Yalancının mumu yatsıyı beklemedi
13 Şubat 2018 - Yeni Şafak
Hemen söndü…
Dün bir muhabir kardeşimizin Cumhuriyet gazetesinde tam sayfa yer alan bir ‘Haber – Yorum’ yazısı durduk yerde az da olsa bir miktarda toz kaldırdı. Muhabir, Yeni Havalimanında çalışan kamyon şoförlerinden biriyle konuşmuş. Adamda hezeyanın bini bir para. Saymış döktürmüş Yeni Havalimanı (İGA) yönetimi hakkında…
“Yok deve!” dedirtecek türden abartılı yalanlardan birini de başlığa çekmişler: Bugüne kadar 400 işçi ölmüş inşaatta…
İGA gereken tekzip girişiminde bulunmuş. Bu yalan haberden dolayı da gazeteyi mahkemeye vermiş…
CHP hemen mal bulmuş mağribi gibi atlamış haberin üzerine. Ciddiye almış 400 rakamını… CHP Genel Bşk. Yrd. Veli Ağbaba, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu’nun yanıtlaması için bir soru önergesi vermiş.
Ağbaba bu olayın üzerine atlamadan önce kendi siyasi görüşlerinden çok da uzak olmayan şu İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi (İSİG) adlı sivil platformun dün attığı iki Tweet’i okusaymış, bu kadar ‘sazanlık’ yapmaktan kaçınırmış belki de…
O iki Tweet şöyleydi:
“İş cinayetlerinde somut konuşmak lazım. Ekte 3. Havalimanı'nda tespit ettiğimiz "en az" işçi ölümlerini tekrar paylaşıyoruz. @CSGBakanligi'na kaç işçinin öldüğü sorulmalı. Bunun dışında söylenenler örneğin Cumhuriyet Gazetesi'nde 400 işçi ölümü haberi "iddia"olabiliyor ancak...”
“Cumhuriyet Gazetesi haber yapmadan evvel bize de mail attı ve 3. Havalimanı'ndaki iş cinayeti bilgilerimizi paylaştık. En azından tespit edilebilen iş cinayetleri olarak paylaştığımız tablodaki bilgilere haberde yer vermeliydi...”
Yani gazete İSİG’ten gelen ve üzerinde bu kadar devasa bir inşaatta zaman zaman ortaya çıkabilecek olduğu uzmanlarca tespit edilen sadece 20 vefat bilgisinin yer aldığı belgeye ya da internette iki tık ötedeki Çalışma Bakanlığı verilerine bakmadan salla gitsin yapmış. Ne o? Şoför öyle dedi…
Yönetime kızmış bir şoför öyle dedi de…
İktidar karşıtı ya da destekçisi diye hiçbir ciddî medyanın itibar etmediği bir konu hakkında Meclis’e sorgu önergesi ver…
Eline tutuşturulan kâğıt parçalarına bakıp Man Adası’ndaki şirketlerine yasa dışı para gönderdiler diye yeri göğü inlet (sonra bütün iddiaların tümünün asılsız olduğu mahkemede kanıtlansın) …
Alman dergilerine, turistler Türkiye’ye gelmesin diye Türkiye’de mal ve can güvenliği yok diye beyanat ver…
Afrin’e girmeyelim diye söylen dur…
Meclis’te Kürdistan’dan söz eden HDP milletvekilinin ifade özgürlüğünü savun… Sonra da niye %25’i geçemiyorum diye hayıflan.
Allah akıl fikir ihsan eylesin…
Aslını inkâr edene ‘haramzade’ derler
Mükemmel bir iş yapıp sonra yüzüne gözüne bulaştırmak ne yazık bir iştir. Ben sonradan duydum. Sistem kilitlenip çalışmayınca haberim oldu. E-Devlet'in Soy Ağacı adlı hizmetinin başlamasıyla durdurulması bir olmuş… Yazık…
E-Devlet sistemi üzerinden hayata geçirilen ve yoğunluğun ardından önce kilitlenen sonra da askıya alınan Alt/Üst Soy Ağacı Sorgulama uygulaması, Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'ne göre, 200 bin adet sorgulamayı başarılı olarak sonuçlandırıyor ve belge oluşturuyormuş.
Sayfaya girebilenler 1800`lü yıllara kadar üst soy bilgilerini kontrol etme imkânı bulabiliyorlarmış…
Sistemin açıldığı gece yarısı aşırı talepten dolayı verilen hizmette gecikmeler oluşmuş ve vatandaşların bekleme sürelerinde artış yaşanmış. Dolayısıyla da bilgi paylaşımı geçici olarak durdurulmuş.
İletişim kültüründe beklenti (vaat) ve gerçekleşen (algılanan) arasında mesafe açıldıkça, ne yazık ki düş kırıklığı da o kadar büyük oluyor…
1960 darbesi sonrası üretilen Devrim arabasında olduğu gibi... Türk mühendislerinin büyük emekle tamamı yerli olarak ürettikleri araç (belki de kasten) benzin konmaması sonucu, teslim töreni sırasında çalışmamış, “Biz bu işleri beceremeyiz”, şeklindeki algının güçlenmesine, gururun kırılmasına neden olmuştu.
Soyağacı hizmetinin ki bizce çok önemli, başına inşallah aynısı gelmez…
Dün bir muhabir kardeşimizin Cumhuriyet gazetesinde tam sayfa yer alan bir ‘Haber – Yorum’ yazısı durduk yerde az da olsa bir miktarda toz kaldırdı. Muhabir, Yeni Havalimanında çalışan kamyon şoförlerinden biriyle konuşmuş. Adamda hezeyanın bini bir para. Saymış döktürmüş Yeni Havalimanı (İGA) yönetimi hakkında…
“Yok deve!” dedirtecek türden abartılı yalanlardan birini de başlığa çekmişler: Bugüne kadar 400 işçi ölmüş inşaatta…
İGA gereken tekzip girişiminde bulunmuş. Bu yalan haberden dolayı da gazeteyi mahkemeye vermiş…
CHP hemen mal bulmuş mağribi gibi atlamış haberin üzerine. Ciddiye almış 400 rakamını… CHP Genel Bşk. Yrd. Veli Ağbaba, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu’nun yanıtlaması için bir soru önergesi vermiş.
Ağbaba bu olayın üzerine atlamadan önce kendi siyasi görüşlerinden çok da uzak olmayan şu İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi (İSİG) adlı sivil platformun dün attığı iki Tweet’i okusaymış, bu kadar ‘sazanlık’ yapmaktan kaçınırmış belki de…
O iki Tweet şöyleydi:
“İş cinayetlerinde somut konuşmak lazım. Ekte 3. Havalimanı'nda tespit ettiğimiz "en az" işçi ölümlerini tekrar paylaşıyoruz. @CSGBakanligi'na kaç işçinin öldüğü sorulmalı. Bunun dışında söylenenler örneğin Cumhuriyet Gazetesi'nde 400 işçi ölümü haberi "iddia"olabiliyor ancak...”
“Cumhuriyet Gazetesi haber yapmadan evvel bize de mail attı ve 3. Havalimanı'ndaki iş cinayeti bilgilerimizi paylaştık. En azından tespit edilebilen iş cinayetleri olarak paylaştığımız tablodaki bilgilere haberde yer vermeliydi...”
Yani gazete İSİG’ten gelen ve üzerinde bu kadar devasa bir inşaatta zaman zaman ortaya çıkabilecek olduğu uzmanlarca tespit edilen sadece 20 vefat bilgisinin yer aldığı belgeye ya da internette iki tık ötedeki Çalışma Bakanlığı verilerine bakmadan salla gitsin yapmış. Ne o? Şoför öyle dedi…
Yönetime kızmış bir şoför öyle dedi de…
İktidar karşıtı ya da destekçisi diye hiçbir ciddî medyanın itibar etmediği bir konu hakkında Meclis’e sorgu önergesi ver…
Eline tutuşturulan kâğıt parçalarına bakıp Man Adası’ndaki şirketlerine yasa dışı para gönderdiler diye yeri göğü inlet (sonra bütün iddiaların tümünün asılsız olduğu mahkemede kanıtlansın) …
Alman dergilerine, turistler Türkiye’ye gelmesin diye Türkiye’de mal ve can güvenliği yok diye beyanat ver…
Afrin’e girmeyelim diye söylen dur…
Meclis’te Kürdistan’dan söz eden HDP milletvekilinin ifade özgürlüğünü savun… Sonra da niye %25’i geçemiyorum diye hayıflan.
Allah akıl fikir ihsan eylesin…
Aslını inkâr edene ‘haramzade’ derler
Mükemmel bir iş yapıp sonra yüzüne gözüne bulaştırmak ne yazık bir iştir. Ben sonradan duydum. Sistem kilitlenip çalışmayınca haberim oldu. E-Devlet'in Soy Ağacı adlı hizmetinin başlamasıyla durdurulması bir olmuş… Yazık…
E-Devlet sistemi üzerinden hayata geçirilen ve yoğunluğun ardından önce kilitlenen sonra da askıya alınan Alt/Üst Soy Ağacı Sorgulama uygulaması, Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'ne göre, 200 bin adet sorgulamayı başarılı olarak sonuçlandırıyor ve belge oluşturuyormuş.
Sayfaya girebilenler 1800`lü yıllara kadar üst soy bilgilerini kontrol etme imkânı bulabiliyorlarmış…
Sistemin açıldığı gece yarısı aşırı talepten dolayı verilen hizmette gecikmeler oluşmuş ve vatandaşların bekleme sürelerinde artış yaşanmış. Dolayısıyla da bilgi paylaşımı geçici olarak durdurulmuş.
İletişim kültüründe beklenti (vaat) ve gerçekleşen (algılanan) arasında mesafe açıldıkça, ne yazık ki düş kırıklığı da o kadar büyük oluyor…
1960 darbesi sonrası üretilen Devrim arabasında olduğu gibi... Türk mühendislerinin büyük emekle tamamı yerli olarak ürettikleri araç (belki de kasten) benzin konmaması sonucu, teslim töreni sırasında çalışmamış, “Biz bu işleri beceremeyiz”, şeklindeki algının güçlenmesine, gururun kırılmasına neden olmuştu.
Soyağacı hizmetinin ki bizce çok önemli, başına inşallah aynısı gelmez…