlum ülkelerin heyecanla izledikleri en önemli tarihî kırılma anlarından birine tanıklık etmelerine izin vermediniz…
Yeni Başkanımız ülkemize ve ülkemizin tüm dost ve müttefiklerine hayırlı olsun…